28 Şubat Davası

"Postmodern darbe" olarak da adlandırılan 28 Şubat sürecine ilişkin dava kapsamında, talimatla müşteki sıfatıyla ifadeye çağrılan, o dönemde çeşitli nedenlerle mesleklerinden ihraç edilmiş asker ve öğretmenler, İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklama yaptı.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 28 Şubat davasında, talimatla müşteki olarak ifadeleri istenen mağdur öğretmen ve askerler, duruşma öncesi adliye önünde toplandı. Adliye önünde ilk açıklamayı Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) üyesi emekli Albay Mustafa Hacımustafaoğulları yaptı. Hacımustafaoğulları,  psikolojik harp teknikleri, cebir ve şiddet ile binlerce subayın ordudan atılarak, 28  Şubat sürecinde ilk darbenin orduya karşı yapıldığını ifade etti.

Hacımustafaoğulları, "Darbeci cunta, darbe düşüncesine karşı olanları tasfiye etmek ve hedeflerini gerçekleştirmek amacıyla ordu içerisinde, kurumsal hiyerarşi dışında farklı bir illegal örgütlenmeden de faydalanmıştır: Bu örgütlenme Batı Çalışma Grubu Terör Örgütüdür. BÇG örgütü amaçlarına ulaşmak, darbe karşıtı olarak değerlendirilen unsurları bastırmak için 5 bine yakın TSK personelini tasfiye ettirmiştir" dedi.

28 Şubat davasının, halen devam eden izleriyle, darbelerle yüzleşme konusunda Türkiye'nin önündeki en önemli davalardan biri olduğunu anlatan Hacımustafaoğulları,  ASDER mensupları olarak müşteki sıfatıyla davaya müdahil olduklarını söyledi.

Mağdur öğretmenler

28 Şubat sürecinde çeşitli nedenlerle görevden alınan öğretmenler adına açıklama yapan 28 Şubat Öğretmenleri Platformu Temsilcisi Fatma Parmaksız Hışıroğlu, bugünkü "derslerini" sınıflarda değil, adliye sarayı önünde yaptıklarını belirtti.

Hışıroğlu, bunun nedeninin 28 Şubat ve aktörlerine karşı yürüttükleri hukuk mücadelesi olduğunu ifade ederek, "Unutmadığımız ve unutturmayacağımız 28 Şubat sürecinde, toplumun her kesiminden birçok insan İslami kimliğinden dolayı suçlanmış, cezalandırılmış, hedef gösterilmiştir" diye konuştu.

Hışıroğlu, 28 Şubatçıların adeta düşman kabul ettiği insanların başında öğretmenlerin oluşunun dikkat çekici olduğunu anlatarak, verdikleri mücadeleler sonucu bazı kazanımlar elde ettiklerini kaydetti. Hışıroğlu, 28 Şubat sürecinde yaşanan bu hukuksuzluklara imza atanların cezalandırılması ve mağdurların haklarının tam olarak iade edilmesi gerektiğini söyledi.

Emekli Başsavcı Reşat Petek

Davada müşteki sıfatıyla, talimatla ifadesi istenenlerden eski Yozgat Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek de, çok sayıda mağdur müştekinin ifadeye çağrıldığını, ancak mahkeme heyetinin henüz teşekkül etmediğini söyledi.

Petek, mahkeme başkanının raporlu olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Kimlik tespiti yapılıyor ama heyet olarak ifadeyi alacaklar, öyle açıklandı. Fakat duruşma salonu dijital kayıt yapılan bir salon değil. Adliyede özel bir salon var, konuşmalar kayda alınabiliyor. O salona geçilmesini talep ettik. Sanıyorum mahkeme bu konuda bir karar verecek. O salon tahsis edilirse, müşteki olarak gelenlerin çok anlatacakları var. Herkesin bir mağduriyet hikayesi var, elinde sunacağı belgesi var. Bunların hepsinin kayda geçmesi için dijital kayıt sisteminin olması lazım."

28 Şubat mağduru olduğunu anımsatan Petek, "28 Şubat'ın hukuksuzluklarının yaşandığı dönemde Yozgat Cumhuriyet Başsavcısıydım. Hem tanık olduğum hukuksuzluklar, zorbalıklar var hem de bizzat şahsıma yapılanlar var. Bunlardan dolayı 28 Şubat'ın mağduruyum, müştekiyim. Yaşadıklarımızın bu tarihi davada kayda geçirilmesi için, somut olarak hangi hukuksuzluklar yapıldı, bunları savcılık aşamasında kısmen anlattık. Şu anda dava açıldı, bu davada detaylarıyla anlatmak istiyoruz" diye konuştu.

60'ı aşkın müştekinin ifadesi alınacak

Açıklamaların ardından mağdur ve müştekiler, mahkeme salonunun bulunduğu kata çıktı. Duruşmada kimlik tespitinin yapılmasının ardından ifade işlemine geçileceği sırada bazı müştekiler söz alarak ifadelerinin dijital ortamda alınmasını istedi. Talebi değerlendiren mahkeme heyeti, dijital kayıt yaparak ifade alma işlemine başladı. Aralarında Fazilet Partisi'nden 1999'da milletvekili seçilen, ancak TBMM'de yemin ettirilmeyen Merve Kavakçı, Dünya Ehlibeyt Vakfı Başkanı Fermani Altun'un da bulunduğu 60'ı aşkın kişinin talimatla ifadelerinin alınması bekleniyor.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 28 Şubat Davası kapsamında, İstanbul'da oturan bazı kişilerin, dönemin mağduru oldukları gerekçesiyle, müşteki mağdur sıfatıyla, ifadelerinin talimatla alınmasına karar verilmişti. Bu kapsamda Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. maddesiyle görevli, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan ara duruşmayla ifadelerinin alınmasına hükmedilmişti. - İstanbul