KUFR KANNA - İsrail'de koalisyon ortağı Abbas: "Arap seçmen başbakanın kimliğini belirleyebilir" (2)
İsrail vatandaşı Filistinlilerin partisi Birleşik Liste (Ra'am) lideri Mansur Abbas, 1 Kasım'daki erken genel seçimlerde Filistinlilere sandığa gitme çağrısı yaparak, Arap seçmenlerin yüksek katılım göstermesi halinde ülkedeki başbakanın kimliğini belirleyebileceğini söyledi.
İsrail vatandaşı Filistinlilerin partisi Birleşik Liste (Ra'am) lideri Mansur Abbas, 1 Kasım'daki erken genel seçimlerde Filistinlilere sandığa gitme çağrısı yaparak, Arap seçmenlerin yüksek katılım göstermesi halinde ülkedeki başbakanın kimliğini belirleyebileceğini söyledi.
İsrail, yaşadığı hükümet krizleri nedeniyle son 4 yılda beşinci defa, 1 Kasım'da erken genel seçime gidiyor.
Seçim yarışı, ülkede 15 yıl başbakanlık yapmış Likud Partisi lideri Binyamin Netanyahu ve sağ müttefikleri, bunun karşısında sağ, merkez, merkez sol ve Arap partilerin "Netanyahu karşıtı bloku" arasında yaşanacak.
Anketler, Netanyahu blokunun 59-60 milletvekilinde kaldığını ve 120 sandalyeli Mecliste 61 milletvekili çıkartarak iktidara gelmesinin zor olduğunu gösteriyor.
İsrail vatandaşı Filistinli Milletvekili Mansur Abbas, liderliğini yaptığı Ra'am Partisi ile 2021'deki seçimlerde Mecliste dört sandalye kazanmayı başardı.
Abbas, mevcut Başbakan Yair Lapid ve bir önceki Başbakan Naftali Bennett liderliğinde Haziran 2021'de kurulan 8 ayrı partinin bir araya geldiği koalisyonun "tamamlayıcı parçası" oldu.
Birleşik Liste, bu adımıyla İsrail tarihinde ilk kez hükümete katılan Filistinli parti oldu; Abbas da bu partinin lideri. Abbas, bu adımı nedeniyle Filistinli siyasetçiler ve farklı fraksiyonlar tarafından yoğun biçimde eleştirildi.
Filistinlilerin bir araya geldiği Ortak Liste dağıldı
İsrail vatandaşı Filistinlilerin dört partiyle bir araya geldiği Ortak Liste, 2020 yılında 120 sandalyeli Mecliste 15 oy alarak tarihi rekor kırdı. Ancak, Mansur'un liderliğini yaptığı Birleşik Liste 2021 yılında bu yapıdan ayrıldı.
Arap Balad (Tecemmu) Partisi de bu yıl Ortak Liste ile yollarını ayırdı. Ortak Liste çatısı altında Barış ve Eşitlik için Demokratik Cephe ve Değişim için Arap Listesi kaldı.
Anketler, Birleşik Liste, Ortak Liste ve Tecemmu; üç partinin de 4'er milletvekili çıkarabileceğine işaret ediyor. İsrail seçmeninin beşte birini oluşturan Filistinlilerin bu yıl sandıklara düşük oranda katılım göstereceğine anketler ve basın sıkça yer veriyor.
İsrail vatandaşı Filistinlilerin sandığa gitmemesi halinde bazı Arap partileri barajın altında kalma riski taşıyor.
Netanyahu ile iletişim son ana kadar devam etti
Mansur Abbas, 1 Kasım'daki seçimler öncesinde, AA ekibine verdiği röportajda, mevcut Başbakan Yair Lapid'in hükümeti kurması için yanında yer alacaklarını söyledi ancak Netanyahu ile de olası bir koalisyona kapıyı kapatmadı.
Yair Lapid'in liderlik ettiği Değişim Koalisyonu'na bağlılıklarını "net ve açık biçimde" ifade ettiklerini belirten Abbas, en iyi sonucu elde etmek üzere seçmenlerini sandığa götürmek için koalisyon içindeki partilerle çalıştıklarını dile getirdi.
Ana muhalefet lideri sağ siyasetçi Netanyahu'nun, haziranda hükümetin düşmesinin ardından koalisyon ortağı Birleşik Liste'yi yoğun şekilde eleştirmesi ancak son dönemde tonunu düşürmesine ilişkin soruyu yanıtlayan Abbas, şunları söyledi:
"Netanyahu'nun gelecekte dümen kırma ihtimali var. Önceki seçimlerde, Birleşik Liste ve Mansur Abbas'a saldırmak için tüm gayretini ortaya koydu. Ama seçimler olduktan hemen sonra bizimle doğrudan iletişime geçti ve kendisine çok yakın bir ismi bizimle müzakere etmesi için atadı. Üç aydan uzunca bir süre sonunda Naftali Bennett ve Yair Lapid'in liderliğinde, bizimle bir koalisyon kuruldu. Bir yandan, (Netanyahu) son dakikaya kadar bizimle iletişim halindeydi."
