Karakaya: "Devlet, Millet, Cumhuriyet ve Türklüğün Bekası Için 'Evet' Diyoruz"

MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, halk oylamasına sunulan anayasa değişikliğine ilişkin, "Bunu bir 'rejim değişikliği yapılıyor' şeklinde sunmak bilgisizlik değilse, çarpıtmadır. Bu değişiklik durup dururken ortaya atılmamıştır. Bu değişiklik değişen şartlar altında devlet ve millet bekası için bir zorunluluk olarak görülmüştür." dedi.

Karakaya, partisinin il başkanlığınca bir otelde düzenlenen 'Anayasa değişikliği bilgilendirme toplantısı' öncesinde gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Anayasa değişikliğine karşı olanların halk oylamasını "rejim değişikliği olacak" şeklinde yanlış görüşler öne sürdüğüne işaret eden Karakaya, bunun bir rejim değişikliği değil, hükumet sistemi düzenlemesi olduğunu dile getirdi.

Devletin ve milletin geleceği için bu değişimin zorunlu olduğuna dikkati çeken Karakaya, "İlla bir değişiklikten bahsedeceksek, bu meclis hükümeti sisteminden cumhurbaşkanlığı hükümeti sistemine geçiştir. Bunu bir 'rejim değişikliği yapılıyor' şeklinde sunmak bilgisizlik değilse, çarpıtmadır. Bu değişiklik durup dururken ortaya atılmamıştır. Bu değişiklik değişen şartlar altında devlet ve millet bekası için bir zorunluluk olarak görülmüştür." dedi.

Karakaya, partisinin "evet" dediği için kamuoyunda haksız eleştirilere maruz kaldığını belirterek, "Hiç kimse Milliyetçi Hareket Partisi'ni, cumhuriyetimizin temel niteliklerini ve üniter yapısını güvence altında tutan anayasamızın ilk dört maddesi ile Türk ve Türklükle ilgili maddeleri konusundaki samimiyetini sorgulama hakkına da haddine de sahip değildir. Devlet, millet, Cumhuriyet ve Türklüğün bekası için 'evet' diyoruz. Evet derken, ay yıldızlı al bayrak yere düşmesin, ezanlar susmasın şehitler ölmesin, vatan bölünmesin diyoruz." ifadelerini kullandı.

Mevcut sistemden kaynaklanan sorunlar olduğunun altını çizen Mevlüt Karakaya, şunları kaydetti:

"Buradaki değişikliği Türkiye'ye ideal bir yöntem, ya da sistem geliyor diye değil. Mevcut yapının sürdürülemediğini ve beka sorununa bir kriz üretmesi riskinden dolayı diyoruz. Onun için bu düzenlemeyi yapmak zorundayız. 'Yapmayalım da kriz çıksın. Bu hükümet belki gider." Peki hükümetle birlikte ülke giderse ne olacak? Bu soruyu soruyor musun? Asıl sıkıntı burada. 15 Temmuz başarılı olsaydı hangi anayasayı konuşacaktın. 15 Temmuz hemen bastırılamasaydı sokaklar da kan aksa ne olacaktı?"