Dha Yurt Bülteni-4

1)DÜNYANIN EN SAĞLAM MALZEMELERİNDEN BİRİ SAMSUN'DA ÜRETİLİYOR

SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Başkanı Doç.Dr. Özgür Demircan, nano ve kompozit malzemeyi birleştirerek özel yöntemle ürettiği 'termoplastik kompozit'in dünyanın en sağlam malzemelerinden biri olduğunu söyledi. OMÜ Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Başkanı Doç.Dr. Özgür Demircan, Japonya ve Türkiye'deki çeşitli üniversitelerden edindiği deneyimlerle metale göre yüzde 50 daha dayanıklı ve 5'te bir oranında daha hafif bir malzeme üretti. Yaptığı çalışma ile ilgili bilgi veren Doç.Dr. Demircan, ürettiği 'termoplastik kompozit'in dünyanın en sağlam malzemelerinden biri olduğunu söyledi. 'Termoplastik Kompozit Malzeme Projesi' ile 2017 yılında Uluslararası AR-GE Proje Pazarı Zirvesi'nde birincilik ödülü kazandığını dile getiren Doç.Dr. Demircan, "Otomobil ve uçak sektörü ile savunma sanayi de dahil birçok alanda kullanılabilir olan malzeme, diğer metal malzemelere göre daha hafif ve daha dayanıklı olma özelliğini taşıyor" dedi.

Doç.Dr. Demircan, OMÜ Rektörlük Proje Bölümü desteği ile kurdukları laboratuarda bu malzemeyi ürettiklerini dile getirerek "Malzemeyi geliştirmeye yönelik çalışmalar yapıyoruz. Buradan çıkacak sonuçlar havacılık sektöründe, otomobil sektöründe, değişik alanlarda kullanılabilir. Onların istediği tek şey ise sektöre yönelik kalıplar geliştirmek. O kalıp geliştirildikten sonra burada ürettiğimiz malzemeleri o kalıplara koyup son ürün olarak meydana gelmesidir. Bunlar uçaklarda da kullanılabilir. Biz burada malzemenin ön araştırmalarını yaptık. Bunları da çeşitli üniversitelerden ve yurtdışından sahip olduğum tecrübelerle elde ettik. Kendim Japonya'da teknoloji üniversitesinde 3 sene doktora çalışması yaptım. Burada termoplastik kompozitleri nasıl üretiliyor, bu teknoloji nasıl var? Bunların araştırmasını yaptım ve bunlarla ilgili çok fazla tecrübe edindim. Daha sonra da Türkiye'de döndükten sonra üniversitemizde bu laboratuarımızı kurduk. Geliştirdiğimiz bu laboratuarda bu şekilde termoplastik kompozit malzemeleri geliştirmeye devam ettik" diye konuştu.

'MUKAVEMETİ DAHA YÜKSEK'

Yaptıkları malzemelerin daha dayanıklı olması için nano malzemeleri kullandıklarını söyleyen Doç.Dr. Demircan, "Kompozit malzemeler 1960'lı, 1970'li yıllardan itibaren dünyada olan malzemelerdir. Biz burada bunları nasıl daha dayanıklı yaparızı geliştirdik. Bunu yapmak amacıyla da daha yeni olan nano malzemelerini kullandık. Bu nano malzemeleri kompozit malzemelerle bir araya getirdik ve bunun neticesinde nano malzeme takviyeli kompozit malzeme ürettik. Daha sonra da bunların ön deneylerini ve araştırmalarını yapmış olduk. Burada proje yazarak nano katkılı termoplastik kompozit malzemelerini geliştirdik. Daha sonra bunların deneylerini yaparak burada çok mükemmel bir mukavemet artışı ve elastikiyet modülü artışı yakaladık. Yani nano katkısız ve nano katkılı olacak şekilde malzemelerimizi ürettik ve test ettik. Testlerimizde nano katkılı olan malzemenin 2-3 mukavemetinin daha yüksek olduğunu gördük. Aynı şekilde elastikiyet modülünün yüksek olduğunu gördük" diye konuştu.

