Türofed Başkan Yardımcısı Mehmet İşler'den 'Kıyı İsyanı'; "Bu Talana Dur Deyin!" - Son Dakika
Ekonomi

Türofed Başkan Yardımcısı Mehmet İşler'den 'Kıyı İsyanı'; "Bu Talana Dur Deyin!"

Türofed Başkan Yardımcısı Mehmet İşler\'den \'Kıyı İsyanı\'; "Bu Talana Dur Deyin!"

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Ege Turistik İşletmeciler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, turizm merkezi alanlarındaki turizm imarlı arsaların ranta kurban gittiğine değinerek, "Bu talanı"...

10.10.2013 11:57

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Ege Turistik İşletmeciler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, turizm merkezi alanlarındaki turizm imarlı arsaların ranta kurban gittiğine değinerek, "Bu talanı durdurun, kıyılarımıza kıymayın" dedi.

2634 sayılı Turizm Teşvik Kanununun sağladığı avantajların kötüye kullanıldığını söyleyen Memet İşler, turizm tesisi yapılma kisvesi altında bu alanlara lüks villalar ve ikinci konut denilen rezidanslar yapılarak kıyıların talan edildiğini vurguladı. Bu yapıların Türkiye'nin toplam yatak sayısına katkı koymadığı gibi devlete sürdürülebilir KDV, muhtasar, stopaj, döviz ve istihdam sağlamadığını belirten İşler, sürecin sadece belli kesimlere rant sağladığını dile getirdi.

TURİZM SEKTÖRÜNE DARBE VURUYORLAR

Ülkemize istihdam, döviz ve vergi sağlayacak olan turizm merkezli bölgelerimizdeki turizm imarlı arsalarımızın, turizme sunulmuş olunan imar haklarındaki ilgili kanunların boşluklarından faydalanarak kötüye kullananlarca 'rant' sektörü haline dönüştürüldüğünü belirten Mehmet İşler "2634 sayılı Turizm Teşvik Kanununun sağladığı avantajları kendi çıkarları doğrultusunda kullananlar, bu alanlarda küçük bir turizm tesisi ortaya çıkarıp, bu küçük tesisin ek ünitesi kisvesi altında lüks villalar, rezidanslar ve ikinci konutlar inşa ediyorlar. Turizm adına yapıldığı iddia edilen bu alanlar, bir daha geri dönüşü olmayacak şekilde beton yığınlarına dönmekte ve turizm sektörüne büyük darbe vurmaktadır. Bu tip konutlar ülkenin toplam yatak kapasitesini etkilemediği gibi, sektöre katma değer de sağlamamaktadır. Bunlar merdiven altı turizmden başka bir şey değildir ve çeşitli güvenlik zafiyetlerini de beraberinde getirmektedir" dedi.

Turizm imarlı arsalarda yaşanan bu durumun Türkiye'nin dış pazarda turizm rekabet gücünü kırdığını vurgulayan İşler, "Adeta kıyılarımızın yağmalanması anlamına gelen bu durum ülkemiz turizmi adına kötü bir şöhret bırakmaktadır. Bu durum sadece İzmir'e özgü bir durum değil, tüm Ege sahillerimiz için geçerlidir. Ağızlara kilit vurulmuşcasına bu talana kimsenin dur dememesi son derece üzücü. Turizm sektörü çevreyle iç içe, çevreye duyarlı, yeşil ve sürdürülebilir bir sektördür. Bu sürdürülebilirliği sağlayabilmek gerekir. Gelecek nesillere bu alanları turizm tesisi yapılması adına aktarma sorumluluğunda olduğumuzu unutmayalım, eşsiz kıyılarımızı ranta kurban etmeyelim. Bu hançeri kıyılarımıza batırmayalım. Artık birileri bu talanı dur desin, kıyılarımıza kıymayın" diye konuştu.

