Kandilli Müdürü'nden ''İstanbul yıkılacak kaçıyorum'' diyen Celal Şengör'e sert yanıt - Son Dakika
Güncel

Kandilli Müdürü'nden ''İstanbul yıkılacak kaçıyorum'' diyen Celal Şengör'e sert yanıt

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, ''İstanbul'da deprem sonrası kaos ortamı oluşacak'' diyen ve bu sebepten dolayı megakentten taşınacağını ifade eden Prof. Dr. Celal Şengör'e yanıt verdi. Özener, ''Deprem olmaz denilen Konya'da bile deprem oluyor. Onun için bulunduğunuz yeri terk etmek değil, bulunduğunuz yeri depreme hazır hale getirmek lazım'' dedi.

09.08.2023 09:37
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Prof. Dr. Celal Şengör'ün İstanbul'da olası bir depremin ardından kaos ortamı oluşacağını öne sürerek megakentten ayrılacağını duyurmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Özener, "Deprem olmaz denilen Konya'da bile deprem oluyor. Onun için bulunduğunuz yeri terk etmek değil, bulunduğunuz yeri depreme hazır hale getirmek lazım" dedi.

MARMARA DEPREMİ HAKKINDAKİ SON GELİŞMELERİ DEĞERLENDİRDİ

Bilim insanlarından olası Marmara depremiyle ilgili art arda açıklama ve uyarılar gelirken, Prof. Dr. Celal Şengör'ün beklenen büyük Marmara depremi sonrası İstanbul'da yaşanacaklara ilişkin ortaya attığı görüşler, gözlerin bir kez daha mega kente çevrilmesine yol açtı. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, beklenen Marmara depremi hakkında son gelişmeleri değerlendirdi.

"MARMARA'DA HER YIL ORTALAMA 900 CİVARI DEPREM OLUYOR"

6 Ağustos'ta Marmara Denizi'nde olan 3.6 büyüklüğündeki depremi, Marmara'nın olağan sismik aktivitesi olarak değerlendiren Özener, "Ülkemizin bir deprem bölgesi olduğu gerçeği hepimiz tarafından biliniyor. Marmara'ya baktığımız zaman, Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü kayıtlarına baktığımız zaman, zaten Marmara'da her yıl ortalama 900 civarı deprem oluyor. Bu depremlerin bir kısmı da 4'ten büyük depremler. Şu ana kadar eski yıllara baktığımız zaman, yılda ortalama 4-5 tane 4'ün üzerinde deprem oluyor. Yani Marmara Bölgesini de deprem aktivitesinin olduğu bir yer olarak düşünürsek, olan 3.6'lık depreminde aslında Marmara'nın olağan sismik aktivitesine bağlayabiliriz. Ama bu şu demek değildir. 'Bu 3.6'lık deprem büyük bir depremi tetikleyecek' bunu söyleme şansımız yok ama bunu söylerken de 'Marmara'da 7'den büyük deprem olmayacaktır' demek de doğru değil. Dolayısıyla olan depremler, Marmara'nın olağan sismik aktivitesi. Birçok bilim insanının kabul ettiği gibi Marmara Denizi içerisinde olabilecek büyük bir deprem beklentisi bütün bilim insanlarında var ama her zaman olduğu gibi şunu belirtmek istiyorum. Bunula ilgili bir zaman söyleme şansımız yok" dedi.

"FAY HATTININ DENİZDEN GEÇMESİ BİR AVANTAJ"

Siyaset üstü bir eylem olması gereken kentsel dönüşümün, öncelik sırasına göre hızlıca tamamlanması gerektiğini vurgulayan Haluk Özener, "İstanbul'a 15-18 kilometre uzaklıktan geçen fay hatları var. Bu da bilinmeyen bir şey değil, bir avantaj olarak nitelendirilebilir. Yani Türkiye'nin birçok yerinden, şehirlerin içinden fay geçerken Marmara Denizinin içinden geçen bir faydan bahsediyoruz. O da en yakın yerleşim alanına 15-18 kilometre uzaklık var. Tabii ki bu bir avantaj olarak kabul edilebilir. Faya ne kadar yakınsanız, zemininiz ne kadar kötü bir zeminse daha fazla etkileniyorsunuz. Binanızın yapısı, binanızın kalitesi burada çok etkiliyor. Dolayısıyla birçok farklı parametreye bağlı. Zemininiz sağlamsa, faydan uzaktaysanız, binanız sağlamsa doğal olarak daha az etkileneceksiniz" şeklinde konuştu.

"DEPREM OLMAZ DENİLEN YERLERDE BİLE DEPREM OLUYOR"

Türkiye'de deprem korkusuyla şehir değiştirmenin anlamsız olduğunu söyleyen Özener, "Tabii herkesin kişisel görüşü, kişisel değerlendirmesi farklı bu konuda yorum yapmak çok doğru olmaz. Ama her insanın korku eşiği veya kaygı eşiği farklı olabiliyor. Fakat şu gerçeği bilmek lazım, ülkemizin neredeyse tamamına yakını deprem kırılganlığı taşıyor. Yani depremden etkilenebilecek, deprem tehlikesi olan bir yerden bahsediyoruz. Kimine göre yüzde 80'i, kimine göre yüzde 90'ı ama dediğim gibi Türkiye'de 500'e yakın diri fay bulunmakta. Herkesin çok sağlam olarak gözlediği, Anadolu'nun ortası Konya'da bile, deprem olmaz denilen yerlerde bile deprem oluyor. Aktif diri faylar, haritada gözüken faylar olduğu gibi örtülü fay dediğimiz fiziksel olarak arazide tespit edilemeyen fakat deprem üretebilen faylar var. Bulunduğunuz yeri terk etmek değil, bence depreme hazırlıklı olmak lazım. Dolayısıyla sağlam binalar, kentsel dönüşümün hızlanması ve deprem güvenli konutlarda oturuyor olmamız, sadece konutlar değil tabii ki iş yerlerimizin, kamu binalarımızın çok çok sağlam olması lazım" diye konuştu.

"AFET RİSK AZALTMA PLANI'NA GEÇTİK"

Prof. Dr. Celal Şengör'ün deprem sonrası İstanbul'da bir kaos ortamı oluşacağı iddialarının sorulması üzerine Özener, "Kişiler üzerinden gitmeyelim ama edindiğimiz tecrübelerden gideyim. 6 Şubat depremleri, 17 Ağustos depremi bizim için çok önemli bir göstergeydi. 6 Şubat depremlerinde aslında 11 farklı ili etkileyen depremlerden bahsediyoruz. Aslında peş peşe olan iki tane 7'nin üzerinde depremler, bunun bir tecrübe olduğunu düşünüyorum. Bu tecrübelerden de ders çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla yaşadıklarımızdan ders çıkarırsak geleceğe daha iyi bakabiliriz. Ümit ediyorum ders çıkarabiliyoruzdur. Türkiye Afet Müdahale Planı'ndan (TAMP), İl Risk Azaltma Planı'na (İRAP) ve Türkiye Afet Risk Azaltma Planı'na (TARAP) geçtik. Yani deprem olduktan sonra müdahale etmektense depremden önce riskleri azaltma yönünde girişimlerimiz var. Tüm Türkiye, 81 il için, İçişleri Bakanlığı AFAD tarafından yapılan çalışmalar var. Yapılacak işler belli aslında. Önemli olan yetkili ve sorumlu kuruluşların yapılacak planlamaları harfiyen uygulayıp riskleri azaltması gerekiyor. Riskler azaltıldığı zaman depremden sonraki süreçlerde çok çok rahat edebilecek duruma geleceğiz" dedi.