'5 KAT DAHA HAFIF'

Taşımacılık, savunma sanayi gibi sektörlürde yüksek mukavemete, yüksek dayanıma sahip malzemelerin oldukça önemli olduğunu dile getiren Doç.Dr. Demircan, "Bu yüzden de bu malzemelerin geliştirilmesi çok önem kazanıyor. Genel olarak bu malzemelerin metal malzemelerle yer değiştirmesi günümüzde revaçtadır. Bu malzemelerin metal malzemelere göre en avantajı ağırlıktır. Örneğin çelik bir malzemenin ağırlığı yaklaşık 7,5 gram/santimetreküp iken termoplastik kompozit malzemelerinin ağırlığı 1,5 gram/santimetreküptür. Yani bu da diğer malzemelerden 5 kat daha hafif anlamına geliyor. Türkiye'deki havacılık sektörü, otomobil sektörü veya savunma sanayi sektöründe bu teknolojinin kullanılmasını ümit etmekteyiz. Bu malzeme dünyadaki en sağlam malzemelerden birisidir" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü-HD

----------------------------

-OMÜ'nün dışından detay

-Mühendislik Fakültesi'nin dışından detay

-Termoplastik kompozit malzemeden detay

-Malzemenin makinede sıkıştırılması

-Makinenin sıkıştırılan malzemeyi açması

-OMÜ Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Bölüm Başkanı Doç.Dr. Özgür Demircan ile röportaj

(SÜRE: 06.23 Dk) (BOYUT: 716 MB)

Haber-Kamera: Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN,

======================================================

2)4 AY ÖNCE BİLEKLERİNİ KESEN KADIN BU DEFA İNŞATTAN ATLAMAK İSTEDİ

KAHRAMANMARAŞ'ta 4 ay önce ailevi nedenlerle bunalıma girince evinin penceresine çıkarak ekmek bıçağıyla bileklerini kesen Emine K., bu defa bir inşaatın 7'nci katına çıkıp intihara kalkıştı. Polisler tarafından ikna edilen kadın, olay yerinde baygınlık geçirdi.

Olay, dün gece saatlerinde Yirmiikigün Mahallesi'nde bir apartman inşaatında meydana geldi. İnşaatın 7'nci katında Emine K.'yı görenler hemen polis ve itfaiyeye haber verdi. İhbar üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polisler kadının yanına çıkarken, itfaiye ekipleri de atlama ihtimaline karşı hava yastığı açtı. Polislerin çabası sonrası Emine K. intihardan vazgeçerken, olay yerinde baygınlık geçirdi. İlk müdahalesi olay yerinde sağlık ekipleri tarafından yapılan kadın ambulansa taşındıktan sonra Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüldü. Emine K., geçen 22 Mart'ta da Yirmiikigün Mahallesi'nde apartmanın ikinci katında oturduğu evi ateşe vermişti. Yangın büyümeden söndürülürken, Emine K., televizyon ve çeşitli eşyaları dışarı attıktan sonra pencereye çıkarak ekmek bıçağıyla bileğini kesmiş ve polislerin 4.5 saat süren çabasıyla ikna edilebilmişti.

Görüntü Dökümü

---------------

Olay yerindeki ambulans

Emine K.'nın getirilmesi

Ambulansa konulması

Sedyede yatan Emine K.

İtfaiye ve polis aracı

Arşivden bileklerini kesme görüntüler

(Haber-Kamera: İskender ZENGİN-KAHRAMANMARAŞ-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 107 MB

=========================================================

3)ORTA ÇAĞ DÖNEMİNDEN KALAN MAĞARA OTELE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR

BATMAN'ın tarihi Hasankeyf ilçesinde Orta Çağ döneminden kalan 10 mağara butik otele dönüştürülüyor. Dicle Kalkınma Ajansı, Batman Özel İdaresi ve Hasankeyf Kaymakamlığı'nın desteğiyle 3 milyon lira mal olacak butik otelin işletmesi Üçyol köy sakinleri tarafından yapılacak. Daha önce ahır olarak kullandıkları mağaraların bu proje sayesinde hayat bulacağını anlatan köy sakinlerinden Hamza Demirtaş, "100 yıl öncesine kadar bu mağaralarda yaşam vardı. Büyüklerimiz o yaşamı bize hep anlatırlardı. Yıllar sonra ilk kez bu mağaralar hayat bulacak" dedi.Dicle Kalkınma Ajansı, Batman il Özel İdaresi ve Hasankeyf Kaymakamlığı'nca hazırlanan 3 milyon liralık proje ile Hasankeyf ilçesindeki Orta Çağ döneminde kalan 10 mağara butik otele dönüştürülecek. Hasankeyf ilçesinin Üçyol köyündeki bulunan mağaraların otel yapımı için çalışmalar başlatıldı. 50 kişilik ekiple 45 derecelik sıcak havada yapılan çalışmaların 3 ayda bitirilmesi hedefleniyor. Proje kapsamında, hizmete girecek butik otelin işletmesi Üçyol köylüleri tarafından yapılacak. Onarım çalışmasını yürüten firma yetkilisi Nihat Aykut, çalışmaları mağaraların yapısına uygun bir şekilde yaptıklarını ifade ederek, "Butik oteli tarihi dokuya uygun olarak yapacağız. 90 gün gibi bir sürede temizleme ve restorasyon çalışmalarını bitirmenin çabası içindeyiz. Mağaraların yapısına uygun proje gerçekleşecek. Burası turizmin önemli bir yol güzergahı olacak" dedi.

