Dha Yurt Bülteni-11

TRAKYA'YI KAR YAĞIŞI VURDU; OKULLAR TATİL EDİLDİ, KAZALAR OLDU(2)

1)KEŞAN BEYAZA BÜRÜNDÜ

Edirne'nin Keşan ilçesinde, dün akşam saatlerinde başlayan kar yağışı nedeniyle ilçe beyaza büründü. Bugün etkisini kaybederek devam eden kar yağışı nedeniyle polis ekipleri, ana arterler ve kavşaklarda olumsuzluk yaşanmaması için önlem aldı. Belediye ekipleri de yollarda kar küreme ve tuzlama çalışmalarını sürdürüyor. Bugün ilk ve orta dereceli okullarda eğitime ara verildiği ilçede, tatili fırsat bilen çocuklar kartopu oynayarak, karın tadını çıkarıyor.

MALKARA'DA UZUN ARAÇ KUYRUĞU OLUŞTU

Yoğun kar yağışının etkili olduğu Tekirdağ'ın Malkara ilçesinde ise uzun araç kuyrukları oluştu. Kar lastiği olmadan ve zincirsiz trafiğe çıkan bazı araçların yolda kalmaları nedeniyle Malkara- Tekirdağ arasında yaklaşık 5 kilometreyi bulan araç kuyruğu oluştu. Karayolları ve trafik ekipleri yolda kalan araçları kurtarma çalışmalarını sürdürüyor. Yollarda kar küreme ve tuzlama çalışması yapılıyor.

EDİRNE'DE TUZLAMA ÇALIŞMALARI

Edirne kent merkezinde ise belediye ekipleri, buzlanmaya bağlı olarak yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçebilmek için tuzlama çalışmalarına devam ediyor. Dün gece saatlerinden beri tuzlama yapan ekipler, şu ana kadar 20 bin ton tuz, 5 ton da solüsyon kullandı.

Görüntü Dökümü:

------------------------

MALKARA

-Kar yağışından detaylar

-Uzun araç kuyrukları

-Kuyruktaki araçlar

-Tuzlama çalışmaları

KEŞAN

-Karda sokakta yürüyenler

-Trafikte ilerleyen araçlar

-Karla kaplı park

-Kar kürüyen belediye işçileri

-Binalardan genel gör.

-Karda dalgalanan Türk bayrağı

-Detaylar

Haber-Kamera: Ünsal YÜCEL-Murat YAYIN/KEŞAN(Edirne),MALKARA(Tekirdağ),

======================================================

2)HASTANE ODASINDA ERKEN DOĞUM YAPTI, BEBEĞİNİ KAYBETTİ

ZONGULDAK Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Sağlık ve Uygulama Merkezi'nde apandisit ameliyatı olduktan sonra serviste yer olmadığı için beyin cerrahi servisine yatırılan 22 haftalık hamile Hatice Akkol (29), 13 saat sonra hastane odasında doğum yaptı. Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunan Hatice Akkol, "Yatağımın başında doğum yaptım. Çocuğumu kucağıma aldım. Sadece 45 dakika yaşayabildi" dedi.

Fransızca Öğretmenliği mezunu olan ancak otelde görev yapan Hatice Akkol ile bir mağazada çalışan Engin Akkol, geçen yıl evlendi. 22 haftalık hamile Hatice Akkol, iş yerinde rahatsızlanınca Zonguldak Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne başvurdu. Hatice Akkol, 10 Aralık'ta BEÜ Sağlık ve Uygulama Merkezi'ne sevk edildi. Kadın doğum servisinde tedavi edilen Hatice Akkol, apandisit teşhisiyle genel cerrahi servisi doktorları tarafından aynı günün akşamı ameliyata alındı. Hatice Akkol, ameliyatın ardından serviste yer olmadığı gerekçesiyle beyin ve sinir cerrahisi servisine yatırıldı. Ağrı ve sancıları bulunan Hatice Akkol, bir gün sonra hastane odasında, doğum yaptı. Kız bebeğini eline alan Hatice Akkol, serviste görevli sağlık personeli tarafından acilen ameliyata alındı. Bebek sadece 45 dakika yaşayabildi ve hayatını kaybetti. Hastane morgundan aileye teslim edilen bebeğin cansız bedeni, Rüzgarlı Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Hatice Akkol, hastaneden taburcu olduktan sonra Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek bebeğinin ölümünde ihmali olan sorumlu doktor ve sağlık personelinin tespit edilerek cezalandırılması için şikayetçi oldu.

