Diyarbakırlı Çocuklar 'İzcilikle' Coştu

Zinde bir gençlik yetiştirmek için, gençlerin dinamizmini etik ve ahlaki evrensel değerlerle birleştirip olumlu kazanımlar sağlamak amacıyla Türkiye İzcilik Federasyonu'na bağlı olarak Diyarbakır'da izcilik faaliyetlerini yürüten ve kısaca Coşku Gençlik Derneği olarak bilinen "Coşku Gençlik Spor ve İzcilik Kulübü Derneği" bir faaliyetini daha başarıyla tamamladı.

Gençlik Ve Spor Bakanlığı'nın 2014 yılı Gençlik Projeleri Destek programı kapsamında desteklediği "Gençler İzcilikle Coşacak" Projesi ile Sonbahar Kulüp Kampı faaliyetini 26-30 Kasım 2014 tarihlerinde Gaziantep Kartaltepe Kamp Alanı'nda Şanlıurfa, Kilis ve Gaziantep' ten gelen izcilerle birlikte gerçekleştirdi. Üç gün süren kampta Diyarbakır'dan 30 izci kamp eğitimi aldı.

Proje koordinatörü Mehmet Sıddık TEKSİN ve ekibi, her sene Türkiye İzcilik Federasyonu Diyarbakır Temsilciliğinin onayı ve katılımıyla tertip ettikleri İzcilik Kamplarıyla hizmet çerçevesini daha da genişleterek Güney Doğu Anadolu Gençlerini kucaklaştılar. Tek çatı altında bir aile olmak gerekliliği bilinciyle kültürel ve evrensel değerler bilincinin verildiği kampta "Doğudan Batıya-Kuzeyden Güneye Tek Yürek" sloganıyla kardeşlik-beraberlik-huzur ve barış vurgusu yapıldı.

Temel izcilik eğitimleri yanı sıra, Okçuluk eğitimi, tırmanma duvarında tırmanış eğitimi, Doğayı koruma eğitimi gibi çeşitli eğitimler verildi. İzciler, aldıkları eğitimlerle, başarı için mutlaka bir hedefe yönelmek gerektiği mesajını aldıklarını dile getirdiler. Çadır kurma ve kaldırmanın yanı sıra kamp ateşi yakılıp bilgi-beceri ve duygu paylaşımının yapıldığı kampta temizlik, düzenlilik ve dakiklik yarışı da yapıldı. Yarışta ilk üçe giren Oba'lar el feneri ve çeşitli ödüller ile ödüllendirildiler.

İlk defa böylesi bir etkinliğe iştirak eden bazı Diyarbakırlı izciler; "Keşke daha önce böyle kamplara katılsaydık" diyerek memnuniyetlerini dile getirdiler. İzciliğin bir sevgi ve sorumluluk işi olduğunu belirten Kamp Liderleri de bu kamp organizasyonlarının devam edeceğini belirttiler.

İzciliğin evrensel olan ve izci selamıyla da sembolize edilen üç ilkesi eksiksiz bir şekilde uygulandı:

1-İzci Tanrıya Karşı Sorumludur. Buna göre inkârcı olmak ve izci olmak mümkün değildir.
2-İzci topluma karşı sorumludur. İçinde bulunulan topluma hizmet edilmeden izci olunamaz.
3-İzci kendisine karşı sorumludur. Kendi ruhsal ve bedensel gelişimini tamamlamak için gerekli eğitimleri almak ve kendisiyle barışık olmak zorundadır.
İşte bu özlü temaların verildiği İzcilik Eğitiminde sona gelinirken "Kardeşlik ve kamplarda tekrar görüşme" vurgusu yapılarak Diyarbakır'a dönüldü.