Kandilli Müdürü\'nden \'\'İstanbul yıkılacak kaçıyorum\'\' diyen Celal Şengör\'e sert yanıt
Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Kandilli Müdürü'nden ''İstanbul yıkılacak kaçıyorum'' diyen Celal Şengör'e sert yanıt - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    Yorumlar (15)

  • Ali Durmaz: sormazlar mı adama "bulunduğu yeri hazır hale celal hoca mı getirecek" diye... 110 15 Yanıtla
    Yasemin ateş: Tabi ki de kendisi getirecek mülkü alırken benim malım demeyi biliyor bizim milletimiz ama kaliteli malzeme kullanmaya gelince hocam mı getirecek oldu başka devletten arzun? İşte bu kafa bizi göçük altında bırakıyor!!!! 20 32 ökkeş Kalem: Yasemin adam mutahit değil farkında isen İst da kimse kendi evini de yapmıyor devlet kurumlari yapı denetimi yapacak kalitesiz ürünlere izin vermeyecek sen kendi evini kendin mi yaptirdin yada yaptin 17 2 Yasemin ateş: Öyle devlet kurumları denetim yapıyor diyerek işin içinden çıkamazsın arkadaşım yaradan sana beyin vermiş ee mutehait yapıyor diye kullandığı malzemeyi de açıp bakmazsın demiyor eee gördüğümuz gibi okuma yazman da var bak interneti de kullanabiliyorsun o zaman kullandığı malzemeye de bakabilirsin geçin bu hazırlığı!! 1 8
  • alos : İSTİYORLARKİ KİMSE DOĞRU BİRŞEY SÖYLEMESİN. BEN BEN DİYE DİYE ÜLKENİN GELDİĞİ DURUMA BAKIN Bİ. 100 YILDA BU ÜLKEYİ TOPARLAYABİLECEK BİR BABAYİĞİT VARSA ALNINDAN ÖPÜN. 54 12 Yanıtla
  • Yener Polat: Deprem sonrası kaos oluşacak demiş bu yerinde bir yorum. Şubat depreminin yaşandığı illerin toplam nüfusu İstanbul kadar bile değilken yol kesmeler gasp yağma gibi işlemler yaşandı. Gerçekçi olmak gerekirse sadece Esenyurt'ta olan suç oranı bile bu deprem yaşanan illerin toplamından fazladır. bir deprem anında olacak yağma, hırsızlık gibi suçların önüne geçilmesi çok zor. Aynı zamanda burada milyonlarca mültecinin de bulunduğunu göz önünde tutmak gerek. 55 6 Yanıtla
  • Akın Dündar: 30 yıldır (Fatih) semtinde yaşıyorum, büyük İstanbul depremi olduğunda Fatih'e bırakın yardım etmeyi havadan bile zor ulaşırlar. Gerçekçi olmak lazım hayallerle yaşamayın. En yeni bina 20 yıllık. 30 0 Yanıtla
  • bülent C.: bizde insan hayatına önem olsaydı , zamanında yapılan konutların kontrollüğüde adam gibi yapılırdı. kayıp 50.000 üzeri değilde 5000 lerde kalırdı. buda olmadığı için herkes yine boş boş konuşuyor. depremlerin olacağı devam edeceği besbelli ama biz insan hayatından önce paraya önem veren kişiler oldukca hiç birşeyin önemi olmuyor. kurallar ağır ve kesinlikle denetim olmalı. önce millet olarak kafa yapımızı değiştirmeliyiz herşey para değil. daha çok yazarlar bizlerde okuruz. 24 0 Yanıtla
  • Akın Dündar: 6-7 aydır bir önceki depremin sorunlarını çözebilmiş değil koskoca devletimiz, İstanbul da ki büyük depremi hemen çözeceklermiş konuşmaları yok mu :D 21 0 Yanıtla
  • Emekli Tahminci: Kötü haber yaygaraciligi yapiyor papaganlar birileride bundan medet umuyor elestiri yapiyorlar,arkadaslar turkiyemiz deprem bolgesi fakat panik yapmak isteyenleri pof poflamak iyi degil toplumun psikolojisini bozmayalim şurada yasayacagimiz 50 yil daha,ayrica hep onlem diyoruz fakat yapilmiyor o da lafda kaliyor herkes calisacak vesselam 5 13 Yanıtla
  • Tüm yorumlar için tıklayınız

Advertisement