Aile İlişkisi Zayıf Çocuk, Uyuşturucuya Yöneliyor

Madde bağımlılığı ile mücadelede en önemli görevin ailelere düştüğüne dikkat çeken uzmanlar, çocuğa sürekli nasihat etmek yerine doğru iletişim kurmanın önemine dikkat çekiyor.

Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, uyuşturucu ile mücadelenin önce ailede başladığını belirterek ailelere, çocukla doğru iletişim kurmaları önerisinde bulundu. Uyuşturucu ve madde ile çocuğun her zaman karşılaşma ihtimalinin olduğunu kaydeden Prof.Dr. Tarhan, aile ilişkileri güçlü, ebeveynlerin doğru iletişim kurduğu çocukların, uyuşturucu ile karşılaştığında "bağımlı" hale gelmediğini, ailesi ile problem yaşayan çocukların bağımlı olma riski taşıdıklarını belirtti.

Uyuşturucu ve madde bağımlılığının önlenmesinde ailelerin çocuklarına karşı, sürekli sağlıklı iletişim halinde bulunduğu Pozitif Ebeveynlik yaklaşımının önemli olduğunu vurgulayan Prof.Dr. Tarhan, pozitif ebeveyn olmanın yollarını şöyle anlattı:

"Pozitif ebeveynlik çocuğun her dediğini yapmak ya da ona aşırı disiplin uygulamak değildir. Çocuğunuzu önemsediğinizi ve ne yaptığıyla ilgilendiğinizi gösterin. Çocuklarınıza nutuk vermek yerine onlarla karşılıklı konuşun ve iletişim kanallarını sürekli açık tutun. Her zaman sorduğu sorulara bir yanıtınız olmasa da sorduğu ya da söylediği şeylere dikkat gösterin. Onları aşağılar biçimde konuşmayın, sorgu memuru gibi davranmayın. Uyuşturucular ve hayat hakkında bildikleri sizleri şaşırtabilir."

İletişim şart !

Çocuğun yaşadığı sorunların çözümü için ilk başvuracağı kişilerin aile üyeleri olmasının bir çok başka sorunu engelleyeceğini kaydeden Prof.Dr.Nevzat Tarhan, bunun için de ebeveynlerin dikkat etmesi gereken tek konunun; iletişim olduğunu söyledi. Tarhan şöyle konuştu:

"Aileler, çocukla her zaman konuşmalı, iletişime açık olmalı. Bağımlılığın önlenmesi için en önemli 3 şey iletişim, iletişim, iletişimdir. Ancak, çocukla konuşurken kullanılan dil çok önemli. Vücut diline önem verin. Sakin bir çocuk konuşurken gülümseyecek ve sizinle göz teması kurarak öfke belirtisi göstermeyecektir. Bu öfke belirtileri ayak sallama ve vurma olabilir. Ses tonunuz sakin ve sevecen olmalı."

Çocukların sorumluluk almalarını sağlayın!

Bazı ailelerin çocuklarına sorumluluk vermediğini bunun ise çocukta kendini önemsiz hissetme, aileden kopma gibi sonuçlar doğurduğunu belirten Prof.Dr. Tarhan, "Çocuklar sorumluluk almak için hiç bir zaman küçük değillerdir, evde sorumluluklar verin ve yaşları büyüdükçe bu sorumlulukları da büyütün. Ayrıca onlara sağlıklı model olun. Çocuklar "dediğimi yap, yaptığımı yapma" diyen ebeveynlere karşı çok çabuk saygılarını kaybederler."

Çocuğunuzun yanında sakinleştirici ilaç almayın

Çocukların büyüklerin davranışlarını örnek aldığını da kaydeden Prof.Dr. Tarhan " Stres, kesintisiz baş ağrısı gibi sebeplerle ilaç kullanımı sırasında çok kolay bir şekilde alkol ya da ilaç bağımlılığına yakalanabilirsiniz. Bunu çocuğunuzun yanında yapmayın. Sağlıklı seçimler yapın. Eğer stres altında olduğunuz zamanlarda alkol kullanıyor, sakinleştirici veya uyuşturucu alıyorsanız çocuğunuza kötü örnek olursunuz" dedi.

Uyuşturucu kullanmanın cezası olduğunu anlatın

Ailelerin, uyuşturucu konusunda bilgi sahibi olmalarının da önemini vurgulayan Prof.Dr. Tarhan, bu bilgilerin, çocukta merak uyandırmadan, doğru cümlelerle paylaşılması gerektiğini vuruladı. Tarhan "Hangi maddeler ve türevleri yasadışı öğrenin. Madde kullanımının etkilerini ve insanlara neler yaptığını bilin. Böylece çocuğunuza mantıklı seçimler yaptırabilirsiniz. Çocuğunuzun da bunların yasadışı olduğunu kavradığından emin olun. Eğer yakalanırlarsa cezai yaptırımla karşı karşıya olduklarını anlatın" diye konuştu.

Uyuşturucu satıcılarının taktikleri konusunda bilgilendirin

Prof.Dr. Tarhan, ailelere son olarak şu uyarıda bulundu: "Çocuklarınızın uyuşturucu satıcılarının nerede ve nasıl faaliyet gösterdiklerini bilmelerini sağlayın. Satıcılar çocuklarınıza derslerinde daha başarılı olacaklarını söyleyerek uyuşturucu madde satabilirler. Onları "bir kereden bir şey olmaz" diyerek kandırabilirler. Çocuğunuzun bu teklifleri her maddenin herkes üzerinde farklı etkilere sahip olduğunu bilerek reddetmesini sağlayın. Çocuklarınızın uyuşturucuya hayır demesini sağlayın. Spor veya diğer hobilerle zamanlarını geçirmeleri için onları cesaretlendirin."