Mehmet Ustanın Elinde Ahşap Malzemeler Sanata Dönüşüyor

MUSTAFA ÜNAL UYSAL - Isparta'da yaşayan ahşap ustası Fatih Mehmet Sezer, doğadan topladığı ağaç dalları ve tahta gibi malzemelerden 51 yıldır oyuncak ve süs eşyası yapıyor.

Doğa sevgisiyle büyüyen ve küçük yaşlarda ahşap işlemeciliğine gönül veren Sezer (63), ilerleyen yıllarda hobisini mesleğe dönüştürdü.

Sanayideki ahşap atıkları, ağaç dalları ve tahta gibi malzemeleri toplayarak atölyesine getiren Sezer, unutulmaya yüz tutmuş ahşap işlemeciliği sanatını gelecek nesillere aktarmak için 51 yıldır emek harcıyor.

Hem doğanın korunmasına katkıda bulunan hem de sevdiği işi uzun yıllardır devam ettiren Sezer, çocuklar için organik oyuncaklar, süs eşyaları, ahşap gemiler ve el becerisine dayalı birçok eseri 25 metrekarelik dükkanında sabırla yapıyor.

Sezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ahşabın kendisi için bir tutku, yaşam sevgisi olduğunu söyledi. Ahşabın her türünü kullanıp şekiller verebildiğini aktaran Sezer, işini yaşam biçimi haline getirdiğini dile getirdi.

Yaptığı işin kendisine huzur, mutluluk getirdiğini anlatan Sezer, "Yaşıtlarım top oynarken, çember çevirirken ben evin önünde ahşapla bir şeyler yontuyordum. O zamanlar Isparta'nın bazı caddelerinde sular akıyordu. Gemiler, sandallar yapıyordum. Bu sularda onları yüzdürür, büyük keyif alırdım." dedi.

"Yaptığım şeyleri milim milim yapıyorum"

Sezer, sadece ahşaptan değil atık maddelerden de işlemeler yaptığını belirterek, şöyle devam etti:

"Bazı sanayi esnafı işe yaramayan parçaları benim için biriktiriyor. Paket yapıp bana veriyorlar. İyi bir çevreciyim. Çevreden topladığım ahşapları getirip işliyorum. Şişe içine gemi, uçak, halı tezgahı, bilardo masası koyup hediyelik yaptım. Bunlar şişeler kesilmeden yapılıyor. Ampül içine de yapıyorum bunları. Atık maddelerin doğaya atılmasını da engellemiş oluyorum. Eş, dost getiriyor ya da kendim bulursam alıyorum. Doğayı da koruyorum. Ahşap sevgisini doğa sevgisiyle buluşturuyorum. Para herkese lazım mutlaka ama bu işi sadece para için yapmıyorum. İşimi yaparken huzurlu ve mutlu oluyorum. İnce iş yapıyorum. Yaptığım şeyleri milim milim yapıyorum. Sıradışı şeyler yapmayı seviyorum. Çizimi bana ait olan eserler. Ahşaba can verirken kendimden bir şeyler katmış olmam gerekiyor. Kopyayı sevmiyorum."

Bazı akademisyenlerin ve öğrencilerin atölyesine geldiğini aktaran Sezer, öğrencilere atölyesini kullanmalarına izin verdiğini kaydetti.