DİĞER HASTALARIN GÖZÜ ÖNÜNDE DOĞUM YAPTI

Hatice Akkol, hastane odasında saat 11.00'den doğumun gerçekleştiği gece yarısına kadar 13 saatlik zaman diliminde sancıları olduğunu söylemesine karşın, doktorların kendisiyle ilgilenmediğini iddia etti. Saat 23.00 sıralarında sağlık görevlilerinin kontrol edip gittiğini, sancılarının ameliyattan dolayı psikolojik olduğunu ileri sürdüklerini belirten Hatice Akkol, şöyle konuştu:

"Kadın doğum doktoru beni apandisit ameliyatına yolladıktan sonra hiç yanıma gelmedi. Saatlerce sancı çektim. Servis hemşireleri benim bağırmamın psikolojik olduğunu ve diğer hastaları etkilemememi istediler. Doktorları çağırdıklarını ama gelen olmadığını da söylediler. Kendi bölümü hastalarıyla ilgileniyorlardı. Gece 23.00'e kadar kimse bana müdahalede bulunmadı. Ruh sağlığı hastası olduğumu söylemeye başladılar. Kadın doğum uzmanlığı yapmış genel cerrahi uzmanı bunu bana söyledi. Bir süre sonra da ben yatağımın başucunda doğum yaptım. Çocuğumu kucağıma aldım. Sadece 45 dakika yaşayabildi. Elime geldiğinde kafasını kaldırdım. Sonra servisin ortasında sedyeye alındım. Burada bebeğin kordonu kesildi. Serviste görevli doktorlar hiç kimseye ulaşamadıklarını ve kameraları işaret ederek 'beyin cerrahinin ortasında mı doğum yapılacak' dediklerini duydum. Yani ben tam teşekküllü bir hastanede servisin ortasında kadınlık gururumun altüst olduğu, herkesin gözü önünde doğum yaptım."

TAKİPÇİSİ OLACAĞIM

Hastanede yaşadıklarının kendisinde büyük bir travma yarattığını ve bu şekilde doğumu kabul edemediğini söyleyen Hatice Akkol, "Beyin cerrahi servisi doktorları olayın ardından bana kadın doğum doktorlarının beni gözünün önünden ayırmaması gerektiğini ancak buraya yatırdıklarını ve üzgün olduklarını söyledi. Belki Allah'ın takdiri yine erken doğum olabilirdi ama bu şekilde mi olmalıydı? Süreç olarak buna razı değilim. Elimden geleni yapacağım. Daha fazla hastanede durmak istemediğim içinde ertesi gün de taburcu oldum. Kayınvalidemin ismi Mine ve Ceylin koyacaktık adını. Eşyalarını almaya başlamıştık. Çok üzgünüz" dedi.

HASTANE YÖNETİMİ: KONUYU ARAŞTIRIYORUZ

BEÜ Sağlık ve Uygulama Merkezi yönetimi, düşük riski olan hastanın takibinin doktorlarca yapıldığını, ancak konunun araştırıldığı ve incelendiğini açıkladı.

Görüntü Dökümü

------------

-Hatice Akkol'dan detaylar

-Bebeğe aldığı eşyaları toplaması

-Hatice Akkol ile röp.

