Bağışıklık Sistemini Tedavi Eden "İmmunoterapi"

Bağışıklık sistemini tedavi eden İmmunoterapi, kanserden hepatite, iltihaplı romatizmadan vitiligoya kadar pek çok hastalıkta olumlu sonuçlar veriyor.

Amerikan "Science" dergisi 2013 yılının en önemli 10 gelişmesi arasında İmmunoterapi'yi 1'nci sıraya aldı. İç Hastalıkları Uzmanı Ülkü Duraksoy, "İmmunoterapi tedavisi ile pek çok bağışıklık sistemi hastalığının yanı sıra kanser hastalarında da standart tedavi ile birlikte uygulandığında başarılı sonuçlar aldığımızı gördük" dedi.

Basit gribal enfeksiyonlardan, sık çıkan aftlar ve uçuklara, romatizmal hastalıklardan, ağır kanser hastalıklarına kadar pek çok durumda bağışıklık sisteminin bozulduğunu belirten İç Hastalıkları Uzmanı Ülkü Duraksoy, "İmmunoterapi, temelinde bağışıklık sistem bozukluğu olan tüm hastalıklarda kullanılabilecek bir tedavi seçeneğidir. Bunların arasında tüm iltihaplı romatizmalar, behçet, sedef, vitiligo gibi hastalıkların yanı sıra tüm kanserler, hepatit, hashimato tiroid ve sessiz tiroidle birlikte tüberkoloz gibi hastalıkların tedavisinde kullanılabiliyor" dedi.

Kanser hastalarında İmmunoterapi'nin önemini vurgulayan Dr. Ülkü Duraksoy, "Kanser hastaları için çok önemli bir tedavi şekli ve mutlaka uygulanmalıdır. Bağışıklığı düzeltmeye yönelik tek tedavi seçeneği olduğu için, bağışıklığı bozulduğundan dolayı hastalanmış olan bu grup hastada sonuç almamak diye bir şey söz konusu değildir. Sadece hastalık terminal dönemde ise yanıt çok az olabilmektedir. Ancak bugün biliyoruz ki, terminal dönemde olduğu zannedilip İmmunoterapi başlanmış hastalarda da çok iyi yanıtlar alınmıştır. Kanser hastalarında özellikle standart tedavilerle birlikte yürütüldüğünde hastaların yaşam kalitesi önemli ölçüde artmaktadır. Olay bağışıklık sisteminin çökmesi ile gelişiyor ise çözüm de bağışıklığın düzeltilmesi ve güçlendirilmesi olmalıdır" dedi.

Bu tedavinin her tip kanser hastasına uygulanabileceğini ifade eden Duraksoy, "Kanser hastalığında İmmunoterapik tedavi alacak iseniz hastalığınızın tipi önemli değildir. Hastalık zaten sistemiktir. Sistem çözüme ulaştırılacaktır. Sistemde var olan arızalarınız bulunup düzeltilecektir", dedi ve şöyle devam etti: "İmmunoterapi kişiye özel bir tedavi şeklidir ve tedavi öncesi bir hazırlık aşaması vardır. Örneğin bağırsak flora analiziniz çok önemlidir. Bağırsağınızın nasıl çalıştığı çok ince detayına kadar araştırılıp kötü yönleri tedavi edilir. Ölüm bağırsakta gizlidir. Kişiye özel bir diyet başlanır. Bu diyet çok önemlidir ve tüm bağışıklık sistem problemi olan hastalarda uygulanmalıdır. Başka bir aşama olarak bağışıklığın bozulma derecesini analiz eden basit kan testleri yapılır. Aynı zamanda fizik muayene ve dikkatli Anamnez yani hastanın öyküsü hekimi yönlendiren en önemli belirteçlerdir. Bu bulgular toparlandıktan sonra tedavi şemasını belirlemek kolaylaşır. Yol haritası çizilir ve tedavi süreci başlar".

Dr. Ülkü Duraksoy İmmunoterapi tedavisi için hayati öneme sahip analizlerden bahsederek, "Dışkı flora analizi çok ayrıntılı bir test olup bağışıklık sistem sorunu olan veya ailesinde bir takım riskler barındıran kişilere uygulanır. Dışkı ile tüm vücudun florası bağırsaktan analiz ediliyor ve bu flora analizine göre bağışıklık sistem bulguları saptanıp nerede ağırlıklı olarak sorun var bu ortaya konularak tedavi edeliyor. Bu test çok özel bir test ve her laboratuvarda yapılmıyor. Dünyada belli sayıdaki birkaç laboratuvarda yapılabiliyor. Bu testi yorumlama kabiliyeti de gerçekten zor. Özel eğitim gerektiriyor. Bu teste göre tepeden tırnağa nerede sorun var tek tek ortaya çıkarıyor. Kanser riskiniz var mı ve nerede kanser riski var onu da ortaya çıkarıyor. Buna göre daha ileri testler yapabiliyoruz ve o bölgeyi güçlendiriyoruz. Tedavilerin tamamı kişiye özel ve hastalığa özel olarak gerçekleşiyor. İltihaplı romatizmadan kansere, alerjilerden anjiyo ödem risklerine, gluten duyarlılıkları, laktoz duyarlılıkları, genetik hastalıklara kadar tepeden tırnağa tüm rahatsızlıklar ölçülebiliyor. Bu test bağışıklık sitemini nasıl yükselteceğini gösteriyor. Doktor için bir rehber diyebiliriz" şeklinde bilgi verdi.

Kolonoskopiden çekinen hastalar için de basit bir dışkı tarama testi önerdiklerini ifade eden Duraksoy, "Basit bir dışkı testi ile polip veya kolon kanseri taranabiliyor. Test sonucu da bir günde çıkıyor. Böylece kolonoskopiden kaçınanlara kolaylık sağlıyor ve ön taramayı gerçekleştiriyor. Çok basit, yeni ortaya çıkmak üzere olan polipleri dahi tarayabiliyor" dedi.

Bağışıklık sisteminin nasıl alarm verdiğine yönelik bilgiler de paylaşan Dr. Ülkü Duraksoy, "Sürekli hastalanmaya başlamışsanız, gribi veya nezleyi atlatmakta güçlük çekiyorsanız, uyku bozukluğu ve alerjik reaksiyonlar yaşıyorsanız, ağızda yaralar ve uçuklar çıkmaya başlamışsa, unutkanlık sürekli halsizlik ve yorgunluk gibi belirtiler bağışıklık sisteminizle ilgili size sinyaller verir. Bunlara mutlaka dikkate alın ve en önemlisi rutin muayene ve Check-up'ları aksatmadan hayatınızda alışkanlık haline getirin" dedi. - İSTANBUL