Türk-İş'ten İşçilere Örgütlenme Çağrısı

ÖZCAN YILDIRIM - Türkiye'de sendikalı işçi oranının yüzde 12 düzeyinde olmasını yeterli bulmayan Türk-İş yönetimi, örgütsüz çalışan tüm işçileri sendikalara üye olmaya davet etti.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının geçen ay açıkladığı iş kolları ve sendikalara üye işçi sayılarına göre, Türkiye'de sigortalı 14 milyon 121 bin 664 işçiden 1 milyon 802 bin 155'inin sendikaya üyeliği bulunuyor.

Sendikalı işçi oranının yüzde 12,76 olduğu Türkiye'de, 20 iş kolunda toplam 169 işçi sendikası faaliyet gösteriyor.

"Genel işler", " Banka, finans ve sigorta", "Savunma ve güvenlik" ile "İletişim" işçilerin en fazla örgütlendiği iş kolları olurken, "İnşaat", "Konaklama ve Eğlence İşleri", "Basın Yayın ve Gazetecilik" ile "Ticaret Büro, Eğitim ve Güzel Sanatlar" sendikalaşmanın düşük kaldığı iş kolları olarak sıralandı.

"Çalışanlar istediği sendikaya üye olabilmeli"

Türk-İş Genel Başkan Ergün Atalay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yüzde 12 civarındaki sendikalı işçi oranını yetersiz gördüklerini belirterek, bu oranın AB'ye üye ülkelerin ortalaması olan yüzde 23'ün bir hayli altında kaldığını söyledi.

Türkiye'de sendikalaşma oranının yükseltilmesi için örgütlenmenin önündeki her türlü engelin kaldırılması gerektiğini vurgulayan Atalay, "Hiçbir belediyenin, siyasi partinin, patronun sendikası olmaz. Olursa da onun adı sendika olamaz. Ülkemizde her birey istediği takımı tutuyor, istediği partiye oy veriyorsa, istediği sendikaya da üye olma hakkına sahip olmalıdır." ifadelerini kullandı.

Atalay, örgütlü toplum ve katılımcı demokrasinin modern ekonomilerin vazgeçilmezlerinden olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Türk-İş, 1 milyona yakın üyesi ve bağlı 34 sendikasıyla Türkiye'nin büyümesi, huzur ve refah ülkesi olması için sendikalaşma mücadele veriyor. Çünkü, sendikal örgütlülük hem devletin hem işçinin hem de işverenin yararınadır. Çalışanların sendikalılığı, devletin kayıt dışı istihdamla mücadelesini kolaylaştırır, işçiye güvence sağlar, işverenin itibarını iş yerinin de marka değerini yükseltir. Sendikalaşmanın olduğu yerde kayıt dışı istihdam ve merdiven altı üretim olmaz, işçiler alın terinin hakkını alır, iş kazası ve meslek hastalıkları riski de en düşük düzeydedir."

Çalışanların yaşadığı birçok sorunun çözümünün sendikal örgütlülükten geçtiğine dikkati çeken Atalay, sektör, şehir, cinsiyet farkı gözetmeksizin sendikasız tüm işçileri Türk-İş'e bağlı sendikalara üye olmaya davet etti.