-Hastaneden detay

-Apandis ameliyatına girerkenki görüntüsü

-Bebeğin ultrason görüntüsü

Süre: (8.56) Boyut: (999 MB)

Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN-Cüneyt ÖZFİDAN/ZONGULDAK,

===========================================================

3)OTOMOBİLİN ÇARPTIĞI LİSELİ YARALANDI

SİVAS'ta yolun karşısına geçmeye çalışan lise öğrencisi E.A.(16), otomobilin çarpması sonucu yaralandı.

Kaza, saat 12.00 sıralarında Kümbet Mahallesi Muhsin Yazıcıoğlu Bulvarı üzerinde yaşandı. H.U. yönetimindeki 58 NT 871 plakalı otomobil, bulvarda seyir halindeyken yolun karşısına geçmeye çalışan Halil Rıfat Paşa Lisesi 3'üncü sınıf öğrencisi E.A'ya çarptı. Kazayı görenlerin ihbarıyla olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralanan E.A., ambulansla kaldırıldığı Numune Hastanesinde tedaviye alındı. E.A.'nın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken, kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

Görüntü Dökümü:

---------------------

-Kaza yerinden görüntüler

-Detaylar

Haber-Kamera:  Hakan KALELİ/SİVAS,

=========================================================

4)ENGELLİ ADAMIN İŞ YERİNİ SOYUP YAKTILAR

Malatya'da oyun salonuna giren hırsızlar, oyun cihazlarını ve güvenlik kamerası kayıt cihazını çalarak iş yerini ateşe verdi. İş yeri sahibi engelli Sezgin Yiğit, yaklaşık 70 bin lira zararının olduğunu söyleyerek polise şikayette bulundu.

Olay önceki gece, Küçük Mustafa Paşa Mahallesi'nde bulunan bir oyun salonunda meydana geldi. Kimliği belirsiz kişiler kapısını kırarak girdiği işyerinde 6 oyun cihazı ile güvenlik kamerası kayıt cihazını çaldı. Şüpheliler işyerini ateşe vererek kaçtı. Alevleri görenlerin ihbarıyla olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını kısa sürede söndürdü. İş yerindeki 9 televizyon, klima, bilgisayar, koltuklar, buzdolabı ile çok sayıda eşya yangın nedeniyle kullanılamaz hale geldi.

Yaklaşık 70 bin lira zararı olduğunu ifade eden salon işletmecisi engelli Sezgin Yiğit (33), sabah işyerine geldiğinde şoka girdiğini ifade ederek şunları söyledi:

"Sabah saat 5'de burayı yakmışlar. İçeride 6 tane cihazım vardı onları alıp, geri kalan ne varsa hepsini ateşe verip çıkmışlar. Benim 60-70 bin lira zararım var. Ben bu dükkanın geliriyle 3 aileye bakıyordum. Engelli maaşı alıyorum. Kardeşlerim cezaevine girince 3 aileye ben bakıyorum. 9 adet oyun cihazlarımdan 6'sını ve güvenlik kamerası ile kayıt cihazını çalmışlar. Ardından dükkanı yakıp çıkmışlar."

Polis, çevredeki güvenlik kamerası kayıtlarını incelemeye alarak, şüphelileri yakalamak için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü:

------------------------

Oyun salonundan görüntü

İşletmeci Sezgin Yiğit röp.

Komşusu Salih Delibaş röp.

Yanan televizyonlar

Kullanılamaz hale hele gelen eşyalar

Mahalleli Hüseyin Kendirli röp.

Oyun salonunun dışından detay

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Taha AYHAN-MALATYA-DHA

=========================================

5)"OBEZİTE TEDAVİSİNDE HIZLI DAVRANMAKLA, HASTALAR TEKRAR NORMAL KİLOSUNA GELEBİLİR"

Obezite Cerrahı Prof. Dr. Hüseyin Ayhan Kayaoğlu, obezitenin sağlık problemlerini beraberinde getirdiğini belirterek, "Erken dönemlerde başvurup sebebi ortaya konabilirse, hastalar tekrardan hızlı şekilde normal kilosuna gelebiliyor" dedi.

