Süneye Karşı Keklik Çözümü

Orman ve Su İşleri Bakan Yardımcısı Nurettin Akman, köylerde artık keklik ve tavuk yetiştirilmediğini, bu durumun doğal bir sonucu olarak da insanların küçük bir böcek yüzünden Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'ne yakalandığını vurguladı. Akman, doğaya salınan kekliklerle hem yaban hayatın korunduğunu hem de kaliteli buğday üretimine katkıda bulunulduğunu söyledi.

Süne ile yürütülen biyolojik mücadele kapsamında Adana'nın merkez ilçesi Sarıçam'a bağlı Kızılkay köyünde doğaya bin keklik salındı. Sürdürülebilir av ve yaban hayatının desteklenmesi amacıyla Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Adana Ticaret Borsası (ATB) işbirliğinde gerçekleştirilen etkinlik yoğun ilgi gördü. Samsun-Gelemen ve İstanbul-Polenezköy'deki tesislerden temin edilen sülünlerle birlikte Kahramanmaraş-Kapıçam, Gaziantep-Erikçe, Afyonkarahisar- Şuhut ve Yozgat'taki keklik üretme istasyonlarından temin edilen keklikler, düzenlenen törenle doğal yaşamlarına bırakıldı.

İlk kekliği doğaya bırakan Orman ve Su İşleri Bakan Yardımcısı Nurettin Akman, Türkiye'de geçmişte yaşanan çevresel etkiler ve insan baskısı nedeniyle yaban hayvanlarının sayısının azaldığına dikkat çekerek, ortaya koymuş oldukları çalışmalarla yaban hayatına katkı sağlarken, bu konudaki toplumsal bilinci de arttırdıklarını anlattı. Yaban hayatı önemsediklerinin altını çizen Akman, bu çerçevede doğaya salınan kekliklerle birlikte yaban hayatın sürdürülebilirliğinin sağlanmasının yanında süne ile biyolojik savaşta önemli bir adım atıldığını vurguladı. Akman, "Keklikler yaban hayata destek verirken, aynı zamanda kaliteli buğday üretimine de katkı sunuyor. Her yıl yüzlerce insanımız küçücük bir hayvan yüzünden Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığına yakalanıyor. Bunun en büyük sebebi artık köylerimizde keklik ve tavuğun yetiştirilmemesi" dedi.

Kekliklerin 3 yıl boyunca avlanmasının yasak olduğunu hatırlatan Akman, bu konudaki denetimlerin üzerinde de hassasiyetle durulacağını sözlerine ekledi.

"KEKLİKLER ÇİFTÇİYE 20 MİLYON TL KAZANDIRDI"

ATB Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Çalışkan da, kekliklerin doğaya salınması ile buğdayda verim ve kalitenin arttığını ifade ederek, süne zararlısının sayısının da azaldığını dile getirdi. Çalışkan, Adana'nın kuzeyinde yetiştirilen buğday kalitesinin ovada yetiştirilen buğday kalitesine yakın değerlere ulaştığını gözlemlediklerini vurgulayarak, bu noktada çalışma yürütülen İmamoğlu ve Karaisalı ilçelerinde yetiştirilen buğdaylar yemlik yerine ekmeklik olarak değerlendirildiği gibi üreticilerin ürünlerini çok rahat bir şekilde istedikleri yere satabildiğini anlattı. 2009-2011 yılları arasında ATB Hububat Analiz Laboratuvarı'na gelen buğday örneklerinden 2009 yılında şüpheli buğday yüzde 39.5 iken, 2010 yılında yüzde 23.4'e, 2011 yılında da yüzde 6.8'e gerilediği bilgisini veren Çalışkan, "İki yıllık ve 50 bin TL'lik çalışma sonucunda 200 bin ton yemlik olacak buğdayın birinci sınıf buğdaya dönüşmesi sağlanırken, bunun parasal değeri 20 milyon TL olarak öne çıktı. Bu tutar, bölge çiftçisinin cebine girdiği gibi kazanan ülke ekonomisi oldu" ifadesini kullandı.

Konuşmaların ardından kekliklerin doğaya salımı tamamlanırken, protokol üyelerine köy kahvaltısı ikram edildi. - ADANA