DOĞA DERNEĞİNDEN PROJEYE DESTEK

Doğa Yaşamı Koruma Derneği Denetleme üyesi Emin Bulut ise, Üçyol köyündeki projeyi desteklediklerini belirterek: "Bizim de arzumuz  butik otel projesinin bu köyde gerçekleşmesiydi. Geç de olsa bu proje hayata geçiriliyor olması bu köye canlılık getirecek" diye konuştu.

Üçyol köy sakinlerinden Hamza Demirtaş da, 60 haneli ve 450 kişinin yaşadığı köyde butik otel projesinin hayata geçirilmesiyle köylerinin çehresinin değişeceğini söyledi. Mağaralarının bir bölümünü uzun yıllar hayvan ahırı olarak da kullanıldıklarını söyleyen Demirtaş, "100 yıl öncesine kadar bu mağaralarda yaşam vardı. Büyüklerimiz o yaşamı bize hep anlatırlardı. Yıllar sonra ilk kez bu mağaralar hayat bulacak. Butik otel projesi köyümüzü turizm güzergahında önemli bir adres yapacak. Bu projesinin bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz"diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Mağaralardan görüntü

-Mağaraların temizlenmi

-Mağaralarda çalışmalar

-Köyden görüntü

-Röportajlar

-İşçilerin çalışması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Arif ARSLAN-Reşat YİĞİZ/BATMAN

====================================================

4)ÖZÇIRAK; YETİŞKİNLERİN ZARAR VERDİĞİ ÇOCUKLAR GELECEĞİN İSTİSMARCISI OLABİLİYOR

ARTAN çocuk istismarlarını değerlendiren Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, istismarda bulunan kişilerin çocukluklarında benzer olaylara maruz kaldığını öne sürdü. Özçırak, "Zamanında yetişkinlerin zarar verdiği çocuklar geleceğin potansiyel istismarcıları olabiliyor" dedi.Medicana Bursa Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, "Şiddet'in şiddet doğurduğunu" söyledi. Çocuklara istismarda bulunan kişilerinde, geçmiş dönemlerinde istismara uğradığını veya benzer bir şekilde travma geçirdiğini belirten Özçırak, "Yani zamanında yetişkinlerin zarar verdiği çocuklar, geleceğin potansiyel istismarcıları olabiliyor. O yüzden bu meseleyi çözebilmemiz için öncelikle çocuklarımızı eğitmek,  bütün davranışlarını kontrol etmek ve onlara  iyi örnek olmamız gerekiyor. Sonuçta; istismarcıların gelişmemesi ve çocuklara zarar vermemesi için çocukların doğru bir şekilde yönlendirilmesi ve yetiştirilmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.

ANNE BABA BASKISI ÇOCUKLARI İSTİSMARCI YAPABİLİYOR

İstismarcılar ile ilgili farklı teorilerin mevcut olduğunu hatırlatan Ece Özçırak, "Geçmişinde annesi ya da babası tarafından baskı altında olan çocuklar doğal olarak onlar ile ilişki kuramıyor. Dolaysıyla çocuklar ileride yetişkin bir kadınla veya erkek ile sağlıklı bir ilişki kuramayacağını düşünüyor. Bu durumdaki kişiler, kendisinin kontrol edebileceği,  istediğini yapabileceğini düşündüğü çocuklara yöneliyor. Yani, anne babaların çocuklar üzerinde ki ciddi baskısı, onların cinsel eğilimlerini ya da çocuklara karşı farklı bakış açıları geliştirmelerine sebep oluyor" diye konuştu.

