Mısır'da Darbe Karşıtlarına Verilen İdam Cezaları

Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü Cihangir İşbilir, Mısır'da darbe karşıtlarına verilen idam cezalarıyla ilgili, darbe rejiminin vahşette sınır tanımadığını ve mahkeme eliyle katliama devam ettiğini belirterek, "Daha önce 528 kişi hakkında verilen idam kararlarına şimdi de 683 kişi hakkındaki idam kararı eklendi. İslam dünyasını ve batılı ülkeleri, uluslararası kuruluşları, sivil toplum kuruluşlarını bu kararlara karşı tepkiye ve eyleme davet ediyoruz" ifadesini kullandı.

İşbilir, yaptığı yazılı açıklamada, 3 Temmuz 2013'ten bu yana Mısır'da 7 bin kişinin katledildiğini, on binlerce kişinin yaralandığını, 22 bin kişinin haksız yere tutuklandığını belirtti.

Serbest iradeleriyle demokratik seçimlerle seçtikleri cumhurbaşkanının ve hükumetin görevden uzaklaştırılmasından bu yana 10 aydır barışçıl eylemlerine devam eden Mısırlıların adalet ve güven duygularının yerle bir edildiğini aktaran İşbilir, şunları kaydetti:

"Mısır'da darbe rejimi vahşette sınır tanımıyor, mahkeme eliyle katliama devam ediyor. Daha önce 528 kişi hakkında verilen idam kararlarına şimdi de 683 hakkındaki idam kararı eklendi. Böylelikle hakkında idam kararı verilen darbe karşıtlarının sayısı 1211'e ulaştı. 14 Ağustos'ta Rabia katliamında, saatler içerisinde binlerce kişiyi katleden darbe rejimi mahkeme eliyle yeni katliam kararları aldırıyor. Darbeden bu yana Mısır'da mahkemeler tiyatro salonlarına dönüştürüldü. Hukuk tamamen paçavraya çevrildi. Darbe rejiminin bu aymazlığına karşı tüm dünya çok güçlü bir ses çıkarmalıdır. İslam dünyasını ve batılı ülkeleri, uluslararası kuruluşları, sivil toplum kuruluşlarını bu kararlara karşı tepkiye ve eyleme davet ediyoruz. 1211 kişi hakkında verilen idam kararlarından, 3 Temmuz darbesine destek verenler, ses çıkarmayanlar, darbeye 'darbe' diyemeyen tüm çevreler sorumludur."

"Darbe rejimi ve darbeye destek verenler akıl tutulması içerisinde"

İşbilir, Mısır'ı ve bölgeyi kaosa sürükleyecek bu kararlardan geri adım atılmasının ancak uluslararası kamuoyunun tepkisiyle mümkün olabileceğini vurgulayarak, "Darbe rejimi ve darbeye destek veren bölgesel ve küresel güçler dehşetli bir akıl tutulması içerisindedirler. Bu durum Mısır'ı ve bölgeyi kaosa sürükleyebilir. Bu gidişata dur demek tüm vicdan sahibi insanların, İslam dünyasının ve evrensel değerlere inandığını iddia eden ve demokratik haklara değer verdiğini ifade eden tüm kesimlerin hayati sorumluluğudur. Tarih bugün kimin nerede durduğunu ve ne söylediğini kaydedecektir. Mısır'daki darbe ve 10 aydır devam eden vahşi uygulamaları sadece İhvan'a değil, bütün Mısırlılar'a, tüm İslam alemine ve insanlığa hakarettir" değerlendirmesinde bulundu. - İstanbul