Netanyahu'ya kapıyı kapatmadı
Filistinli siyasetçi, Netanyahu'nun yeniden kendileriyle koalisyon arayışına girmesinin "seçim sonuçlarına bağlı olduğuna" işaret ederek "seçimlerden sonra Arap toplumunun çıkarlarına hangi sonucun hizmet edeceğini değerlendireceklerini" belirtti.
Netanyahu ile koalisyon olasılığını "çok düşük" olarak niteleyen Abbas, Yair Lapid liderliğindeki koalisyonun parçası olduklarını ve bir yıl öncekine benzer şekilde bir hükümet kurarak yola devam etmek istediklerini vurguladı.
"Karar verecek olan Arap seçmen"
Mansur Abbas, İsrail siyaseti içindeki Filistinlilerin bu seçimlerde öne çıkan partilerinin bir arada değil ayrı hareket etmesini, "siyasi ayrışma ve ideolojik akımlara" bağladı.
Arap toplumunun, "İslami hareket, milliyetçi, komünist, vatanperver gibi birçok tanımla ayrıştığına" işaret eden Abbas, "Doğal olan çoğulculuk ve daha fazla parti olması. Arap partileri de bu gerçekliği yansıtıyor. Bu partilerin tek listede toplanması bir istisnaydı, bunu denedik. Bu belki siyasi duruşumuzu güçlendirecekti. Tersi çıktı, başarısız bir deney oldu." diye konuştu.
Seçimlerdeki rakibi Ortak Liste'nin 2020'de dört Arap siyasi partiyi tek çatıda topladığını ancak "siyasi program ya da vizyon olmadan" daha fazla milletvekili çıkarmaya odaklandığını dolayısıyla 15 milletvekili çıkardığını hatırlatan Abbas, Ortak Liste'nin İsrail'deki siyasi sürece katılmadığı için etkin olamadığını ve partilerin ayrıştığını ifade etti.
Abbas, Arap seçmenlere yaptığı çağrıda ise şunları kaydetti:
"Eğer Arap seçmen, hakkını kullanır, sandığa giderse yeni başbakanın kimliğini belirleyebilir. Fiiliyatta, İsrail'de Birleşik Liste'nin desteği olmadan bir hükümet kurulamaz. Biz bu durumu yinelemek, güçlendirmek ve yeni dönemde etkimizi artırmak istiyoruz. İşler, Netanyahu, Lapid ya da (Savunma Bakanı Benny) Gantz'a bağlı değil, karar verecek olan Arap seçmen. Eğer ki sandığa gider büyük bir katılım gösterirse bu seçimlerde kaderini belirler. Sandığa gitmez ve evde kalırsa da seçimler aşırı sağın lehine tamamlanır."
Hükümette yer alma isteği
İsrail'de partisi hükümette yer aldığı için Filistinli siyasi çevrelerden gelen eleştirileri yanıtlayan Abbas, "haklarını sadece Mecliste yer alarak değil hükümete ortak olarak da sağlamak istediklerini" bir yıllık koalisyon ortaklığı deneyiminin ardından bu yolda ilerlemek istediklerini vurguladı.
Koalisyon ortağı olduğu hükümetin tüm icraatlarını desteklemediklerinin ve Arap nüfusa yararlı adımlar için çalıştıklarının altını çizen Abbas, hükümette bulunduğu sırada Filistinliler için attıkları adımların hayata geçirilmeye başlandığını dile getirdi.
-"İsrail bir Yahudi devleti olarak doğdu ve öyle kalacak" açıklaması
Mansur Abbas, geçen yıl zikrettiği, Filistin siyasi çevrelerinde, sokağında büyük tepki toplayan "İsrail bir Yahudi devleti olarak doğdu ve öyle kalacak." ifadelerine ilişkin ise şunları söyledi:
"Filistinlilerin topraklarında, Filistinlilerin hakkını kimse elimizden alamaz. İsrail devleti kuruldu. Biz İsrail devletinin bu şekilde (Yahudi devleti) tanımlamasından sorumlu değiliz. Bizler, milli, dini, insani ve siyasi haklarımıza bağlıyız, bunlardan asla vazgeçmeyiz. Filistin halkının Batı Şeria, Gazze Şeridi'nde ve Doğu Kudüs başkent olacak şekilde bir Filistin devleti kurma hakkının yanındayız. Bu bizim inandığımız siyasi proje."
İsrail içindeki Filistinli siyasetçilerin kendisini hükümette yer aldığı için eleştirmesine değinen Abbas, Filistin toplumunun siyasi ve sosyal konularında birçok girişimde bulunduklarını bunların bazılarını kamuoyuyla paylaştıklarını fakat ülkedeki siyasi durumun karmaşık olması, bazı konuların koalisyonu zayıflatmak için kullanılması nedeniyle "bu gemiyi yürütmek için bazı icraatlarını gizli tuttuklarını" savundu.