Kara Şövalye'nin Dönüşü: Jan Vesely
Christopher Nolan’ın Batman Üçlemesi kimilerine göre tarihin en iyi çizgi roman uyarlaması olarak kabul edilir.
Christopher Nolan’ın Batman Üçlemesi kimilerine göre tarihin en iyi çizgi roman uyarlaması olarak kabul edilir. Üçlemenin son halkası olan, “Kara Şövalye Yükseliyor” filminde anlatılanlar malum: Joker’le olan mücadelesinden fazlasıyla zarar alan ve onun ardından inzivaya çekilen Bruce Wayne, sürgünden gelen kahraman Bane ve onun ordusuyla uğraşıp Gotham’ı bir kez daha kurtarmaya çalışır.
Fenerbahçe taraftarı için takımın Bruce Wayne figürünü üstlenen Jan Vesely, yorucu geçen sezonun üzerine ciddi bir sakatlık geçirince tıpkı Batman gibi bir süre inzivaya çekilmek zorunda kalmıştı. Ancak Çek yıldız, yaklaşık iki aylık aranın ardından takıma döndü. Peki, o süreç nasıl geçti? Dönüşü nasıl bir etki yaratacak?
23 Eylül 2019. Metro Enerji Spor Salonu’nda Fenerbahçe Beko’nun medya günü düzenleniyor. Bütün ilgi takımın yenilerinde. Derrick Williams ve Nando De Colo’yla röportaj yapmak için birazcık beklememiz gerekiyor. Zira kuyruk oluşmuş durumda. Bir diğer köşede ise Bobby Dixon’la şakalaşan ve sosyal medyada gezinen Jan Vesely yer alıyor. D-Will ve De Colo ile erkenden röportaj yapıp orayı tamamladığım için bir de Vesely’nin yanına uğruyorum.
Bir eli telefondayken diğer eli genelde sağ dizinde. Net bir açıklama yapılmayan sakatlığı hakkında yönelttiğim soruya, “Geçtiğimiz aya göre çok daha iyi olduğumu söyleyebilirim. Tedavi sürecimin zorlu kısımları geride kaldı şu an bireysel antrenmanlarımı yapıyorum. Basketbolu gerçekten de çok seviyorum ve oyuna, takıma geri dönmek için çok sıkı çalışıyorum. Aslında parkeye çıkabilirim ama bu durumda ilerisi adına bir risk almış olurum. Tedavimin her aşamasını en iyi şekilde tamamlamam gerek. Çünkü dizimdeki ağrı bazen dayanılmaz oluyor.” cevabını veriyor.
Çek yıldızın parkelere dönüş tarihi belirsizliğini korurken Fenerbahçe, sezonun ilk Euroleague maçında Real Madrid deplasmanından dört sayılık mağlubiyetle ayrılıyor. Ve 10 Ekim... 10 Ekim’de Kızılyıldız deplasmanına konuk olan Sarı-lacivertli ekipte Vesely sezonun ilk maçına çıkıyor.
Rakibin delici kısaları ve sert uzunları yıldız pivotu zorluyor. Medarı iftiharı olan akıl oyunlarını sakatlık sürecinin de etkisiyle uygulamakta zorlanan Vesely, maçı altı sayıyla tamamlarken Fenerbahçe sezonun ikinci yenilgisini alıyor.
Baskonia, Milano, Maccabi, Zalgiris, Bayern, CSKA ve Barcelona maçları geride kaldığında takımın etrafında kara bulutlar yer almış durumda. Zira oynanan dokuz maçta yalnızca iki galibiyet alınması ve kısa rotasyonunun uzunlarla uyum yakalayamaması, Koç Zeljko Obradovic’in ekibini zirveden, hatta play-off potasından uzaklara taşımıştı. Ancak Fenerbahçeli taraftarların ve basketbol kamuoyunun takıma daima bir güvenoyu vardı. Tecrübeli baş antrenör Aito Garcia Reneses’in dediği gibi, “Zeljko Obradovic’e karşı asla bahis yapmamalısınız.”
Tabii Jan Vesely’nin Barcelona maçından sonra bir daha parkelere dönememesi, Fenerbahçe’de hâli hazırda düşen moralleri neredeyse sıfıra indiriyordu. Çek yıldızın durumu hakkında 6 Aralık’a kadar net bir bilgi paylaşılmazken o gün kulüp sitesinden, “Jan Vesely’nin yapılan detaylı sağlık kontrolleri sonucunda, oyuncumuzun sağ diz lateral tibia platosunda stres reaksiyonu teşhisi konulmuştur. Sporcumuz, bu süreçte takım idmanlarına katılmayacak ve kendisi için belirlenen özel rehabilitasyon sürecini takip edecektir. Jan Vesely’nin sağlık durumunun gelişimi her hafta düzenli olarak gözlemlenecek ve buna göre oyuncumuzun takım idmanlarına başlayacağı tarihe karar verilecektir.” açıklaması yapılmıştı.
Ligde yalnızca Galatasaray’a karşı oynayan Vesely, tedavisinden ötürü bazı maçlarda salona bile gelmiyordu. ALBA Berlin maçıyla birlikte ise 213 santimetrelik dev silüet; gri veya lacivert eşofman takımı, sol bileğindeki geniş camlı kol saati, bazen ekşiye kaçan suratı, eşi ve tatlı mı tatlı çocuğuyla birlikte pota arkasında kendilerine tahsis edilen koltuklarda yerini almıştı.
Hava atışı yapıldıktan sonra Çek yıldızın gözleri tamamen parkeye odaklanıyordu. Heyecandan duramadığını belirten ayak sallamaları ve pozisyonlara verdiği tepkiler bir yana neredeyse her maçta pozisyonları birer birer analiz ediyordu. Elleriyle pick&roll oyununun işaretlerini yapıyor, asansör setleri uygulandığında oyuncunun koşacağı yeri gösteriyor ve buna benzer onlarca teknik bilgiyi jest ve mimikleriyle ifade etmeye çalışıyordu. Basketbola duyduğu özlem her maç biraz daha artıyordu.
“Burası benim evim gibi oldu. Taraftarlar ve takım arkadaşlarım dünyada tanıdığım en iyi insanlar oldular. İyi bir şey yaptığımda bunu daha da iyi gösterdiler. Performansım kötü olduğunda ise beni motive etmeye çalışıyorlardı. Burada kesinlikle aile havası var. Her oyuncunun en büyük hayali.”
Takımın Euroleague’de oynadığı son iki maçı kazandığı, kısa rotasyonunun düzene oturduğu ve savunma sertliğinin arttığı düşünüldüğünde Vesely’nin dönüşü Fenerbahçe’nin ivmesini daha da yükseltecektir. Zira boyalı alandaki sorunları çözmek ve takıma bir enerji getirmek, Vesely’nin doğasında olan özellikleri. Ayrıca De Colo ve Kostas Sloukas gibi perde oyunlarında usta olan kısaların son dönemde formda olması, işlerin daha hızlı gelişmesini sağlayabilir.
Bazı kaynaklara göre ocak ayının başında Amerika Birleşik Devletleri’ne giden ve tedavisiyle ilgili bilgileri orada alan Vesely, geçtiğimiz gün itibarıyla parkelere döndü. Uzun, hem de çok uzun bir süredir beklenen Kara Şövalye, o çok sevdiği 24 numaralı formasına kavuşmuş durumda. Peki, şimdi ne olacak?