Özel Çocuklara Yoga ile Terapi

ÖMER OLCAY - Başkentte faaliyet gösteren bir merkez, özel çocukları yoga ve duyu bütünleme terapileriyle geleceğe hazırlıyor.

Çankaya'da bulunan özel rehabilitasyon merkezinde, 0-18 yaş arasında down sendromlu, otizm spektrum bozukluğu, dikkat eksikliği, özgül öğrenme yetersizliği bulunan çocuklara yoga ve duyu bütünleme terapisi veriliyor.

Özel çocuklar, haftanın belirli günlerinde merkezde aldıkları eğitimle uzun oturma alışkanlığı kazanarak, düzenli nefes alışverişlerini kontrol etmeyi, taklit ve sözel dil becerileri geliştirerek, diğer terapilere daha kolay entegre olup, edindikleri becerileri farklı ortamlarda uygulama imkanı buluyor.

Özel Rehabilitasyon Merkezinin Müdürü aynı zamanda Çocuk Gelişimi Uzmanı Nilgün Pekçağlayan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, özel çocuklara gelişim süreçlerinde farklı terapilerle eğitim vermeye çalıştıklarını bildirdi.

Yoga ve duyu bütünleme terapilerinin özel çocuklarının, eğitim ve öğretimlerine çok büyük katkısı olduğunu vurgulayan Pekçağlayan, "Yoga çocukların hayata katılımlarını, vücut farkındalıklarını ve diğer kişilerle olan ilişkilerini arttırmada çok faydalı oluyor. Duyu bütünlemede ise otizmli çocuklarda yemek yeme problemleri çok sık karşılaştığımız konulardan biri, bu nedenle yeme problemlerinin çözümü ve çiğneme becerisi kazanmaları için yemek yeme çalışmaları yapıyoruz." dedi.

Pekçağlayan, yoga terapisiyle çocukların eğlenerek öğrendiğini ve bu şekilde terapiden mutlu ayrıldığını ifade etti.

"KPSS sınavını kazanarak atandılar"

Özel çocukların aldıkları terapi sonrasında hayata tutunduklarına şahitlik ettiğine değinen Pekçağlayan, şunları kaydetti:

"Merkezimize gelmeden önce daha kalem tutamıyorlardı. Sonra bir bakıyorsunuz büyümüşler, Üniversite ve Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) sınavlarına girdiler. Üniversite de yüksekokul kazandılar. KPSS sınavını kazanarak atandılar. Böyle olan öğrencilerimle gurur duyuyorum. KPSS sınavını kazanıp atanan öğrencilerimiz, bir kutu baklavasını alıp, bizlere teşekkür ziyaretine geliyorlar. İşte bunları görmek bizleri çok mutlu ediyor."

Oğlunu terapi için merkeze getiren Orhan Abbasoğlu ise çocuğunun 5 ay önce "davranış bozukluğundan" dolayı eğitime getirdiğini, terapilerin çocuğunun davranışlarının düzelmesinde katkısı olduğunu aktardı.

Terapilerle, yemek yeme alışkanlığı kazanıyorlar

Çocuğunun terapilere başlamadan önce yemek yemeyi bilmediğini belirten Abbasoğlu, "Çiğneme alışkanlığı yoktu. Ağzına aldığı her şeyi direkt yutuyordu. Bundan dolayı yiyeceği yemekleri çorba kıvamında yapmak zorunda kalıyorduk. O nedenle ciddi problemler yaşamıştık. Şu anda öğretmenimizle birlikte 4 haftadır çiğneme alışkanlığı konusunda çalışmaya başladık. Eskiden sadece bir kere ısırır, yutmaya çalışırdı. Bu şekilde çocuk 'boğulma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyorum' korkusuyla çiğnemeye karşı tepki geliştirmeye başladı. İlerleyen süreçlerde tamamen çiğneme alışkanlığı kazanmasını bekliyoruz. Çiğneme eğitiminden sonra diğer davranış problemlerini kurum bünyesinde kademe kademe ilerleyerek tamamlayacağız." dedi.