AK Parti Kadın Milletvekili Adayları Tanışma Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Eğer kadınlar hayata tutundu ise toplumlar da hayata tutunur. Eğer kadınlar ayaktaysa toplum da ayakta durur" dedi.

Davutoğlu, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Kadın Milletvekili Adayları Tanışma Toplantısı'nda, milletvekilliği ve siyasetin, askerlik görevi gibi yapılacak ve hayata dönülecek bir şey olduğunu belirtti.

Siyasette kalıcı olacağınızı ve hayatınızın sonuna kadar o siyaseti sürdüreceğinizi düşünmeye başladığınızda doğal hayattan kopacağınızı dile getiren Davutoğlu, "Aslında AK Parti, dün salonda üç dönem arkadaşları alkışlatırken de saygıyla onları anarken de AK Partinin yaptığı bir devrime dikkat çekmek istedim. Üç dönem kuralı Sayın Cumhurbaşkanımızın son derece ilkeli ve tutarlı şekilde devamını istediği, bence doğru olan kuralla göstermek istenen şey şudur. Görevi yapıp, bir müddet doğal hayatınıza dönün, tekrar gelecekseniz yine gelin ama siyaset misyondur, meslek değildir. Bu başbakan için de geçerlidir, herhangi bir teşkilat mensubumuz için de geçerlidir. Onun için bazıları yanlış anladı. Dün hani, Alparslan gibi beyaz kefeni giyerdim derken, hani bunun savaş gibi gördüğümden değil, aksine siz oradaki teşkilat mensupları ile aramda bu kampanya esnasında görev ve misyon bakımında arasında bir fark olmadığını göstermek için" ifadeleri kullandı.

-Kadınlar hayata tutundu ise toplumlarda hayata tutunur

Bu noktada burada erkek ve kadın, genç ve yaşlı ile engelli ve engelsiz farkının olmadığını dile getiren Davutoğlu  şunları kaydetti:

"Burada  dava insanı  vardır. O dava insanı bunun gereğini yapar ama kendi özel hayatında mümkün olduğu kadar bozmadan sürdürmeye özen gösterir. Çok zor olduğunu biliyorum. Sare Hanımın bir taraftan doktorluğa devam edip, bir taraftan bulunduğum konum gereği değil, birçok şeyi yapma becerim olmadığı için benimle yaşamak zordur ama nihayetinde hayatın o doğal akışı içerisinde doktorluktan kopmamasını hep saygıyla karşıladım. Mesleğinden kopmamasını, bunun onun hayatını her gün daha anlamlı kıldığını, daha huzurlu, Ankara'da karşılaştığımız zorluklara daha dirençli olmasının sebebi mesleğini icra etmeye devam etmesi, o huzuru yaşaması, gece iki de bir doğumdan veya herhangi bir ameliyattan geldiğinde duyduğu huzuru emin ki başka hiç bir yerde duymuyor. Onu görüyorsunuz."

Kadınlara, hayatın doğal akışını değiştirmeyecek şekilde siyasete katkıda bulunmaları tavsiyesinde bulunan Davutoğlu, bunun erkekler için de geçerli olduğunu kaydetti.

Başbakan Davutoğlu, konuşmasında şunlara yer verdi:

"Siyasetin mutlaka ve mutlaka sizlerin de katkısıyla bir ahlak ve erdem alanı, nezaket ve zarafet alanı ve aynı zamanda da kalıcılık ifade eden bir pozisyondan ve makamdan daha çok, davanın kalıcı olduğu, makamın her an değişebileceği bir alan haline dönüştürme konusunda kadınlara ihtiyacımız var. Sizler bunu yaparsınız, birçok işi aynı anda yapabilme kabiliyetine sizler sahipsiniz ve şuna da sahipsiniz. Şöyle düşünülür.