Çağımızın hastalıkları arasında gösterilen ve gün geçtikçe daha çok kişide görülen obezite, birçok sağlık problemini de beraberinde getiriyor. VM Medikalpark Bursa Hastanesi Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Ayhan Kayaoğlu, obeziteyle ilgili açıklamada bulundu. Prof. Dr. Kayaoğlu, "Obezite artık çok yaygın bir hale geldi. Türkiye için bakarsak insanların artık 3'te 2'sinden fazlası obez. Çok fazla sağlık problemlerine de yol açıyor. İşte kalp damar rahatsızlıkları, kemik eklem problemleri, uyku problemleri, üreme sağlığı gibi. Böyle olunca da tedavi maliyetleri çok artmaya başladı. Ciddi bir iş gücü kaybına yol açıyor. Kendi yaşıtlarına göre çok daha az verim alabiliyorsunuz. Psikolojik sosyal problemlere yol açıyor, aile ilişkileri bozuluyor, toplumla olan ilişkiler bozuluyor, yaptığı iş görselse, görselliği hitab eden işi yapıyorsa, oradan dezavantaj yaşıyor" diye konuştu.

TEDAVİ YÖNTEMLERİ FARKLI

Hastalığın aşamasına göre farklı tedavi yöntemleri uyguladıklarını belirten Prof. Dr. Kayaoğlu, "Biz bu hastaları tedavi ederken önce diyet egzersiz ile başlıyoruz. Çok aşırı kilosu yoksa mide botoksu ile kilo vermesini sağlayabiliyoruz. Endoskopi yapılıyor ve çok kısa sürüyor. Riski, diğerlerine göre çok az. Buna alternatif mide balonu var. Ağızdan girerek yaptığımız bir işlem. Daha uzun tokluk sağlıyor. Şimdiki balonlar midede 1 yıl kalabiliyor. Sonra ağızdan girip, indirip alıyoruz balonu. Bu 2 yöntem de kalıcılık yönünde dezavantajlı. Bu şekilde de kilo veremiyorlarsa bu sefer cerrahi müdehale işte mide katlama, midenin uzunlamasına küçültülmesi, tüp mide ki; en çok yapılan ameliyat oldu. Tüp midenin avantajı açlık hissini çok azaltıyor. Bazı hastalarda tamamen ortadan kaldırıyor. Doğal olarak kilo verirken hastanın konforunu sağlıyor" şeklinde konuştu.

"OBEZİTE AMELİYATLARI, SAFRA KESESİNE YAKLAŞTI"

Obezitenin yaygınlaşmasıyla gerçekleştirilen operasyonların da arttıığını, neredeyse safra kesesi ameliyatı sayısını yakaladığını söyleyen Kayaoğlu, "Bugün obezite cerrahisi o kadar yaygınlaştı ki; nerdeyse safra kesesine yakınlaştı diyebiliriz. Çok fazla yapılıyor sayısal olarak. Dünyada da Türkiye'de de böyle. Vücut kitle indeksiniz 30'un üzerindeyse obezsiniz, 40'ın üzerindeyse morbit obezsiniz diyoruz. Morbit obez şu aslında, yandaş hastalıkların çok arttığı ölümcül obez diyebiliriz. Erken dönemlerde tedavi daha kolay. Erken dönemlerde başvurup, sebebi ortaya konabilirse, bazen çünkü endokrinal sebepler de olabiliyor. Hormonal sorunlar, psikolojik sorunlar olabiliyor. Onları tedavi ettiğiniz zaman hastalar tekrardan hızlı şekilde normal kilosuna gelebiliyor" dedi.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Röportaj

-Hastaneden detaylar

-Bilgisayardan ameliyat görüntüleri

-Hastalardan detaylar

Haber-Kamera: Muammer İRTEM/BURSA,

========================================