Avustralya ile Endonezya Arasındaki Dinleme Krizi
Avustralyalı akademisyen ve program sunucusu Waleed Aly: "Bozulan ilişkilerin düzelmesi için Avustralya'yı zorlu bir dönem bekliyor. Çünkü Avustralya'nın en önemli sorunlardan biri olan, iltica...
Betül Yürük - Avustralyalı akademisyen ve program sunucusu Waleed Aly, Avustralya güvenlik ajansının 2009 yılında Endonezya Devlet Başkanı Bambang Yudhoyono'nun cep telefonunu dinlemeye çalıştığı iddialarına ilişkin "Bozulan ilişkilerin düzelmesi için Avustralya'yı zorlu bir dönem bekliyor. Çünkü Avustralya'nın en önemli sorunlardan biri olan, ülkeye iltica etmek için botlarla Endonezyada'dan gelirken açık denizde ölen sığınmacılar konusunda Endonezya hükumetinin yardımına ihtiyacı var. Endonezya ise dinleme olaylarından sonra Avustralya'ya bu konuda yardımcı olmayacağını söyledi" dedi.
Aly, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Avustralya ve Endonezya'nın iki dost ülke olduğunu belirtti, ancak dinleme olaylarının Endonezya'yı rahatsız ettiğini söyledi.
Sorunun sadece dinleme olayından değil, aynı zamanda Avustralya hükumetinin tutumundan da kaynaklandığını vurgulayan Aly, gelişmelerin ardından duyduğu üzüntüyü dile getiren Avustralya Başbakanı Tony Abbott'un olay nedeniyle özür dilemeyeceğini söylediğini hatırlattı.
Aly şunları kaydetti:
"Casusluk aslında çok yaygın, istihbarat her ülkede var. Hiç şüphesiz Endonezya da Avustralya'yı dinliyor fakat buradaki asıl sorun, cumhurbaşkanının ve eşinin telefonlarının dinlenmesi. Burada bir ihlal söz konusu. Bozulan ilişkilerin düzelmesi için Avustralya'yı zorlu bir dönem bekliyor. Çünkü Avustralya'nın, en önemli sorunlardan biri olan, iltica etmek için botlarla Endonezya'dan gelirken açık denizde ölen sığınmacılar konusunda Endonezya hükumetinin yardımına ihtiyacı var. Endonezya ise dinleme olaylarından sonra Avustralya'ya bu konuda yardımcı olmayacağını söyledi ve bu da Avustralya için çok büyük bir problem."
ABD Başkanı Barack Obama'nın, Almanya Şansölyesi Angela Merkel'in 10 yıldan beri ABD gizli servisleri tarafından dinlendiği iddiaları üzerine özür dilediğini anımsatan Aly, Avustralya Hükumetinin bu yolu tercih etmemesinin tuhaf olduğunu söyledi.
Aly, "Avustralya hükumeti, yanlış bir hüküm verdi. Hükumet, şimdi özür dilerse bundan sonra ortaya çıkabilecek başka sorunlar için de özür dilemek zorunda kalacağını ve bunun böyle devam edeceğini düşünüyor. Ancak Avustralya hükumeti başka seçeneği kalmayıncaya kadar bekleyip daha sonra da özür dileyebilir" ifadelerini kullandı.
Özür dilenmesinin iki dost ülke arasında bu tür sorunların bir daha yaşanmamasına katkıda bulunacağını savunan Aly, iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesinin yine de zaman alacağını belirtti.
-"Avustralya'nın sığınmacı sorunu"-
Avustralya'nın sığınmacı sorununa da değinen Aly, önceden ülkeye çoğunlukla Ortadoğu'dan insanlar iltica ederken son zamanlarda Sri Lanka, Irak, Afganistan gibi ülkelerden de sığınmacıların geldiğini belirtti. Sığınmacı statüsü alanların Avustralya toplumu tarafından iyi karşılandığına işaret eden Aly, tartışmalara neden olan asıl sorunun Afganistan ve Pakistan'daki mülteci kamplarından gelen insanlar dururken mülteci statüsünün küçük botlarla tehlikeli bir şekilde ülkeye iltica edenlere verilmesi olduğunu kaydetti.
Avustralya'nın her yıl 20 bin kişiye sığınmacı statüsü verdiğini anımsatan Aly, bu rakamın 13 bin ya da 13 bin 500'ye düşürüleceğini söyledi.
Suriye'deki krizi de değinen Aly, Avustralya'nın Suriye' de olup bitenleri dehşetle izlediğini ve Avustralya hükumetinin Esed rejimine karşı sert bir tavır sergilediğini ifade etti.
Suriye krizinin Avustralya'da büyüyen bir endişeye de neden olduğunu belirten Aly, "Birçok Avustralyalı, Suriye'ye giderek muhallif gruplarla rejime karşı savaşıyor. Ancak Suriye'deki muhalif grupların bazıları El- Kaide ile bağlantılı. Onlarla birlikte rejime karşı mücadele eden Avustralyalılar, savaştan sonra ülkelerine geri dönecek. Bu insanlar, terör eylemlerinde bulunabilir. Bu da hükumeti ve güvenlik birimlerini endişelendiriyor" dedi. - Ankara