Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı İslam Açıklaması

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, 7 Haziran'da herkesin sandığa gitmesi gerektiğini belirterek, "Kime oy verirse versin herkesin sandığa gitmesi gerekiyor" dedi.

Arifiye İlçesindeki kültür merkezinde sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarlarla bir araya gelen İslam, ilçede bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu ve Arifiye ile son 13 yılda yol arkadaşlığı yaptıklarını söyledi.

İslam, 7 Haziran'da 4 yılı değil, 50 yılı planlayan bir seçim geçirileceğini belirterek, göreve geldiklerinde gergin bir ortam, kaos, kardeş kavgası, ekonomik çöküntü olduğunu, 13 yıl boyunca Türkiye'yi belli bir yere getirdiklerini kaydetti.

Marmara depreminden sonra devletin yöneticilerinin üç gün Sakarya'ya gelemediğini ifade eden İslam, "Sakarya'da ne olacağını bilemedik. Eşimizi, dostumuzu, akrabalarımızı enkazın altından nasıl kaldıracağımızı bilemedik. Kimden yardım isteyeceğimizi bilemedik. Sonra utangaç bir halde gelip hiçbir derde çare olmadan gittiler" diye konuştu.

AK Parti iktidarı sırasında Van'da deprem olduğunu ve devletin tüm yetkililerinin aynı gün orada olduğunu dile getiren İslam, şöyle devam etti:

"Beş gün sonra Van'ın yeniden inşası projesi başlatıldı. Bir yıl sonra yeni bir Van inşa edilmişti. Bugünkü Van o Van'dır. Biz deprem felaketine uğradığımız zaman Yunanistan'dan bir haber gelmişti. Bir uçak kaldırıp bize battaniye ve gıda maddesi göndereceklermiş. 'Yunanistan'dan yardım kabul edecek durumda mıyız?' diye çok ağrımıza gitmişti. İki hafta önce Nepal'de bir deprem oldu. Nepal'e inen ilk uçak Türkiye Cumhuriyeti uçağıydı" ifadesini kullandı.

İslam, dünyada mazlum, canı yanan, başı sıkışan kim varsa yüzünü Türkiye'ye döndürdüğünü vurgulayarak, bunların sadece 13 yıl içinde yapılanların sonucu bir durum olduğunu aktardı.

AK Parti iktidara geldiğinde kişi başına düşen milli gelirin 3 bin dolar,  şu anda 10 bin 400 dolar olduğunu dile getiren İslam, şöyle konuştu:

"2025 hedefimiz 25 bin dolar. AK Parti Türkiye'nin artık sadece 5 yılını değil, 10, 25, 50 ve 100 yılını planlıyor. Türkiye artık böyle bir ülke. AK Parti Türkiye'nin 100 yılını planlayabiliyor. AK Parti zamanında ne planlandıysa o yapıldı. İlk defa AK Parti zamanında, ekonomik, sosyal, demokratik, siyasi ve uluslararası itibarımızın kalkınmasına kıymet verildi. IMF'ye borcumuz vardı ve bu borcu nasıl ödeyeceğimizi bilemiyorduk. AK Parti iktidara geldi. Bu borcu iktidar zamanımızda son kuruşuna kadar ödedik. Bugünkü Cumhurbaşkanımız, o günkü Başbakanımız IMF başkanını çağırdı ve 'Düşmez kalkmaz bir Allah. Senin ihtiyacın olursa buyur 5 milyar dolar borç vereyim' dedi. Türkiye'yi oradan aldık buraya getirdik. Bütün bu süre zarfında dünyada üç büyük ekonomik kriz meydana geldi. Başbakanımız dedi ki 'Bu ekonomik krizler Türkiye'yi teğet geçecek' Hürriyet gazetesi ve bir takım iş gurupları paralarını Türkiye'den dışarıya kaçırdılar. Halbuki vatanını sevmek o zor günlerde parayı Türkiye'ye getirmek demektir."

-"Türkiye, dünyanın 18. büyük ülkesi"

İslam, Türkiye'nin dünyada ekonomisi 18. büyük ülke olduğunu belirterek, 2023 yılında Türkiye'nin dünyada ekonomisi 10. büyük ülke olmasını planladıklarını ve bunun için gayret sarf edeceklerini söyledi.

Türkiye'de geçmişte hayal etmedikleri şeyleri yaşadıklarına işaret eden İslam, şöyle konuştu:

"Türkiye Cumhuriyeti parlamentosunun başörtülü milletvekilleri var. Çocuklarımız arzu ettikleri kıyafetlerle başı örtülü ya da açık okullarına gidiyorlar. O şekilde memurluk, öğretmenlik, üniversite hocalığı yapıyorlar. Bunu gerçekleştirmiş bir iktidara, 'Toplumsal barışı ben senden iyi sağlarım' kim diyebilir? Bundan öte ne yapılabilir? İyi düşünmemiz gerekiyor."

İslam, seçimde önümüzdeki 4 yıl Türkiye'yi kimin yöneteceğine karar verileceğini belirterek, "Bu dört yıl kısacık bir dört yıl değil, Türkiye'nin önündeki 50 yıldan bahsediyoruz. Türkiye'nin şuan girdiği rotadan sapması bizi 50 yıl geriye götürecek demek. Bunu açıkça söylüyorlar, size eski Türkiye'yi getireceğiz diyorlar" ifadelerini kullandı.

Türkiye'de yapılacak daha çok şey olduğunu anlatan İslam, "Büyük bir sanayi hamlesi yapmamız gerekiyor. Milli sanayinin şuanda yüzde 55'i yerli yapım. Biz iktidara geldiğimizde yüzde 20 ya vardı ya da yoktu. Kendi tankımızı, dünyanın en gelişmiş tanklarından birini yapıyoruz. Önümüzdeki sene seri üretime geçeceğiz, bunu ihraç edeceğiz. Otomobilimizi yapacağız" diye konuştu.

-"Yeniden şehit cenazeleri gelsin istemiyoruz"

İslam, yeniden eski Türkiye'ye dönmek istemediklerini ifade ederek, şunları söyledi:

"Yeniden evlerimize şehit cenazeleri gelsin istemiyoruz. Ülkemizin makus talihi için ağıtlar yakmak istemiyoruz. Alan el olmaktan çıktık, veren el olmayı öğrendik. Mazlumların ilk sığınağı durumunda şu anda Türkiye. Bütün İslam alemine örnek olmak istiyoruz. Şimdi Türkiye'nin önünde iki tercih var. ya 'kazanımlarımdan memnunum daha ileriye gitmek istiyorum' diyecek ya da 'bütün bunlardan vazgeçiyorum eski Türkiye'ye geri dönmek istiyorum' diyecek. 7 Haziran'da herkesin sandığa gitmesi gerekiyor, yüzde 100'ün. Kime oy verirse versin herkesin sandığa gitmesi gerekiyor. Bizim oy verme oranımızın mutlaka yüzde 90'larda olması, yüzde 85'in altına asla inmemesi gerekiyor."