ÇOCUKLARIN 'HAYIR' DEMESİNE İZİN VERMELİYİZ"

Çocuklara dokunmak istendiğinde, yabancıların onları sevmek istediğinde, çocuklardan izin alınması gerektiğinin altını çizen Uzman Klinik Psikolog Özçırak, "Çocuk eğer 'evet' demeyi, bir alışkanlık haline getirirse kendisini korumayı da bilemeyecek hale gelir. Dolayısıyla çocukların, 'hayır'  demesine izin verilmeli Onların bedenlerini koruyor olmalarını desteklememiz gerekli. Çocuklara cinsel anlamda özel bölgelerini mahrem bölgelerini erken yaş itibariyle öğretmeliyiz. Çocukların özel, mahrem bölgelerine kimlerin dokunabileceği, hangi koşullar altında dokunabilecekleri ile ilgili bilgi vermeliyiz. Onlara iyi dokunuş ve kötü dokunuş arasındaki farkı öğretmeliyiz. Bunda duygulardan yola çıkmalıyız. 'Tanıdığın kişiler sana yaklaşabilir, ama yabancılar yaklaşamaz' tavrı çok doğru değil. Çünkü biliyoruz ki birçok çocuk daha çok tanıdığı, güvendiği kişilerden bu istismara maruz kalıyor. ve çocuklar olumsuz bir şekil ile karşılaştıklarında, 'ben bunu istemiyorum' deyip, güvenmiş oldukları bir yetişkine gidip bu durumu anlatmalılar. Ayrıca çocuklara başkaları ile arasında sır tutma gibi bir durum olmaması gerektiği ile ilgili eğitmeliyiz. Yani ona herhangi birisi çocuklarımızın hoşuna gitmeyeceği şekilde davranırsa bunu durdurup, bunun bir sır olmadığını bilip, anne ve babasına bunu mutlaka haber vermeli. Eğer anne ve baba orada yoksa güvenmiş olduğu bir yakını, bir öğretmeni ile bu durumu paylaşabilir hale gelmeli" diye konuştu.

Çocukların küçük yaşlardan itibaren cinsellikle ilgili soruları ailelerine yöneltebileceğine dikkat çeken Özçırak, bu durumlarda ailelerin çocuklarına uygun bir şekilde cinsellik ile ilgili bilgi vermelerini istedi. Bunun yapılmaması halinde çocukların farklı ve tehlikeli kaynaklara yönleneceğini sözlerine ekledi.

"TOPLUMDAN UZAK TUTULUP, KİŞİLERİN BİLİNİYOR OLMASI LAZIM"

İstismarda bulunan kişilerin tedavilerinin uzun soluklu olduğunu da belirten Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, "Bu kişiler tabi ki tedavi desteği alabilirler. 'Kesin tedavi olurlar mı ?' sorusuna cevap veremiyoruz. Ama toplumdan biraz daha uzak tutulması ve bu kişilerin biliniyor olması bizlerin çocukları koruması için çok önemli. Yurt dışında buna benzer bir takım çalışmalar var. Şu anda aslında bizim en çok odaklanmamız gereken kısım bu" açıklamasında bulundu.

Görüntü Dökümü:

---------------------------

Medicana Bursa Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak röportaj

Cansel ORUÇ-Halil ÖZÇOBAN/BURSA,-

Süre: 3 dakika 59 saniye Boyut: 446 MB

====================================================

5)FETÖ ŞÜPHELİSİ 5 HAVACI ASTSUBAY ADLİYEDE

ESKİŞEHİR merkezli 3 ilde düzenlenen FETÖ/PDY operasyonunda gözaltına alınan 2'si muvazzaf, 5 havacı astsubay adliyeye sevk edildi. Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen FETÖ/PDY soruşturması kapsamında, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şubesi ekipleri Eskişehir, Ankara ve Balıkesir illerinde geçen 5 Temmuz'da eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda 2'si muvazzaf, 1'i meslekten ihraç edilen, 2'si de geçici olarak görevden uzaklaştıran toplam 5 havacı astsubay yakalandı. Gözaltına alınan şüpheliler, sorgulamalarının tamamlanmasından sonra bu sabah adliyeye sevk edildi

Görüntü dökümü:

-----------------------

-Şüphelilerin adliyeye getirilirken,

-Adliye binasının dışından çekilen görüntü bulunuyor.

Haber-Kamera: Eyüp KELEBEK-ESKİŞEHİR/ DHA

===========================================================