Ayağını Kaybeden Hastadan "Diyabet" Uyarısı
Sağ ayağını ve sol ayak başparmağını 5 ameliyat sonrası kaybeden Aydın Süzer, İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesinin hazırladığı kamu spotunda "diyabet" uyarısında bulundu.
EFSUN ERBALABAN YILMAZ - Sağ ayağını ve sol ayak başparmağını 5 ameliyat sonrası kaybeden Aydın Süzer, İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesinin hazırladığı kamu spotunda "diyabet" uyarısında bulundu.
İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesinde diyabet hastalığına karşı farkındalık oluşturmak amacıyla kamu spotu filmi çekme projesi hazırlandı.
Sağlık Bakanlığı ekipleri tarafından çekilen kamu spotunda hastanedeki tedavisi sırasında sağ ayağını ve sol ayak başparmağını kaybeden Aydın Süzer rol aldı.
Kamu spotu, 14 Kasım Diyabet Günü öncesinde sosyal medyada yayımlanmaya başlandı.
"Ben bacağımı kaybettim, onlar kaybetmesin"
Geçirdiği ameliyatlar öncesinde garsonluk yapan 2 çocuk babası 52 yaşındaki Aydın Süzer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, amacının başka insanların hayatını kurtarmak olduğunu söyledi.
Yaklaşık 10 yıldır diyabet hastası olduğunu ancak gıda tüketimine ve yaşam biçimine dikkat etmediğini belirten Süzer, "Diyabet hastasıydım 10 yıldır ama ilaçlarımı kullanmadım, doktora gitmedim. Kendime dikkat etmedim. 5 yıl önce doktora gittiğimde damar tıkanıklığı teşhisi konuldu. Önce sağ ayak parmaklarım kesildi. Acılara dayanamadım, 24 saat ağlıyordum. Sonunda sağ bacağımı dizin altından kestiler. Sol ayağımda da çürüme başlayınca sol başparmağım kesildi. Bir yıldır hastanelerdeyim. Elim, kolum bağlı. 5 ameliyat geçirdim, ayağımı da parmaklarımı da kaybettim." diye konuştu.
Süzer, diyabetin önemsenmesi gereken bir hastalık olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Benim başıma geldi, kimsenin başına gelmesin. Diyabet hastaları yemelerine, içmelerine dikkat etsin. Ben her şeyi yiyordum. O yüzden başıma bu işler geldi. Sağlıklı beslensinler, ilaçlarını zamanında alsınlar. Benim gibi aksatmasınlar yoksa bacaklarını kaybederler. Ben sonumun böyle olacağını bilseydim devam etmezdim. 'Bana bir şey olmaz' düşüncesi çok kötü. Bacağım kesilmeseydi çalışmaya devam ederdim."
Süzer, İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavisinin sürdüğünü, biraz iyileşince protez takılacağını dile getirdi.
Aydın Süzer'in eşi Sevil Süzer de bacağı kesilmeden önce eşini defalarca uyardığını ancak dinletemediğini, aile olarak büyük sıkıntılar çektiklerini, diyabet hastalarının ve yakınlarının özenli bir hayat sürmesini istediklerini söyledi.
Doktorlar da uyardı
Kamu spotunda hastalıkla ilgili bilgi veren İzmir Bozyaka Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yara Merkezi Sorumlusu Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Deniz Uçar da toplumun yüzde 10'unun diyabet hastası olduğunu, bu hastalardan yüzde 20'sinde ayak yaraları bulunduğunu belirtti.
Herhangi bir hastalık nedeniyle ayağını kaybedenlerin yarısını diyabet hastalarının oluşturduğunu söyleyen Uçar, hastaların düzenli doktor kontrolünde olmasını, ayaklarını enfeksiyon ve yaralardan korumalarını istedi.
Projenin mimarından yeni çalışmalar
Hastanenin Başhekim Yardımcısı Anestiyoloji ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Sema Aktolga da diyabet konusunda hem doktorlardan hem de hastalardan bilgilendirme konusunda yoğun talep geldiğini, bunun üzerine farkındalık çalışması başlattıklarını dile getirdi.
Bir hastanın yaptığı uyarının daha etkili olabileceği düşüncesinden hareket ettiklerini ve kamu spotunu da ayağı kesilmiş hastayla yapma kararı aldıklarını söyleyen Aktolga, bir başka farkındalık çalışmasını da "Şakir Amca'nın Şekeri" adlı çizgi roman kahramanıyla yürüteceklerini anlattı.
Diyabet hastası bir kahramanın yaşadıklarından yola çıkarak anlatılan öykünün toplumun her kesiminde etkili olacağına inandıklarını vurgulayan Aktolga, şöyle konuştu:
"Diyabet, kronik bir hastalık. En önemli konu koruyucu tedavi çünkü koruyucu tedavi diyabetik ayağı yüzde 60 oranında engelliyor. Biz öncelikle bir diyabet okulu çalışması yaptık. Her hafta bir gün diyabet hastası yakınlarına eğitim veriyoruz. Halkın dikkatini çekmek istiyoruz. Şakir Amca adlı çizgi roman kahramanını da tanıtmak istiyoruz."