Erkekler daha mı dirençli midir? Hayır. Savaş şartlarında birçok kadın gördüm. Bosna Savaşı sürerken, yurt dışına, Malezya'ya Bosna'dan gelmiş hanımlar ve genç kız talebelerim vardı. Bir şehit haberini, çok şehit haberi verirdim, vermek zorunda kalırdım.  Erkek bir talebeye söylediğimde onun yaşadığı yıkımla, bir kız talebeye veya eşe, bazen eşler de muhatap olurdu. Onların gösterdiği direnci halen hatırlarım.

Mülteci kamplarına gidin, erkeklerin aldığı bazı kararlar sebebiyle kadınların nasıl çileler çektiklerini, eşlerini çocuklarını kaybederek gelen o kadınların nasıl vakur ve halen hayata tutunduklarını görürsünüz. Eğer kadınlar hayata tutundu ise toplumlarda hayata tutunur. Eğer kadınlar ayaktaysa toplumda ayakta durur."

-" 28 Şubat'ta halen gözümüzün önündedir"

Davutoğlu, çok zorlu ve çileli yollardan geldiklerini dikkat çekerek, bugün bu manzarayı görmesi sebebiyle Allah şükrettiğini kaydetti.

Bu manzaranın Meclis'e yansımasını temenni eden Davutoğlu, "Bu manzara; başı açıklar, başı kapalılar, başörtüler, doğulular, batılılar, kuzeyliler, güneyliler, her etnik mezhebi geçmişe sahip kadınlarımız bir arada.

28 Şubat'ta halen gözümüzün önündedir. Saygıdeğer bir hanımefendiye, halk oyuyla gelmiş bir milletvekiline, çok da hani şiirle hatırlanan, insancıl görünen bir başbakan, yani 12 Eylül'ün generali değil, öyle bilinen ve görünen bir başbakan 'dışarı dışarı' diye tempo tutturmuştu. Hepimizin eminim başı açık ve başörtülü tüm kadınların o gün onuru kırılmış ve halen o anı hüzünle aynı zamanda da onuru kırılmış olmanın biriken öfkesi demeyeyim ama hassasiyeti ve duyarlılığıyla hatırlarsınız" diye konuştu.

Bu çileli yoldan eğer başarıyla gelinmişse bunda kadınların gösterdikleri gayretin büyük önemin olduğunu söyleyen Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Sizler bunu başardınız. Sizler inandığınız gibi yaşamak, düşündüğünüz gibi hayata yaklaşma konusunda en güzel örnekler sergilediniz. Bu konuda biz de hiçbir zaman AK Parti'nin kuruluşundan bugüne bir an dahi veya bugün dahi sizlere bakarken şu başı açıktır, şu başı örtülüdür, şu şu düşüncededir, bu bu düşüncededir gibi bir ayrımı bir an zihnimizden geçirsek hayatın ve davanın o anda durması gerekir.

Bizlere, dün dikkat ederseniz, toplum sözleşmesi, Yeni Türkiye Sözleşmesi'nde en temel vurgu insan onuru vurgusu. Özellikle onun yaygınlaşmasını ve her yere sirayet  etmesini  istiyorum. Çünkü insan onurunun olduğu yerde olumlu anlamda başka her şey olur. İnsan onurun olmadığı yerde hiç bir şey olmaz. Bu onuru hep beraber ayakta tutacağız. Bu onuru hep beraber siyasete taşıyacağız. Kim bizim partimizden veya bizim düşüncemizden de olsa insan onuruna saygı göstermeyen kim olursa olsun ona karşı çıkacağız. Bizden farklı da düşünse, insan onuruna kim saygı gösteriyorsa o bizim bugün değilse bile, yarın bizimle birlikte olabilecek potansiyelde biridir ama şundan emin olunuz. AK Parti kadrolarının her biri, sizler de buna öncülük olmanız nedeniyle söylüyorum, insan onurunu her şeyin üstünde tuttular ve üstünde tutmaya devam edecekler."

(sürecek)