BAŞBAKANLA AYNI FİKİRDEYİZ

Başbakan Erdoğan'ın Bodrum'da yaptığı 'Kıyı talanı' değerlendirmelerini doğru bulduğunu belirten İşler, Türk turizminin en önemli sorununun 'rant' sorunu olduğunu ifade etti. Turizm imarlı alanları ilgilendiren mevzuat ve yasaların yeniden ele alınması gerektiğini söyleyen İşler, "Sadece turizm tesislerindeki imar fazlalığına müdahale edilerek bu sorunu çözemeyiz, bu yetmez. Tesislere yapılan müdahale sadece talanın ufak bir parçasının ıslahıdır. Asıl müdahalenin turizm imarlı arsalara göz diken, bakir alanlarımızı betonlaştıran kıyı yağmacılığı zihniyetine yapılmalıdır. Türk turizminin en önemli sorunu bu 'rant' sorunudur. Bizler turizm sektörü paydaşları olarak, nerede kanuna aykırı bir imar fazlalığı varsa karşısındayız. Ancak şu bir gerçek ki bu talanı sadece turizm sektörüne müdahale ile durduramayız. Bu, talanı önlemek için yetmez. Kanun boşluğundan yararlanarak bu açıktan rant elde edenler asıl yağmacılardır. Bu alanları ilgilendiren mevzuat ve yasaların yeniden ele alınması gerekmekte. Bu alanlara ikinci konut yapmak istediklerinde emsali yüzde 30 alan rantcılar turizm tesisi yapma kisvesi altında emsali yüzde 50-70'e kadar alarak ikinci konutlarını turistik tesisi kisvesi altında yapmaktadırlar. Bu noktada ilgili merkezi otoriteleri ve yerel yönetimleri bu aldatmacanın karşısında durmaya davet ediyorum. Bu sorun çözülürse yatak kapasitesi sorunu da büyük ölçüde çözülür. Ülkemize istihdam, döviz, vergi sağlayacak olan turizm merkezli bölgelerimize sahip çıkalım" ifadelerini kullandı.

EGE TURİZMİ REZİDANSLARA TESLİM OLMUŞ DURUMDA

Türkiye ve özellikle Ege kıyılarının sağlıklı kullanılamadığını yineleyen Başkan Mehmet İşler, kıyılarda bütün insanlarının faydalanabileceği şekilde uluslararası gerçek turizm tesisleri yapılması gerektiğini belirtti. Eşsiz kıyı bölgelerinin rezidanslara kaptırıldığından yakınan İşler şöyle konuştu; "Ülkemiz yıllarca ikinci konut denilen yatırım rantıyla karşı karşıya kaldı. Bu ranta ortak olanlar gerçek turizmci olmadığı gibi yaptıkları da turizm adına değildir. Bugün el değmemiş güzellikteki koylarımız, Güzelçamlı Beldemiz, Dikili sahillerimiz 12 ayda 1 ay kullanılan, diğer 11 ayda kapalı kalan birer beton yığınları haline dönüşmüştür. Türkiye, bu el değmemiş kıyı alanlarını sağlıklı kullanamadığı için ekonomik anlamda bu alanlardan hak ettiği değeri alamamaktadır. Oysa bu yerler kamuya açık olarak tüm bütün insanların faydalanabileceği şekilde uluslararası gerçek turizm tesisleri olarak yapılsaydı, bugün Türkiye turizmi daha fazla yol kat etmiş olurdu. Günümüzde özellikle Ege turizmi, bu eşsiz bölgeleri ikinci konut yani rezidans yapımına kaptırdığı için yatak kapasitesi ve yatırım konusunda zorlanmaktadır.

Bodrum'un karşısında Kos (İstanköy) adası var. Nüfusu 35 bin. Yatak kapasitesi 120 bin ve yılda 1,2 milyon turist ağırlıyor. Bizim 8.500 yıllık tarihe sahip İzmir'in nüfusu neredeyse 5 milyon, yatak sayısı yaklaşık 45 bin ve kurvaziyerlerle gelenler dahil turist sayısı 1,3 milyon. Bu rakamlar inanılacak gibi değil. Bu sayı İzmir için kesinlikle yeterli değil. İzmir'in bir an önce kendini toparlayarak, gerçek kaynağının turizm olduğunu farkına varıp bu sahillerin, bu yerlerin bu yağmadan kurtulup gerçek turizmcilerin ve turizmin bir potansiyeli olarak korunmalı ve saklanmalıdır." - İSTANBUL

Kaynak: İHA

Son Dakika Ekonomi Türofed Başkan Yardımcısı Mehmet İşler'den 'Kıyı İsyanı'; 'Bu Talana Dur Deyin!' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement