Erdoğan'ın Balkon Konuşması (2/son): Bu Seçimin Mağlubu Yoktur!

Recep Tayyip Erdoğan, artık devletin ve milletin iki ayrı istikameti bulunmadığını, bugünden itibaren, devlet ve millet aynı istikamete baktığını bildirdi.

Erdoğan, "12 Eylül 2010 tarihiyle yüzde 58 oy oranıyla kabul edilen anayasa değişikliği, 12 Eylül darbesinin izlerini silmişti. Bugün ise 27 Mayıs 1960 parantezi artık kapanmıştır. 27 Mayıs'ın bir vesayet aracı olarak Türkiye'ye dayattığı cumhurbaşkanlığı anlayışı artık tedavülden kalkmıştır" diye konuştu.

13 yıl önce 14 Ağustos 2001'de AK Parti'yi kurduklarında Adnan Menderes'in "Yeter Söz Milletindir" sözüne bir şey daha ilave ettiklerini anlatan Erdoğan, " "Karar da Milletindir' demiştik. İşte şimdi söz de karar da milletin ukdesine geçti. Aracılar vasıtasıyla cumhurbaşkanı seçmediniz, bizzat kendiniz seçtiniz, önemli olan burası: Millet sadece TBMM'yi, hükümeti tayin eden değil, cumhurbaşkanını da tayin eden bir gücü ele geçirmiş, Türkiye'nin istikametini kendisi artık bizzat belirlemeye başlamıştır, biliniz ki bugün dünden çok daha iyidir, emin olunuz yarınlar bugünden çok daha iyi olacaktır. Zira bugün Türkiye'nin gücüne güç katılmıştır. Bugün 2023, 2053 ve 2071 hedefleri çok daha yakınımıza gelmiştir" dedi.

Balkon konuşmalarında akıldan ziyade kalbin ve vicdanın kelimeleriyle seslendiğini, 12 yıl boyunca da söylediklerinin arkasında durduğunu belirten Erdoğan, "Bu 9. seçim konuşmasında da gönlümün, ruhumun ve vicdanımın hissiyatını sizlere aktarıyorum" dedi. Erdoğan şöyle devam etti:

"İşte onun için bütün kalbim ve bütün samimiyetimle söylüyorum ki, milletimiz içinde 76 milyonun her bir ferdi için de bu seçimin mağlubu yoktur. Milletimiz içinde bu seçimin kaybedeni yoktur. Kaybeden vardır, statüko kaybetmiştir. Elbette vesayet bugün en büyük mağlubiyetini yaşamıştır. Elbette kirli siyaset ve siyaset dışı güç odakları bugün ibretlik bir ders almıştır. İnanıyorum ki muhalefet bugünden itibaren politikalarını gözden geçirecek ve yeni Türkiye ile örtüşen bir muhalefet ve siyaset tarzı bugünden itibaren inşa edilecektir. Ancak bize oy vermeyenler bizi onaylamayanlar, bizi sevmeyenler, bu seçimin mağlubu değildir, bugün onlar da kazanmıştır. Gönülden ifade ediyorum, bugün yeni bir toplumsal uzlaşma sürecini hep birlikte başlatalım diyorum, eski tartışmaları eski Türkiye'de bırakalım istiyorum, gerilimleri, çatışmaları, sorunları eski Türkiye'de bırakalım istiyorum."

Anayasa konusundaki eski çalışmaları eşit yapmalarına ve uzlaşmaya rağmen muhalefetin destek vermemesini eleştiren Erdoğan "Türkiye muhalefet siyaha beyaz beyaza siyah deme sanatı değildir. Onun için inanıyorum ki muhalefet de kendisini çek edecektir" ifadelerini kullandı.

40 yıllık siyasi mücadelelerinin şahit olduğu gibi yanlış yaptıklarında bunun üzerine gittiklerini belirten Erdoğan, "Gelişimden tekâmülden hiçbir zaman çekinmedik, milletimizin gerçeğiyle ortak akılla örtüşmeyen her meselede kendimizi sorguladık ve değişim mücadelesi verdik. Yaşatılanların, dayatılanların, kısıtlanan, yasaklananların başkalarına yapılmaması için azami hassasiyet gösterdik. Hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale etmedik, değerlerini tahkir etmedik, kimlik, kültür ve inançlara hor gözle bakmadık. Bize oy verenleri yücelten, hizmet götüren, oy vermeyenleri tahkir eden terk eden bir anlayışımız hiçbir zaman olmadı, bunu eylemlerimizle de ortaya koyduk" diye konuştu. Erdoğan şunları söyledi:

"Bize diktatör, otoriter, diyenler lütfen kendi muhasebelerini yapsınlar. Tek adam olmakla baskıcı olmakla, mahalle baskısı yapmakla itham edenler lütfen kendilerini samimiyetle sorgulasınlar. Kendilerini seçkin, dışındakileri sıradan görenler eğitimli cahil görenler lütfen vicdan muhasebesini yapsınlar. Siyasi tarihimiz boyunca söylediklerimize baksınlar, özellikle de yetki aldığımız dönemlerde yaptıklarımıza baksınlar. Ellerini vicdanlarına koyup kararlarını öyle versinler. Hepimiz aynı vatan toprakları üzerinde yaşıyoruz, 77 milyon aynı bayrağın gölgesi altında geleceğe yürüyoruz, milletimiz bir bayrağımız bir vatanımız bir devletimiz bir. Kardeşlerim hepimiz aynı ecdadın, kültürün, aynı medeniyetin, tarihin evlatlarıyız, siyasi görüşlerimiz, yaşam tarzlarımız, inançlarımız mezheplerimiz etnik kökenlerimiz, değerlerimiz farklı olabilir ama hepimiz bu ayyıldızlı bayrağın altındayız."

Ortak yanların görülmesi için muhalefetin kendisini sorgulaması gerektiğini de savunan Erdoğan, "Çoklukta birliği halletmeye mecburuz. Bayrağımız bir istiklal marşımız bir dağlarımız nehirlerimiz bir türkülerimiz şarkılarımız acılarımız bir. Bizim sadece tarihimiz değil, bugünümüz, yarınımız, kaderimiz bir. Bırakalım aracıları, tercümanları, fitne ve nifak odaklarını birbirimizin gözüne bakalım gözüne. Birbirimize gönül diliyle konuşalım, farklı bir Türkiye'yi güçlü bir Türkiye'yi gelin hep birlikte kuralım" dedi.

Erdoğan ortaya çıkan sonuçların uzlaşmanın çatıda değil, parti üst yönetimlerinde değil tabanda olduğunu çok net gösterdiğini bildirdi. Tabandaki bu uzlaşmayı beraber güçlendirip yaygınlaştırmak istediklerini kaydeden Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün demokrasi bayramında küslükleri elimizin tersiyle itme günüdür, bugün zihnimizdeki bariyerlerden, öğretilmiş korkulardan sıyrılma günüdür, bugün yeni bir Türkiye kurulurken yeni bir Türkiye'nin kapılarını aralama günüdür" dedi.

Erdoğan "Paralel yapının tabanındaki ihlaslı saf ve temiz kardeşlerime bir kez daha sesleniyorum" derken şöyle devam etti:

"Onların da kendilerine öğretilenleri dayatılanları sorgulamalarını bir kez daha rica ediyorum. İhlasla kendilerine yöneltecekleri her soru onların da bizi anlamalarını, bizim mücadelemizdeki iyi niyeti görmelerini sağlayacaktır. Bizim davamız şahsi bir dava değil Türkiye davasıdır, ulusal güvenliğimizi kim tehdit ederse karşısında bizi de bulacaktır, bunu da bilmenizi istiyorum. Aradaki ihanet şebekesini, çetesini vatanı ve milleti için değil, başka ülkeler için çalışan yapıyı sorguladıklarında bariyerlerin, önyargıların kırılacağını çok iyi biliyorum. Beşer şaşar, lider bildiklerimiz, hoca bildiklerimiz, alim, gönül dostu bildiklerimizin zor zamanlarda maskeleri düşebilir. Bize beddua edenlerin arkasından gitmek yakışmaz. Bugün Türkiye'de yeni bir sayfa açılırken kendi gönül dünyalarında yeni bir sayfa açsınlar istiyorum."

Recep Tayyip Erdoğan konuşmasına şu satırlarla son verdi.

"Bugün yeni bir gündük, Türkiye için yeni bir milattır, bugün küllerinden doğuşunun yeni bir Türkiye kuruluşunun günüdür. Şahsıma oy verenlerin değil, 77 milyonun cumhurbaşkanı olacağım. 77 milyonu muhabbetle kucaklayan bir cumhurbaşkanı olacağım, hayatım boyunca yaptığım gibi, ülkesi, milleti bayrağı için çalışan bir cumhurbaşkanı olacağım. Bugün hiç kimse hüzünlenmesin, bugün hiç kimse kaybetti ya da mağlup olduğu hissine kapılmasın. Türkiye'nin önü dünden daha çok aydınlıktır, milletin istikameti düne göre çok daha parlaktır. Devletin ve milletin yıldızı, düne göre elhamdülillah çok daha parlaktır. En başta bizi bugünlere ulaştıran rabbime bir kez daha sonsuz hamdüsenalar ediyorum. Türkiye'nin 12. Cumhurbaşkanı makamını şahsıma tevdi eden aziz milletime teşekkür ediyorum."

Başbakan Erdoğan teşekkürlerini sıralarken de kendilerine destek veren CHP ve MHP dahil muhalefetteki siyasi partilerin adlarını sayarak mensuplarına teşekkür etti.

Akşam saatlerinden itibaren Gazze'deki yaralıların Türkiye'ye getirilip hastanede tedavi edileceğini kaydeden Erdoğan, Çankaya'ya çıkmadan önceki ilk balkon konuşmasını geleneksel "Beraber yürüdük biz bu yollarda" dizelerini halkla birlikte söyleyerek bitirdi.

Balkon konuşmasına Kırgızistan Devlet Başkanı Almanbeg Atanbayev de katılarak kısa bir konuşma yaptı ve Recep Tayyip Erdoğan ile Türkiye'yi övdü. Balkon konuşmasına AK Parti'nin yöneticileri ile kabineden çok sayıda bakan katıldı.