Diyanet İşleri Başkanı Görmez Açıklaması

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Bazı ülkeler, yanlış düşüncelerle mücadele etmeyi bizatihi yasaklar koyarak, inanç özgürlüklerini kısıtlayarak, telafi etme veya ortadan kaldırma yoluna gidiyorlar. Kısa vadede bu, birkaç günlüğüne, belki birkaç yıllığına işe yarayabilir ama orta ve uzun vadede bu, o ülkelere daha çok zarar verir" dedi.

Görmez, makamında, Kazakistan Din İşleri Komitesi Başkanı Galim Nurmaganbetuli Şoykin ve beraberindeki heyeti kabul etti.

Türkiye ile Kazakistan'ın ortak tarih, kültür, gelenek ve inançlarının bulunduğunu belirten Görmez "Biz ayrı devletleriz ama aynı milletiz" değerlendirmesinde bulundu.

Görmez, Kazakistan'ın, Orta Asya'da gelişen, her alanda konumunu sürekli güzelleştiren bir ülke olduğunu bilmekten dolayı da büyük sevinç duyduklarını anlattı.

Türkiye ile Kazakistan arasında son yıllarda pek çok alanda ilişkilerin geliştiğini belirten Görmez, ancak dini kurumlar ile kültürel ve manevi müesseseler arasındaki ilişkilerin çok daha önem arz ettiğini bildirdi.

-Gaye ve hedef birliği

Görmez, din, kültür ve eğitim müesseseleri arasındaki ilişkilerin iki ülke arasındaki münasebeti daha kalıcı kıldığını ve sürekli hale getirdiğini dile getirerek, "Çünkü bu müesseselerin ilişkileri, aynı zamanda toplumların kalpleri arasında köprüler kurar. Bir gaye birliği, hedef birliği meydana getirir. Onun için ziyaretinizi çok önemsiyoruz" şeklinde konuştu.

Kazakistan'ı son ziyaretinde, Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev ile yaklaşık bir saat görüştüklerini anımsatan Görmez, "Kulağıma eğilerek, 'Kazakistan'daki tüm imamların eğitimine destek vermenizi istiyorum' dedi. Kazakistan'daki her imam Türkiye'deki gibi fakülte mezunu olsun, dini ve dünyayı birlikte anlasın, kavrasın istiyorum. Ülkenin iktisadi gelişimine önem verdiği gibi kültürel ve inanç alanında da gelişmesine önem verdiğini görmekten, duymaktan büyük bir mutluluk duyuyorum" şeklindeki görüşlerini paylaştı.

-Doğru bilgi ve iyi eğitimin önemi

Görmez, son haftalarda Orta Asya'daki pek çok kardeş ülkeden ziyaretçilerinin olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Orta Asya'daki kardeş ülkelerde tartışılan bir konuyu ve bununla ilişkili fikir ve düşüncelerimi paylaşmak isterim. Yüzyıllık bir inanç alanında, din eğitimi ve hizmeti alanında yüzyıllık bir gecikme yaşandığını hepimiz biliyoruz. Bu yüzyıllık gecikmeden dolayı bazı yanlış akımlar, yanlış fikirler, yanlış düşünceler ortaya çıkabiliyor. Bazı ülkeler bu yanlış düşüncelerle mücadele etmeyi bizatihi yasaklar koyarak, inanç özgürlüklerini kısıtlayarak, telafi etme veya ortadan kaldırma yoluna gidiyorlar. Kısa vadede bu, birkaç günlüğüne, belki birkaç yıllığına işe yarayabilir ama orta ve uzun vadede bu, o ülkelere daha çok zarar verir. Yanlışlıklarla mücadele etmenin en doğru yolu devletler için iyi olanı, doğru olanı, yasal olarak ortaya çıkarmaktır. Eğer dinin doğru bilgisi, eğitim müesseselerinde çok iyi verilerse, din adamları çok iyi yetiştirilirse, camide verilen dini bilgi eğer sahih, nitelikli, doğru olursa, bütün bunlar yasal çerçeveye kavuşursa, o zaman hiçbir yanlış düşünce kendisini yeraltına saklayarak veya yer üstünde ortaya çıkarma imkanı bulamaz."

Tacikistanlı kardeşlerinden örnek veren Görmez, "Yanlış düşüncelerle mücadele etmek adına 18-20 yaşından küçük gençlerin camiye gitmesini yasaklayan bir kanun çıkardılar. Ben bunun doğru olmadığını ifade ettim. Kadınların camiye girmesini yasaklayan bir yasa çıkardılar. Aslında bu yasaklar o gençleri, o kadınları, o aileleri yanlış düşünce sahiplerine teslim etmek anlamına gelir. Bir ülkede dini bilginin seviyesi ne kadar yüksek olursa ve ne kadar yaygın olursa yanlış düşünceler o kadar yok olur" dedi.

Görmez, Hoca Ahmet Yesevi Türbesi'nin yanında inşa edilen caminin bitmek üzere olduğuna işaret ederek, bu yıl içinde iki ülkenin cumhurbaşkanlarının katılımıyla güzel bir açılış yapmayı planladıklarını bildirdi.

-"Türkiye'nin tecrübesinde yararlanmak istiyoruz"

Şoykin ise kendilerini Türkiye'de güzel ve verimli bir organizasyonla ağırlayanlara teşekkür etti.

Din alanındaki işbirliğinin, ziyaretten sonra yeni bir seviyeye çıkacağına inancının tam olduğunu dile getiren Şoykin, devlet yöneticilerinin de ilişkilerin gelişmesinde büyük öneminin bulunduğunu söyledi.

Şoykin, din eğitimi konusunda kadroların eğitilmesine büyük önem verdiklerine dikkati çekerek, bu ve benzeri konularda Türkiye'nin tecrübesinden yararlanmak istediklerini kaydetti. - Ankara