Dersim Tarihini Değiştiren Belge - Son Dakika
Güncel

Dersim Tarihini Değiştiren Belge

Dersim Tarihini Değiştiren Belge

Başbakanlık arşivinde yer alan belge, Dersim olayları konusunda tarihi bir yanlışı ortaya çıkardı.

05.03.2012 14:11  Güncelleme: 07:49

Başbakanlık arşivinde yer alan belge, Dersim olayları konusunda tarihî bir yanlışı ortaya çıkardı. Belgeye göre Dersim olayları 1938 yılında değil 1939'da sona erdi. Belgede ayrıca askerin operasyon düzenlediği grupta çocukların da bulunduğu bilgisi yer aldı.

Dersim katliamında 19 yakınını kaybeden 83 yaşındaki Ali Doğan'ın, Cumhurbaşkanlığı aleyhine açtığı Dersim Davası ile ilgili Başbakanlık tarafından hazırlanan bin 826 belge, davanın görüldüğü Tunceli Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.

Mahkemeye gönderilenler arasındaki 2 Ağustos 1939 tarihli belgenin, katliamın 1939'da da sürdüğünü gösterdiği belirtiliyor. Belgede; Temmuz ayı içinde 163 yurttaşın ölü, ikisinin yaralı, 85'inin diri yakalandığı, 120'sinin de teslim olduğu belirtiliyor. 1938 tarihli bir diğer belgede ise 'Yılan dağından kaçmak isteyen 40 kadar silahlı, 30 kadar çoluk çocuktan ibaret haydudun bombalandığından' bahsediliyor.

Cumhurbaşkanlığı'nın savunma için süre istediği davada davacı Ali Doğan'ın Avukatı Barış Yıldırım ise Başbakanlık tarafından gönderilen belgelerin, katliamla ilgili bilinenleri değiştirecek cinste olduğunu dile getirerek şöyle konuştu:

Dersim harekatı sırasında Ali Doğan ile annesi Fayime, dört ve iki yaşındaki kardeşleri Şıh Hasan ile Ali Rıza, dedesi Seyit Ali, amcası Haydar'ın da aralarında olduğu 20 kişi Buzlupınar, eski adı Kergene olan mevkide süngülendi. Ali Doğan yaralı kurtuldu.

Ali Doğan, Dersim katliamı tartışılmaya başlandığı günlerde, 27 Ocak 2012'de Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil ediyor oluşu bakımından Cumhurbaşkanlığı aleyhine 1 milyon TL'lik tazminat davası açtı. Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi hakimi Özgür Karaca, dilekçeyi 30 Ocak 2012'de kabul etti. Aynı gün Cumhurbaşkanlığı'na tebligat yapıp 'İki hafta içerisinde iddialara karşılık yanıt vermesini' istedi.

DEVLET ARŞİVLERİNE VE BAKANLIKLARA DA SORULDU

Ayrıca Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı'ndan da Ali Doğan'ın akrabalarının öldürüldüğü iddiasına ilişkin bir kayıt olup olmadığını sorup varsa gönderilmesini karara bağladı. Başbakanlıktan da elinde bulunan evrakların iletilmesini kararlaştırdı. Tebligatı 15 Şubat'ta alan Cumhurbaşkanlığı, savunma için ek süre istedi. Mahkeme de 25 günlük ek süre verdi. Başbakanlık ise elindeki yüzlerce belgeyi mahkemeye sundu.

Yazıda 'Kalan yasak bölgesinde 7 Temmuz 1939 tarihinden itibaren başlayan ve devam etmekte olan takip ve tarama neticesinde bugüne kadar 163 ölü, 2 yaralı, 85 diri tutulmuş ve 120 kişi de dehalet etmek suretiyle ceman 370 insan elde edilmiştir. Muhtelif müsademeler neticesinde 1 er şehit ve biri subay olmak üzere 27 er yaralı zayiatımız olmuştur. Kalan yasak mıntıkasında çok sıkı takip ve taramalara rağmen haydutları hâlâ mukavemet ve taannüt göstermelerinin sebeplerinin neye atfedildiği ve bölge dahilinde halen kadın, erkek daha ne kadar insan ve daha ne kadar silahın bulunmakta olduğunun tespitine' deniliyor.

Orgeneral Kazım Orbay'ın 11 Ağustos 1938 tarihinde Başbakanlığa gönderdiği bir evrak ise harekatta çocuk ve kadınların bombalandığını kanıtlıyor. 15. Tümen 38. Alay bölgesinde Yılan Dağı'ndan kaçmak isteyen 40 kadar silahlı, 30 kadar çoluk çocuktan ibaret haydutlar 38. Alayın pususuna uğrayarak, Ali Boğazı'na doğru kaçmışlardır. Bu müsademede haydutlardan ikisi imha edilmiştir. 38. Alay haydutları önüne katarak Yılan Dağı'nın cenubu garbisinde (kuzey batı) kaza hududu işaret olunan Ali Boğazı'na hakim sırtları büyük kısmı ile tutmuştur. Yılan Dağı'nda alayın bir taburu bırakılmıştır. Bu öğleden sonra Ali Boğazı üç teyyare ile bombalanmıştır' ifadeleri var. 1939 tarihli belge incelendiğinde, harekatın suçluları yakalayıp adalete teslim yerine imha etmeyi amaçladığını, 1938 tarihli belge incelendiğinde ise, kadın ve çocukların bile haydut olarak nitelendirilmesi, bombalattırılması da gösteriliyor ki, Dersim 37-38 yılındaki hadiseler soykırım tanımına uymaktadır.

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel Dersim Tarihini Değiştiren Belge - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement