Hdp Myk Toplantısı - Son Dakika
Politika

Hdp Myk Toplantısı

HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Türkiye siyasetinde bütün engellemelere rağmen, seçim ve siyasi partilerden kaynaklı zorlayıcı tutumlara, mitinglerimizin bombalanmasına, parti yöneticilerimizin tutuklanmalarına rağmen iki seçimde de barajı aşmayı başarmış bir partiyiz" dedi.

15.04.2016 20:46

HDP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Türkiye siyasetinde bütün engellemelere rağmen, seçim ve siyasi partilerden kaynaklı zorlayıcı tutumlara, mitinglerimizin bombalanmasına, parti yöneticilerimizin tutuklanmalarına rağmen iki seçimde de barajı aşmayı başarmış bir partiyiz" dedi.

Bilgen, parti genel merkezinde devam eden Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına verilen arada düzenlediği basın toplantısında, MYK'da devam eden il kongreleriyle ilgili görev dağılımının gerçekleştirildiğini belirterek, planlamaların devam ettiğini söyledi.

MYK'da, dokunulmazlıklarla ilgili AK Parti'nin hazırladığı, iki muhalefet partisinin de destek vereceğini ilan ettiği düzenlemeyle ilgili değerlendirmelerin de yapıldığını ifade eden Bilgen, şöyle konuştu:

"Biz bir siyasi partiyiz ve Türkiye siyasetinde bütün engellemelere rağmen, seçim ve siyasi partilerden kaynaklı zorlayıcı tutumlara, mitinglerimizin bombalanmasına, parti yöneticilerimizin tutuklanmalarına rağmen iki seçimde de barajı aşmayı başarmış bir partiyiz. Görünen o ki Türkiye'de parlamenter sistem, Türkiye demokrasisi zor bir sınavdan geçirilmek isteniyor. Elbette bu planlamanın, imzaya açılan bu hukuk dışı, anayasaya aykırı bu girişimin özel hedefi biziz. Hazırlık sürecinde fezlekelerin Ankara'da toplanması, Başbakanlığa gönderilmesi ve buradan da Meclis'e gönderilmesi bize özel bir uygulamanın yapıldığı, takvimin hızlandırıldığı son derece açık.

Bu sürecin yönetiliş biçimi bile Cumhurbaşkanı'nın parlamento iradesi üzerinde bir tavır sergilemesi, sadece iktidar partisinin değil aslında bütün parlamentonun üzerine koyduğu tavrın da başarılı olduğunu gösteriyor. Başarılı diyoruz çünkü bile bile, hukuka aykırı olduğunu ilan ederek, 'Ama madem rest çekildi biz de varız' diyerek iki parti de bu suça ortak olduklarını açıkça ilan ettiler. AKP ülkeyi uçuruma sürüklüyor, bir felakete sürüklüyor. Bizim belki de Türkiye siyasetiyle bir sembolik bağ olarak anlamlı olan parlementodan dışlanmamız için bir operasyon başlatılıyor ve iki muhalefet partisi de 'Bu büyük bir yanlıştır ama biz varız' diyorlar."

Bu durumun siyasetin kendi kafasında "Rus ruleti" oynaması olarak görüldüğünü savunan Bilgen, "Yani tabancayı birisi doldurdu, siyasi parti liderlerinin eline verdi, onlar da kendi kafalarına sıkmayı, parlementonun, demokrasinin, siyasetin kafasına sıkmayı kabul ettiler. Bu siyasi temsilciler açısından bindiği dalı kesmek değil, kendi ayağını kesmektir" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun satranç oyunu üzerinden sembolik göndermelerde bulunduğunu belirten Bilgen, "Aslında bu hamleler dama düzeyinde bile değil. Bir kumar tabir edilecek hamlelerle karşı karşıyayız. Suçun üç parti tarafından işlendiğinde suç olmaktan çıkmayacağı düşüncesindeyiz. MHP'lileri yargının önüne atmamaları gerektiğini, yargının bu işe karışmaması gerektiğini söyleyen Adalet Bakanı galiba tam da HDP'li milletvekillerini yargının önüne atmayı tercih ettiğini, nasıl bir yargının, hangi yargının önüne attığını da zaten kamuoyu takdir edecektir" değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye bir rejim değişikliği yaşıyor"

Demokratik siyaset yolunun tümden kapatılmak isteniyor olabileceğini, kendileri açısından sadece meclisin değil bütün toplumsal özgürlük alanlarının son derece önem taşıdığını vurgulayan Bilgen, şöyle devam etti:

"Bütün platformlarda sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Ama bütün seçenekleri, alternatifleri de önümüzdeki günlerde masaya yatıracağız. Halkımızla birlikte tartışacağız. Önümüze gelecek tabloya göre de kurullarımızda kararlarımızı vereceğiz. Türkiye bir rejim değişikliği yaşıyor. Rejim değişikliğinin sancılı olacağının, herkes için çok ağır bedeller doğuracağının farkındayız. Dokunulmazlık konusu bize göre başkanlıkla ilgili takvimin test edilmesidir. Çünkü parlamento başkanlık konusunda seçimle korkutuluyor, seçimle tehdit ediliyor, seçimle terbiye edilmeye çalışılıyor."

Bilgen, dokunulmazlık konusunda iktidar partisine destek vereceğini açıklayan milletvekillerinin 'Seçim olmasın da' diye başlayan cümleler kurduklarını ifade ederek, "Bu da gösteriyor ki bu tehdit, bu şantaj bazı siyasi partilerde son derece etkili olmuş. Birileri Türkiye'de iki partili parlamento hevesinde olabilir. Bilsinler ki medyaya bu kadar baskı yapılırken, akademi üzerinde bu kadar baskı kurulurken, siyasetçiler bu kadar keyfi şekilde tutuklanırken bunun sonunda iki partili parlamento çıkmaz. Belki bir buçuk, belki de tek partili bir düzene gidiş çıkar. Kamuoyunu demokrasiye sahip çıkmaya, eğer bir duyarlılık gösterilecekse onu bugün göstermeye davet ediyoruz" sözlerine yer verdi.

CHP'nin tavrı

Bilgen, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dokunulmazlıkların kaldırılmasına dönük açıklamasının mantıkla değerlendirilmesi zor bir durum olduğunu söyledi. Bilgen, Kılıçdaroğlu'nun kamuoyuna deklare ettiği kararın parti kurullarında tartışılarak, kendi seçmenleriyle aldıkları bir karar olması durumunda "ülkeye ve herkese hayırlı olsun" demekten başka sözlerinin olmadığını ifade ederek, "Ama Türkiye siyaseti biliyoruz ki kimi kuşatmalar, siyasetçi üzerinde baskılar kurularak çok kritik kararların verildiği dönemlerden geçti. 22 yıl önce DEP'li milletvekillerinin parlamentodan çıkarılmaları konusunda da el kaldıranlar bugün siyasi arenada yoklar" dedi.

HDP'li Altan Tan'ın Ensar Vakfı ile ilgili yaptığı açıklamalar

HDP'nin iç demokrasisinin diğer partilerle kıyaslanamayacak kadar güçlü olduğunu savunan Bilgen, bütün platformlarda herşeyin konuşulabildiğini, görüş ayrılıklarının rahatça ifade edilebileceğini dile getirdi. Bilgen, "Biz kimseyi farklı görüşünden dolayı, farklı yaklaşımından dolayı cezalandırmayı, dışlamayı doğru bulmuyoruz. Ama elbetteki bu partinin her milletvekiline, parti yöneticisine yüklediği sorumluluklar var. Bu sorumluluklar sadece parti yönetimine karşı değil, halkımıza, seçmenimize karşı bir sorumluluktur" diye konuştu.

Diyarbakır Milletvekili Altan Tan'ın açıklamalarına yönelik konularda yaklaşımlarını birkaç kez eş başkanlar ve parti sözcüsü olarak ifade ettiklerini vurgulayan Bilgen, "Bizim açımızdan bir çocuğun onuru bütün vakıflardan, derneklerden daha önemlidir. Eğer bir şey savunulacaksa galiba çocuklarımızın onurundan daha değerlisi yoktur. Bu konu da gündeme geldi, değerlendirmeler yapıldı. Çalışmalar değerlendirilecek. Süreç ne ise bunu da işleteceğiz" ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement