KPSS'de Usulsüzlük Operasyonu - Son Dakika
Güncel

KPSS'de Usulsüzlük Operasyonu

2010'daki KPSS'de usulsüzlük yapıldığı iddialarına ilişkin yürütülen soruşturmada, savcılığın 62 şüpheli hakkında tutuklanmaları istemiyle hazırladığı mahkemeye sevk yazısında "zanlıların üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi oluştuğu" ifade edildi.

26.03.2015 21:42

2010'daki KPSS'de usulsüzlük yapıldığı iddialarına ilişkin yürütülen soruşturmada, savcılığın 62 şüpheli hakkında tutuklanmaları istemiyle hazırladığı mahkemeye sevk yazısında "zanlıların üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi oluştuğu" ifade edildi.

Soruşturmayı yürüten Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Yücel Erkman'ın hazırladığı sevk yazısında, soruşturmanın 10 Temmuz 2010'da yapılan, genel kültür, genel yetenek ve eğitim bilimleri alanlarından oluşan KPSS sorularının sınavdan önce elde edilerek, aracılar ve adaylar vasıtasıyla sınava girenlere dağıtılmasıyla ilgili olarak "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek, üye olmak", "resmi belgede sahtecilik", "kamu kurum ve kuruluşları zararına dolandırıcılık", "suç delillerini yok etme", "görevi kötüye kullanma ve bu suçlara iştirak" suçlarından yapıldığı belirtildi.

Soruşturmada, "YÖK Denetleme Kurulu, Jandarma Kriminal, Emniyet Bilişim Uzmanlığı, TÜBİTAK ve MASAK raporları, ÖSYM, SGK, Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı ile Kredi ve Yurtlar Kurumu'ndan alınan yazılar, müşteki beyanları, bir kısım şüpheli ikrarı, matematik ile ölçme ve değerlendirme uzmanı olan bilirkişilerin raporları ile HTS analiz çalışması raporu şeması ve tüm delillere göre şüphelilerin üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi oluştuğu" kaydedildi.

Delillere göre, örgütlü bir şekilde eylemlerin gerçekleştirildiği bildirilen sevk yazısında şunlara yer verildi:

"Soruşturmamızda tespit edilen örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaç suçları işlemeye elverişli olduğu, bu unsurları taşıyan örgütün Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin benzer nitelikteki tek sınava ilişkin 19 Ekim 2012 tarihli kararında da belirtildiği üzere, bu örgütün süreklilik oluşturacak biçimde amaç suçları işlemeye elverişli araç ve gereçlere de sahip olduğu görülmüştür."

"Burada mağdur kamudur"

Sevk yazısında şüphelilere isnat edilen nitelikli dolandırıcılık suçlaması da şu sözlerle açıklandı:

"Yargıtay'ın benzer olaylardaki içtihatları da dikkate alınarak, soruşturmaya konu eylemde suç, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık olarak nitelendirilmiştir. Burada mağdur kamudur. Yine Yargıtay içtihatlarına göre cevap kağıdı resmi belge niteliğindedir. Adaylar sınavdan önce elde ettikleri sorular ile gerçek durumlarını değil olmayan bir durumu cevap kağıtlarına işledikleri için resmi belge niteliğindeki cevap kağıdı da içerik itibarıyla sahte belge haline gelmiş durumdadır."

Sınav sorularının kamu tarafından hazırlandığı ve muhatapları için menfaat niteliğinde bir kamu malı olduğu belirtilen sevk yazısında şu ifadeler kullanıldı:

"Sınava kadar açıklanması, paylaşılması, kullanılması yasaklanan gizli bilgilerdir. Sınav sorularını sınavdan önce elde eden adaylar, kamuya ait malı kamuyu aldatarak haksız bir şekilde elde etmişler ve kullanmışlardır. Bu şekilde kamu kurumu zararına nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemeye başlayan adaylardan bir kısmı, bu sınavda elde ettiği haksız başarıya dayanarak kamu görevine atanmış ve son menfaat olan son maaşına kadar da eylemlerine devam etmiştir. Dolayısıyla bu sınava katılarak kamu görevine atanan şüphelilerin eylemleri zincirleme dolandırıcılık suçudur."

"Suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi"

Gözaltına alınarak tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edilen şüphelilerden olay tarihinde Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği'ndeki aramalara katılan polis memuru Öner G'nin, örgüt lideri olmakla suçlanan derneğin kurucularından Mehmet Hanefi S. ile telefon irtibatının tespit edildiği belirtilen sevk yazısında şu ifadelere yer verildi:

"Şüphelilerden emniyet görevlisi olan Öner G'nin HTS analiz raporu ve şemasına göre, örgüt lideri konumundaki Mehmet Hanefi S'nin iş yerine aramaya gitmeden bir gün önce Mehmet Hanefi S'yi HTS kaydına göre 3 kez farklı zamanlarda aradığı ve yine dosya içinde mevcut TÜBİTAK raporunun bu konuyla ilgili bölümü KOM Bilişim Raporları, içerik itibarıyla sahte tutulan tutanaklara göre, isnat edilen suçları işlediğine dair kuvvetli suç şüphesinin de oluştuğu, bu bağlamda şüphelilerin üzerilerine atılı suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların, tutuklama nedeninin, delil durumu ile üzerilerine atılı suçun yasada yazılı ceza üst haddine göre kaçma şüphesi olduğu anlaşılmakla, tutuklanmalarına karar verilmesi talep olunur."

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel KPSS'de Usulsüzlük Operasyonu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement