Türkiye 'Şah Fırat Operasyonu'yla Toprak mı Kaybetti?

Son Güncelleme:

Türkiye'nin 'Süleyman Şah Türbesi Operasyonu'nun yankıları tartışılıyor. Uzmanlar, operasyonun sonuçlarını değerlendirdi: Toprak kaybı var mı?

Türkiye, ülke dışındaki tek toprağı Süleyman Şah Türbesi ve türbeyi koruyan Saygı Karakolu'na yönelik IŞİD tehdidinin artması üzerine "Şah Fırat Operasyonu"nu düzenledi. Karakoldaki bordo bereli askerlerin yanı sıra Suriye'nin Eşme bölgesine nakledilmek üzere Süleyman Şah'ın naaşı da Türkiye'ye getirildi.

İKTİDAR "BÜYÜK BAŞARI" DİYOR, MUHALEFET "BIRAKIP KAÇTIK" DİYOR

İktidar kanadı operasyonu "Büyük başarı" olarak nitelendirirken, muhalefet "Ülke dışındaki tek vatan toprağını bırakıp kaçtık, Lozan'dan beri ilk kez toprak kaybettik" dedi. Ancak diplomatik kulislerdeki genel yorum, Şah Fırat'ın her türlü pozisyonda Türkiye'nin elini rahatlatan; Suriye sınırında uçuşa yasak bölge ve İncirlik'in çokuluslu koalisyona açılması gibi opsiyonları daha rahat kullanabilmesine olanak tanıyacak bir operasyon olduğu.

Uzmanlara göre ise türbe daha önce de taşındığı için toprak kaybı yok.

OPERASYONUN MUHTEMEL SONUÇLARI

Başbakanlık, istihbarat birimleri ve güvenlik bürokrasisinden edinilen bilgiye göre işte operasyonun muhtemel sonuçları:

OPERASYONUN ÇERÇEVESİ:

ABD ile eğit-donat anlaşması imzalandı ancak Türkiye, güvenli bölgeler ve uçuşa yasak bölgeler için bastırıyor. Bu talepleri kabul edilirse, Türkiye bundan sonra topa daha rahat girebilecek, Suriye ile ilgili opsiyonlara daha açık olacak.

ÇATIŞMA RİSK:

Suriye ile ilgili bir güvenli ya da uçuşa yasak bölge kararı alınırsa, Türk askerinin Suriye'ye girmesi gerekebilir. Bu, çatışma riskini artırıyor. Böyle bir durumda Saygı Karakolu'ndaki askerler risk altında kalabilirdi. Bu risk ortadan kalktı.

DENKLEM DEĞİŞTİ:

ABD, PKK/PYD'yi kullanarak IŞİD'le mücadele edeceğini, Türkiye'ye ihtiyaç olmayabileceğini gündeme getirmişti. PKK/PYD bunu sağlayamadı. Son operasyonun da ardından ABD, yeni dönemde Türkiye ile daha yakın çalışmayı gündeme alabilir. Türkiye'nin, IŞİD'in yanı sıra Esad'la da mücadele edilmesi talebi masada daha güçlü yer bulabilir.

İSTİSMARA KARŞI:

Türbenin güvenlik sorununun ve istikrarsızlığın had safhada olduğu bir alanda bulunması, terör örgütlerinin veya Türkiye'yi savaşa sokmak isteyenlerin istismar ve provokasyonuna açıktı.

İNİSİYATİF TÜRKİYE'DE:

Bölgede bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da inisiyatifin Türkiye'de kalması gayesiyle operasyon düzenlendi.

TSK'NIN İMAJI:

TSK'nın imajını da düzelten ve güçlendiren bir operasyon oldu. MİT elemanları da 'öncü güç' olarak operasyona destek verdi.

"HERHANGİ BİR TOPRAK KAYBI SÖZ KONUSU DEĞİL"

Özdem SANBERK (Emekli Büyükelçi): O türbe ilk kez taşınmıyor. Tehdit dolayısıyla, yine Suriye içerisinde bir başka noktaya taşınıyor. Toprak kaybı söz konusu değil. Türkiye kendisine yönelik bir tehditten etkilenmemek için üzerine düşeni yaptı.

"BU BİR DÖNÜM NOKTASI OLABİLİR"

Mesut ÜLKER (Milli Güvenlik ve Dış Politika Uzmanı): Operasyon başarılı ve yerinde bir adım oldu. TSK'nın orta seviyede bir operasyonudur. Bu, bir dönüm noktası da olabilir. Bölgede gerçekleşebilecek olaylarda Türkiye artık çok daha dikkatli olmalı.

"38 ASKER IŞİD'E DİRENEMEZDİ"

Prof. Dr. Mustafa AYDIN (Kadir Has Üniversitesi Rektörü): Zamanında, doğru yapılmış bir tahliye. Oradaki 38 askerin, ağır silahlı IŞİD güçlerinin olası bir saldırısına direnmesi mümkün olmazdı. Onları korumak için gerekecek bir operasyon da Türkiye'yi doğrudan savaşın içine çekerdi.

"KÖTÜ OLASILIK ÖNLENDİ"

Prof. Dr. Sedat LAÇİNER (18 Mart Üniversitesi Rektörü): Tahliyeyi bir tedbir olarak görmek gerekir. Askerlere saldırı olması durumunda çok daha kötü sonuçlarla karşı karşıya kalınabilirdi. Türkiye bu adımla Musul'da yaşananları Suriye'de önlemiş oldu.

"CUMHURİYET TARİHİNİN İLK TOPRAK KAYBI"

Faruk LOĞOĞLU (CHP Genel Başkan Yardımcısı): Türkiye'nin stratejik yer ve konumu bakımından, operasyonun çok vahim sonuçları var. Türkiye, Cumhuriyet tarihinde ilk defa toprak kaybına uğramıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin bayrağı ilk defa olduğu yerden indirilmiştir. Bu, bir geri çekilmedir.

"PRESTİJ KAYBI ÜZÜCÜ"

Prof. Dr. Hüseyin BAĞCI (ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı): Askerlerin güvenliğinin sağlanması yerinde bir karar ama türbenin yıkılması ve taşınması prestij kaybıdır. Türkiye'nin, kendisi için çok önemli olan ve yıllardır koruduğu bir alanı terk etmesi üzücü.

"BAŞARI DEĞİL AMA DOĞRU HAREKET"

Hüseyin PAZARCI (Uluslurarası Hukuk Profesörü): Bir yerin terk edilmiş olması başarı sayılamaz. Ancak IŞİD'in yarattığı tehlike nedeniyle, orada Türkiye'yi savaşa sürükleyecek bir tehdit oluşuyordu. Bu tehdidin engellenmesi doğru hareket. Hukuki bir kayıp yok; Türkiye egemenlik haklarını bırakmış değildir. (Kaynak: Habertürk)

Kaynak: Haberler.Com