İspanyollar, Kovid-19'dan çok "salgını kötü yöneten" hükümet ve siyasetçilerden endişe duyuyor

Son Güncelleme:

İspanyollar, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı şimdiye dek "kötü bir yönetim" gösterdiği gerekçesiyle merkezi hükümeti ve siyasetçileri suçluyor.

İspanyollar, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı şimdiye dek "kötü bir yönetim" gösterdiği gerekçesiyle merkezi hükümeti ve siyasetçileri suçluyor.

İspanya'da Kovid-19 ile mücadelede, sol koalisyondan oluşan merkezi hükümet ile yerel yönetimler arasındaki siyasi çekişme bu zamana kadar ön plana çıkarken, alınan kararlar da salgına karşı ortak politika yürütmekten uzak kalarak sürekli tartışmalara neden oldu.

Başbakanlığa bağlı Sosyolojik Araştırmalar Enstitüsünün (CIS) bu ay yaptırdığı anket sonuçları da bu durumu yansıttı. Ankete göre İspanyolların yüzde 24,7'si Kovid-19 salgınından, yüzde 37,3'ü de salgını kötü yönettiği gerekçesiyle hükümet ve siyasetçilerden endişe duyuyor.

Ankette hükümet ve siyasetçilerden duyulan endişeyi "Size göre mevcut durumda İspanya'nın temel sorunu nedir?" sorusuna verilen cevaplar ortaya koydu. Bu soruya İspanyolların yüzde 11'i "politikacıların kötü davranışları", yüzde 10,9'u "siyasi sorunlar", yüzde 6,4'ü "siyasi istikrarsızlık", yüzde 5,4'ü "hükümetin aldığı kararlar", yüzde 3,6'sı "siyasi partilerin yaptıkları" yanıtını verdi.

"Aşının bulunmasını ve normal hayatımıza geri dönmeyi umuyoruz"

Konuya ilişkin AA muhabirine konuşan başkent Madrid sakinlerinin tepkilerini açıkça dile getirdiği görüldü.

İşçi emeklisi Jesus Escudero Gonzalo, "Hem yerel hem de merkezi hükümetin aralarındaki siyasi çekişmeden dolayı geç kararlar aldıklarını düşünüyorum. Diğer yandan mart ayından bugüne kadar temel gıda malzemeleri, elektrik veya eczanelerdeki fiyatlar çok arttı. Bir kez daha çok tehlikeli bir döneme girebiliriz. Hepimiz bir aşının bulunmasını ve normal hayatımıza geri dönmeyi umuyoruz." dedi.

Madrid La Paz hastanesi doktorlarından Daniel Bernabeu da "Hem yerel yönetim hem de merkezi hükümetin uygulamalarıyla yaz dönemi tam bir kayıp oldu. Yeterli önlemler alınmadı, sağlık sistemi güçlendirilmedi, yeterli düzeyde Kovid-19 tanı testi yapılmadı. Bunların hepsi salgında ikinci dalganın gelmesine neden oldu. İnsanlar çok stresli ve tükenmiş durumda." şeklinde konuştu.

Taksi şoförü Luis Alcazar da "Kovid-19 salgınının başından bu yana çok ciddi kayıplarımız oldu. İlk üç ay (mart, nisan ve mayıs) kısa çalışma ödeneği aldık. Daha sonra normale dönüşle kazancımız yüzde 50 azaldı. Tabii ki siyasetçilerin bizleri de düşünmesini, sosyal ve ekonomik yardımlar yapmasını isteriz. Durum herkes için zor." açıklamasında bulundu.

Ülkedeki yoksul sayısı bir milyondan fazla artabilir

Diğer yandan Kovid-19 salgını İspanya'da ekonomik ve sosyal sorunları da derinleştirdi.

Sivil toplum kuruluşlarının yayınladıkları raporlarda Kovid-19 sürecinde yeterli önlemler alınamaması halinde ülkedeki yoksul sayısının 1 milyondan fazla artabileceği uyarısında bulunuldu.

Özellikle Madrid gibi büyükşehirlerde gıda yardımı alan ailelerin sayısı her geçen gün artarken, Kızıl Haç 2019'da 1 milyon 58 bin olan yemek yardımı alanların sayısının bu yıl 1,5 milyonu aştığını duyurdu.

Yardım alanların yüzde 70'inin "ilk defa buna ihtiyaç duyduğunu" söylediği de belirtildi.

Salgında ilk dalgada olduğu gibi ikinci dalgayı da sert geçireceği tahmin edilen İspanya'da son haftalarda günlük yeni vaka sayıları 17 binlerin üzerinde açıklanıyor.

Salgından dolayı şimdiye kadar 35 bin 298 kişinin hayatını kaybettiği ülkede 1 Mayıs'tan bu yana en yüksek günlük ölü sayısı da 267 ile dün açıklandı.

Kaynak: AA