İsrail'deki koalisyon hükümeti dağıldı, iki yılda dördüncü kez seçime gidiliyor
İsrail'de bir yıl içinde yapılan üç erken seçimin ardından Nisan'da kurulan koalisyon hükümeti dağıldı.
İsrail'de üç kez yapılan erken seçimlerin ardından sağ Likud Partisi ile merkez-sol Mavi ve Beyaz İttifakı'nın oluşturduğu koalisyon hükümeti, son güne kadar gelecek yılın bütçesini belirleyemedi. Bu sebeple hükümet düştü. İsrail Mart ayında yeniden erken seçime gidiyor.
Ülkede son seçim de Mart 2020'de, koronavirüs salgının tüm dünyayı hızla sardığı bir dönemde yapılmıştı.
Daha önce Nisan ve Eylül 2019'da yapılan iki seçimin sonucunda da Başbakan Netanyahu'nun Likud Partisi ile eski genelkurmay başkanı Benny Gantz'in Mavi ve Beyaz İttifakı başa baş götürmüş, iki lider koalisyon hükümetinde anlaşamayınca üçüncü kez seçime gidilmişti.
Ancak Nisan ayında kurulan ve iki yıl Netanyahu; iki yıl da Gantz'in başbakanlık koltuğuna oturması planlanan koalisyon hükümeti de birçok konuda sorun yaşadı.
10 yıldan uzun süredir başbakan olan ve İsrail'de bu görevde en uzun süre kalan kişi unvanını taşıyan Netanyahu, Mart ayındaki seçimi kazanırsa altıncı kez partisini iktidara taşımış olacak.
Hakkında yolsuzluk suçlamasıyla davalar açılmış olan Netanyahu, tüm bu davaların "siyasi amaçlı" olduğunu savunuyor ve suçlamaları reddediyor.
Salı gecesi İsrail parlamentosu Knesset, devlet bütçesi kanun tasarısı onaylanmayınca otomatik olarak dağıldı.
Bütçe tasarısını onaylamak için son tarih olan salı geceyarısından önce parlamentoda bu tarihin ertelenmesi için yeni oylama yapıldı. Ancak Knesset'te çoğunluk teklifi reddetti. Böylece son tarih 22 Aralık olarak kaldı ve bütçe geçmediği için parlamento dağılmış, hükümet düşmüş oldu.
Geceyarısından birkaç saat önce Netanyahu ve Gantz, kriz için karşılıklı olarak birbirini suçladı.
Netanyahu: Seçimi ben istemedim
Netanyahu, "Bu seçimi ben istemedim, Likud istemedi. Biz seçimlere karşı defalarca oy kullandık. Ancak maalesef Benny Gantz bizimle yaptığı anlaşmadan ve verdiği sözden döndü" açıklaması yaptı. Likud'un 23 Mart'ta yapılması planlanan seçimde "Büyük bir zafer kazanacağını" iddia etti.
Gantz ise Başbakan'ın sözlerini "Yalan" diye değerlendirdi ve Netanyahu'nun yolsuzluk davasından dokunulmazlıkla kurtulmak için seçimi istediğini ve bunun için çalıştığını savundu.
Nisan 2020'de, koronavirüs salgınının ortasında, ilk erken seçimden aylar sonra oluşturulan koalisyon hükümetinde iki lider çok sayıda anlaşmazlık yaşadı.
Hükümetin oluşturulmasıyla ilk olarak Başbakanlık koltuğuna oturan Netanyahu, görevi Kasım 2021'de Gantz'a devredecekti. Anlaşma gereği eğer herhangi bir şekilde taraflar anlaşamaz ve hükümet düşerse, o sırada başbakan olmayan lider seçime kadar geçen üç aylık sürede başbakanlık koltuğuna oturacaktı. Bu kural, sadece bütçeye karar verilmemesi durumunda gidilecek bir erken seçim için geçerli olmayacaktı.
Yani bütçe kanununun geçmemesi, Netanyahu'nun seçime kadar koltuğunu korumasını sağladı.
İttifaka destek azaldı
Son yapılan anketlere göre Mavi ve Beyaz İttifakı'na olan destek son dönemde ciddi oranda azaldı. Likud'a olan desteğin de azaldığı ifade ediliyor ancak hala en fazla desteğe sahip parti olarak görünüyor.
Netanyahu bir yandan da Şubat ayında yeniden başlayacak olan yolsuzluk davası ve yönetimine karşı haftalık düzenlenen protesto gösterileri sebebiyle yoğun baskı altında. Netanyahu'nun koronavirüs salgınına karşı attığı adımlar da halktan büyük oranda destek görmüyor.
Bazı uzmanlara göre Netanyahu, Gantz'a görevi devretmeden önce erken seçim olmasını istiyordu ancak bunun Mart ayından ileri bir tarihte olması daha çok işine yarayacaktı. Zira Aralık ayında başlayan geniş kapsamlı aşılama çalışmasının sonuç verdiğinin görülmesi, bir sonraki seçimde hiç olmazsa salgınla mücadele ve ekonominin yeniden toparlanması konusunda halk desteğini artırabilirdi.
Netanyahu'nun Likud Partisi'nin eski bir milletvekili olan Gideon Saar da Başbakan'ın karşısına çıkan bir başka zorluk. Saar, kendi sağ partisini kurdu ve bu partinin Likud'un tabanından da oy çekmesi bekleniyor.