"İnsan Haklarının Unutulan Parçası: Mağdur Hakları" paneli Fatma Şahin

Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Fatma Şahin, daha önce gittikleri ülkelerden hep ders almaya çalıştıklarını belirterek, "Ama şimdi gittiğimiz ülkelere 'lütfen siz de bunu imzalayın' diyoruz; bunu AB ülkelerine de diyoruz. Bu gelinen nokta çok önemli" dedi.

Şahin, Meclis'te düzenlenen "İnsan Haklarının Unutulan Parçası: Mağdur Hakları" panelinde yaptığı konuşmada, bütün insanların kendilerine ait farklılıkları olduğunu ifade ederek, "Boyumuz, göz rengimiz, cinsiyetimiz, yaşımız farklı olabilir. Dili, dini, inancı, mezhebi ne olursa olsun, bir insanın onurluca yaşaması çok çok önemli ve kıymetlidir. İnsanın doğuştan gelen temel hakkını korumak ve sosyal devlet olarak onun yanında bulunmak en temel görevimiz" diye konuştu.

Türk milletinin çocuk, yaşlı ve mağdur hakkını koruyan bir medeniyetten geldiğini ifade eden Şahin, İnsan Hakları Komisyonu'nun hem ulusal hem de uluslararası anlamda çok önemli çalışmalar yaptığını, nerede mağdur, muhtaç varsa onun yanında olup onun insan hakkını koruma noktasında gerekli tedbiri aldığını bildirdi.

Şahin, "Yasakların kalktığı ve ileri demokrasiye gittiğimiz, hukuk devleti normlarında eksikliklerimizi giderdiğimiz bir Türkiye'ye doğru gitmekte Parlamento olarak büyük bir gayret içerisindeyiz. Özellikle hukuk devleti normlarında Anayasa başta olmak üzere, bütün yasalarda mağdurun ve muhtacın yanında olup, onlara pozitif ayrımcılık verecek hukuki altyapıyı oluşturmaya çalıştık" ifadelerini kullandı.

Mağdur haklarını giderme konusunda hala eksiklikler ve yapılması gerekenler olduğuna işaret eden Şahin, "Ama bu bardağın içerisine suyun dolduğunu görmek, bu yolculuğa devam etmemiz ve bu yolculuğu tamamlamamız gerekiyor" dedi. Şahin, bu konuda Bakanlık olarak yaptıkları çalışmaları anlattı.

Bakan Şahin, 2.5 yıl içerisinde çıkardıkları temel yasalardan birisinin de kadına yönelik şiddetle mücadele konusundaki yasa olduğunu söyledi. "Daha önce gittiğimiz ülkelerden hep ders almaya çalışıyorduk ama şimdi gittiğimiz ülkelere 'lütfen siz de bunu imzalayın' diyoruz; bunu AB ülkelerine de diyoruz" diyen Şahin, bu gelinen nokta çok önemli olduğunu vurguladı.

Şahin, "Bu yasayla biz mağdurun yanında müdahil olma hakkı elde ettik. Daha önce mahkemelere başvuruyorduk, 'sizin böyle bir hakkınız yok' diyorlardı. Şimdi 247 davaya müdahil olduk, 27 davada en üst düzeyde ceza almasını sağladık. Ağrı'da Melek'in yanında, Mardin'deki N. Ç'nin yanında, açlıktan ölen bebeğimizin yanında olduk. Onun hakkını, hukukunu korumak için bir müsteşar yardımcılığımız sırf bununla ilgileniyor. Şiddetten dolayı mağdur olan kadının neye ihtiyacı varsa, biz onu bakanlık olarak karşılıyoruz" dedi.

-"Sanık neredeyse kutsallaştırılıyor"

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün de adil yargılamanın, mağduru da kapsayacak şekilde yeniden yorumlanması gerektiğini söyledi.

Son yıllarda gerek dünyada gerekse Türkiye'de ceza hukuku anlamında çok önemli değişiklikler yapıldığını belirten Üstün, burada ceza hukukunun temel odak noktasının sanık olarak algılandığını, sanığa önce soruşturma evresinde, daha sonra infaz evresinde çok fazla haklar verildiğini kaydetti.

Üstün, sanığın mağdur ettiği insanların haklarının da kanunlarda daha sistematik hale getirilmesi ve mutlaka korunması gerektiğine işaret ederek, "Mağdura haklarının verilmesi konusunda bir çalışma yapma zamanı geldiği düşüncesindeyiz. Sanık o kadar öne çıktı ki sanık neredeyse kutsallaştırılıyor" dedi.

Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem de 2013 yılının sonuna yaklaşılan şu günlerde, Türk ceza adalet sistemindeki reformları ara vermeden sürdürdüklerinin altını çizdi.

Yaptıkları değişikliklerle suçtan zarar gören mağdurların; dışlanan, yok sayılan, unutulan kişiler olmaktan çıkarılıp hak ettikleri konuma getirildiklerini ifade eden Erdem, bu değişikliklerin uluslararası standartlara uygun olarak yapıldığını bildirdi.

Panel, öğretim üyelerinin konuşma yaptığı oturumla devam ediyor.