Deniz Bilimciler, İzmir'e 3 Yeni Depremölçer Cihazı Kurma Hazırlığında

Son Güncelleme:

Dokuz Eylül Üniversitesi (Deü) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü, İzmir ve Çevresine 3 Tane Denizaltı Sismometresi (Depremölçer Cihazı) Daha Kurmaya Hazırlanıyor.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü, İzmir ve çevresine 3 tane denizaltı sismometresi (depremölçer cihazı) daha kurmaya hazırlanıyor.


Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Deniz Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atilla Uluğ, İzmir ve çevresine 3 tane denizaltı sismometresi (depremölçer cihazı) kurmaya yönelik hazırladıkları projeyi Devlet Planlama Teşkilatı'na (DPT) göndereceklerini söyledi. İzmir'de 5 tane istasyon bulunduğunu belirten Uluğ, bunların sayısını yıl sonuna kadar 10'a çıkarmayı planladıklarını kaydetti. Projeyi DPT'nin onaylaması halinde çalışmalara başlayacaklarını belirten Uluğ, "Bu cihazlar İzmir ve çevresinde yeraltını dinleyen, küçücük çıtırtıları, küçücük depremleri bile gözleyen hassas cihazlar. Fakat İzmir ve çevresinde büyük deprem üretme potansiyeline sahip büyük fayların önemli bir kısmı denizlerin içerisinde. Dolayısıyla denizlerin içini dikkatli izlemek amacıyla İzmir ve çevresine bu cihazlardan 3 tane kuracağız. Bir tanesi Midilli ile, bir tanesi Sakız Adası, diğeri de Sisam Adası ile aramızda 3 tane denizaltı sismometresi yerleştirmek üzere projemiz var. Biz bunu Devlet Planlama Teşkilatına veriyoruz, onlar da bütçeye göre programlıyor. Biz de böyle bir proje önerisinde bulunduk. Eğer kabul edilirse 2009 yılında İzmir çevresinde 3 tane denizaltı deprem istasyonu kurma çalışmalarımız var. Bir tane de Uzunada da kuracağız, adada olmasına rağmen o da bir deniz sismometresi gibi çalışacak. Dolayısıyla karada 8 tane 4 tane de denizin içerisinde cihazımız olunca İzmir'i çok sağlıklı bir şekilde gözlemeye başlayacağız" dedi.


Depremlerin tüm insanlığın problemi olduğunu belirten Uluğ, İzmir'in de önemli ölçüde deprem bölgesi içerisinde yer aldığına dikkat çekti. Tarihte İzmir'de büyük depremler yaşandığını hatırlatan Uluğ, bu istasyonların kurulmasıyla İzmir'in daha güvenli hale geleceğini söyledi. Türkiye'deki deprem istasyonlarının dünya standartlarının altında olduğuna dikkat çeken Uluğ, "İzmir birinci dereceden deprem bölgesi, tarihte çok büyük depremler olmuş ve bu gelecekte de olacak demektir. Bu nedenle bu deprem istasyonları ne kadar çok olursa oluşan depremlerin çözümlenmesi yani bize verdikleri bilgilerin hassasiyeti artar. Koskoca Türkiye'deki deprem istasyon sayısı dünya standartlarının çok altında. Oysa bizden çok daha küçük olan Japonya'nın binlerce var, bizde de öyle olması lazım. Dolayısıyla İzmir'e kurulacak bu istasyonlar gelecekte meydana gelebilecek büyük bir depremi önceden kestirilmesine yardım edecek. Mevcut depremleri kaydedecek, oradan da gelecekteki depremler için değerlendirme yapmamızı sağlayacak. İzmir'in en azından zemin hareketleri çok daha hassas bir şekilde incelenecek. Bazı şeyleri söylerken genel bilgilerin dışında, özel aldığımız verilere dayanarak tespitler yapacağız, daha bilimsel verilere ulaşacağız" diye konuştu.


Bu cihazların kurulabilmesi için bazı şartların uygun olması gerektiğini belirten Uluğ, rast gele kurulamadığını söyledi. Fiziksel şartların uygun olmasının önemine dikkat çeken Uluğ, bu işin denizde daha zor olduğunu belirterek, "Depremölçer cihazlarını kurmak uzmanlık gerektiriyor, rast gele bir yere kurulmuyor. Fiziksel koşulların uygun olması, yüksek gerilimin olmaması, trafik gürültüsünün olmaması, kayalık bir yer olması ve telsizlerle verileri aktarabilecek konumunun olması gerekiyor. Ama denizin içinde iş çok zor tabi. Çünkü deniz cihazları çok özel cihazlar. Örneğin cihazı denizin içinde muhafaza eden koruması cihazın en az 6-7 katı kadar daha pahalı. Bunların düzgün yerleştirilmesi ve verilerin ulaşabilmesini sağlayacak koşulların sağlanması gerekiyor. Kandilli Rasathanesi'nin Marmara Denizi'nde böyle bir çalışması var. Cihazların faya çok yakın koyulması gerekiyor, en küçük hareketlerin bile hissedilebilmesi için" dedi.


(EY-Mİ-HE-Y)

Kaynak: İHA