"Bayramlarımız dijitalleşmesin"

Dijital Bağımlılıkla Mücadele Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Tuncay Di·lci·, bayramlarda sosyalleşmenin çocuk sağlığı üzerine önemli etkileri olduğunu belirterek, dijital materyallerden çocukların uzak tutulması önerisinde bulundu.

Dilci, AA muhabirine, bayramların sosyalleşme sürecinde önemli etken olduğunu söyledi.

Dijital nesnelerden uzak aile ortamında bir bayram geçirerek bu geleneği gelecek nesillere aktarmanın önem taşıdığına değinen Dilci, bu sayede robotikleşmiş bir nesil yetişmesinin önüne geçileceğini vurguladı.

Yüz yüze iletişimin önemine dikkati çeken Dilci, şunları kaydetti:

"Bayramı dijitalleştirmememiz gerekir. Çünkü dijital bir şekilde yani yüzeysel, samimiyetsiz ve sanalizmin getirdiği yeni bir bayram etkileşimi haline dönüşmesin. Bayramlar gerçek ve yüz yüze olacak şekilde gerçekleştirilmelidir. Kültürel kodlarımızın yeni nesillere sağlıklı ve kalıcı şekilde aktarılabilmesi için bayramda çocuklarımız dijital nesnelerle haşır neşir olurken kontrollü ve kısa süreli olmalıdır. Bunun yerine yüz yüze iletişimin ve etkileşimin olduğu bayramlaşma ilişkilerine, bayram ziyaretlerine ağırlık vermek, insani olma ve insan olarak var olma sürecinde oldukça gerekli bir durumdur."

"Bayramlaşmalarımız yüz yüze olsun"

Büyüklerle yüz yüze gerçekleştirilecek bayram geleneğinin gelecek nesillere taşınması gerektiğini anlatan Dilci, şöyle devam etti:

"Yeni neslimize örnek olmak istiyorsak gelecekte de geleneklerimizi, kültürümüzü ve bayramı bayram tadında yaşatmak istiyorsak yalnızlaşan birey olmaktan öte, yüz yüze iletişim kuran birey yetiştirmek bizim için elzemdir. Bunun için bayramda dijitalleşmeden uzak, dijital nesnelerle bayram kutlamanın yerine imkanımız yoksa sesli varsa yüz yüze temas ederek bayramlaşmada fayda var. Büyüklerimizin ellerinden öpmek, onların dualarını almak, onlarla barışmak ve yeniden kaynaşmak adına bayramı bayram tadında yaşamak için geleneklerimizden gelen kültürel kodlarımıza uygun davranışlar esastır."

"Çocuklarımızı da örnek davranışlarımızla, uygulamalarımızla ve rol modellerimizle bu yöne kanalize etmek, geleceğimiz adına önemlidir ve kültürel beka sorunudur." diyen Dilci, "Bu sorunun önüne geçmek için doğru ve sağlıklı şekilde dijital nesnelere gömülmeden, oraya hapsolmadan, dijital nesnelerin hükmünde değil bizim kontrolümüzde gerçekleşen bir bayram geçirmeliyiz. Bayramı dijital kültür içerisinde, sanal dünyaya hapsederek geçirmeyelim. Gelecek nesillere miras olarak örnek bir bayram uygulaması bırakmamız gerekir. Bayramlaşmalarımız yüz yüze olsun, bayramlarımız dijitalleşmesin." ifadelerini kullandı.

Sanal dünyanın sahte uygulamalarının yanıltıcı olduğunu aktaran Dilci, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Çocuklarla karşılıklı iletişim ve oyunlar sergilenmelidir. Aksi halde gelecekte o çocuk, yalnızlık girdabı içerisinde bir takım intihar girişimlerine kadar varabilecek. Hatta insanlarla iletişim kurmayı bilmediği için ilkel insan tipindeki davranışlarla saldırganlık, kırma, incitme, kaçınma, sözel iletişim kuramama ve şiddet üzerinden bir dil geliştirme gibi yoksunluk ya da dürtüsellik yaşayarak toplumda var olmaya çalışacak. Toplumun içerisinde bir dinamit gibi, canlı ama aklı, fikri, şuuru olmayan bir nesne gibi yarı robotikleşmiş bir yaşam biçimine evrilecektir."