Üniversiteli Köydeki Harebeyi Kitabevine Dönüştürdü

İstanbul Üniversitesi Kültürel Miras ve Turizm Bölümü'nde uzaktan öğrenim gören Uşaklı Zafer Yılmaz, ilköğretimi köyde okuduğunu, yaşadıklarından dolayı köylerdeki öğrencilerin durumlarını iyi bildiğini söyledi. "Köyümüze bir gün gezici kütüphane gelmişti, bize kitap dağıttılar. Birkaç kitap alıp okudum, çok mutlu oldum ama gezici kütüphane sürekli kalmadı, yeni kitapların olmaması benim için büyük bir eksiklik oldu..." diyen 22 yaşındaki Zafer Yılmaz, bu anının aynı zamanda bugün hayata geçirdiği hayalinin temelini de oluşturduğunu belirtti.

Kent merkezine taşınmaları sonrası kitaba ulaşmakta sıkıntı yaşamadığını ama köylerde okuyan öğrencilerin bu eksikliğinin giderilmesi için yapılabilecek birşeyler olması gerektiğinin aklında yer edindiğini söyleyen Yılmaz, "köyde kütüphane kurma" fikrini o dönemde benimseyerek bugüne kadar hayal olarak yaşattığını anlattı.

Köydeki çocukların kitaplardan uzak kalmamaları, kendilerini geliştirmeleri için kütüphaneye ihtiyaçları bulunduğunu belirten Yılmaz, kitaplara daha rahat ulaşmalarını sağlamak hedefiyle kütüphane oluşturma düşüncesini anlattığı arkadaşlarının kendisine destek verdiğini, hatta bu çalışmada pay sahibi olmak istemelerinin kendini daha da motive ettiğini söyledi. Yılmaz, şöyle devam etti:

"Arkadaşlarımızla neler yapabileceğimizi konuştuk, bir yandan da kitap toplamaya başladık. Paylaştığım hayal herkesten destek gördü, internetten de konuyla ilgili araştırma ve duyurular yaptık, düşüncemizi ve amacımızı daha çok insana ulaştırmaya çalıştık. Duyarlı çok kişi destek verdi, kurumlardan da kitap istedik. 7 ayda 2 bin kitap topladık."

Öğrenci sayısının çokluğuna göre hareket ettiler

Yılmaz, topladıkları kitapları nasıl değerlendirecekleri konusunda köylerde araştırma yaptıklarını anlattı. İlk kütüphaneyi 240 öğrencinin bulunduğu Derbent köyünde yapmayı düşündüklerini söyleyen Yılmaz, şöyle konuştu:

"Öğrenci sayısının çok olması, kitapların daha çok öğrenciye ulaşması anlamına geliyor. Bu nedenle Derbent köyününü projemizi için ilk durak seçtik. Okul öğretmenleriyle yaptığımız konuşmada çocukların kitaba ulaşama zorluğu yaşadığını da öğrendik. Öğretmenlerin ve öğrencilerin kütüphaneye sahip çıkacağına şüphemiz kalmayınca, Derbent'te çalışmalara başladık. Köyde muhtarla görüşmemizde, daha önce misafirhane olarak kullanılan, daha sonra atıl kalan ve harabeye dönüşen bir bina olduğunu öğrendik. Projemizi öğrenen köylülerin de desteğiyle binanın onarımını yaptık, eksiklerini giderdik, boyayıp temizledik. Rafları yapıp bin 300 kitabı da yerleştirince ilk kütüphanemiz hayata geçti. Köylünün kaderine terk ettiği binayı, öğrencilerin kaderiyle birleştirerek bir kütüphane ortamı oluşturduk."

Başağın köylerde bereketin karşılığı olduğunu, bu nedenle projelerine "Başak köy kütüphaneleri" adını verdiklerini söyleyen Yılmaz, "Köydeki öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin buraya sahip çıkacağını, en yararlı bir şekilde kullanacaklarını biliyoruz. Umarım köye ve okula bir faydamız dokunmuştur" dedi.

Yılmaz, kütüphanesi olmayan diğer köylere de ulaşacaklarını belirterek "Projeye devam edeceğiz, imkanlarımız ölçüsünde ulaşabildiğimiz bütün köylere gitmek ve kütüphane kurmak istiyoruz. Yakın zamanda ikinci kütüphanemizi de oluşturacağız. Duyarlı vatandaşlarımızdan sadece kitap istiyoruz. Bize güvensinler, bize destek olurlarsa bizim işimizde o kadar hızlı ilerler ve daha çok köy çocuğu kitaba ulaşabilir" diye konuştu.

Kütüphanenin yapımına gönüllü olarak yer alan Uşak Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Yusuf Furkan Akgül ise örnek bir çalışmayı ortaya koydukları için mutlu olduklarını anlatarak şunları söyledi:

"Köyündeki çocuklar artık kitap okuyabilecek. Bunun mutluluğu bizim için paha biçilmez. Harabe bir yer de olsa sonuçta burayı kütüphaneye çevirdik. İmkanımız olsaydı sıfır bir yer yapardık. Ancak yaptığımız işin amacına ulaştığını düşünüyorum. Diğer köylerin de kütüphaneye, kitaba ihtiyaçları var."

Köyde yaşayan öğrenciler de köylerine bir kütüphanenin olmasının sevincini, kitaba kolay ulaşabilmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.