Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü

Hak-İş Genel Başkan Vekili Osman Yıldız, "Biz, bir an önce kadına şiddeti bertaraf edip, kadınların başarı hikayelerini konuşmalıyız. Hiç kimse iş yerinde, evinde ve toplumda kadına dünyayı dar edemez, dar etme hakkına sahip olamaz." dedi.

Yıldız, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla konfederasyon genel merkezi önünde düzenlenen basın açıklamasında, Hak-İş'in kadınlarla ilgili çalışmalar konusunda öncü olduğunu söyledi.

Kadına, kadının sorunlarına ve kadının güçlendirilmesine dair her alanda faaliyet yürüttüklerini belirten Yıldız, kadınlar için güçlendirme, koruma, güvenli ortam, sosyal zeka, zihinsel direnç, zihinsel atılım, mesleki gelişim ve kariyer oluşturmada en ön safta olduklarını vurguladı.

Kadına şiddetle de etkin şekilde mücadele ettikleri ifade eden Yıldız, şunları kaydetti:

"Şiddet konusu güncelliğini hep koruyor. Memnuniyetle görüyoruz ki, devletimiz, hükümetimiz, şiddete karşı çözüm için hukuki ve emniyet ve güvenlik önlemlerini güçlendirmektedir. Bize düşen ise bunları yaparken, toplumda pozitif bir bakış açısını da geliştirip, şiddete yol açan unsurları yok etmek. Bu güzel ülkemizde, 'kadına şiddete hayır' noktasına düşmemiz bizim için bir zuldür. Biz, bir an önce kadına şiddeti bertaraf edip, kadınların başarı hikayelerini konuşmalıyız. Hiç kimse, iş yerinde, evinde ve toplumda kadına dünyayı dar edemez, dar etme hakkına sahip olamaz."

"Sendikal hareket kadınları güçlü yapar"

Yıldız, ILO'nun, 2019'da kabul ettiği, Çalışma Hayatında Şiddet ve Tacizin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşmeyi önemsediklerini belirterek, şunları söyledi:

"Hak-İş olarak, ILO'da oluşturulma süreçlerine önemli katkı ve önem verdiğimiz, bu sözleşme, artık ülkelerin onay sürecindedir. Türkiye'nin de bu onay sürecini, hızla hayata geçireceğine inanıyoruz. Başta kadın çalışanlarımız olmak üzere bütün emekçilerin ihtiyaç duyduğu, asgari ücretin geçim ücreti olarak belirlenmesini istiyoruz. Yine yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) tüm çalışanları içine alacak şekilde kapsamlı meslek hastalığı olarak belirlenmesini istiyoruz."

Kadınların yaşadığı bütün sorunların çözümünde anahtar kavramlardan birinin "fıtratta farklılık, haklarda eşitlik" olduğunu ifade eden Yıldız, konuşmasına şöyle devam etti:

"Kadınlarımızın, toplumsal hayata katılımı için yapacağımız daha çok şey bulunuyor. Üyelerimizin dörtte birini kadınlar oluşturuyor. Biz kadınlara güveniyoruz, kadınlar da bize güveniyor. Güvenli geleceği birlikte inşa ediyoruz. Kadınlarımız için bireysel ve kolektif güçlenmeyi, temsil gücünü ve mücadeleyi artırmayı, güçlü birey, örgütlü toplumu oluşturmayı birlikte başarıyoruz. Sendikal hareket kadınları güçlü yapar, gücüne güç katar. Kadınların 24 saatlik süre içinde her yerde güvende olacağı, güvenle işini yapabileceği şartları oluşturma gayretini artırarak sürdüreceğiz."

"Kadını güçlendirilmeyi şiddetle mücadelenin unsuru görüyoruz"

Hak-İş Genel Sekreter Yardımcısı Eda Güner de şiddet her türlüsünü insan hakları ihlali olarak gördüklerini belirterek, kadına yönelik şiddetle mücadelenin, kadınların sosyoekonomik durumlarının güçlendirilmesi, sosyal paydaşlarla birlikte politikaların hayata geçirilmesi ve aile yapısını güçlendirecek tedbirlerle desteklenmesi gerektiğine işaret etti.

Güner, şöyle konuştu:

"Hak-İş olarak kadının güçlendirmesi kavramını çok önemsiyoruz ve bu kavramı altını doldurarak kullanıyoruz. Üyelerimizi birçok konuda olduğu gibi şiddetle mücadele konusunda da daha duyarlı hale getirmek ve şiddetin önüne geçmek için tedbirler almaya çalışıyoruz. Kadının, birey olarak aile içerisinde ve toplumda güçlendirilmesini şiddetle mücadelenin en önemli unsuru olarak görüyoruz. Hak-İş üyesi kadınları sendikal harekette güçlendirmek, etkili hale getirmek, sendikal mücadelenin içerisine dahil ve lider olarak yer almalarını sağlamak için çabalıyoruz."