Bir yıl boyunca geçen stresli iş hayatı, ailevi sorunlar, ilişkiler, kalabalık şehir hayatı, dinlenmeye fırsat bulamadan geçirdiğimiz günler, kendimizin ya da yakınlarımızın hastalık süreçleri derken çoğu zaman yaşadığımız olayların ruhumuzda bıraktığı izleri pek de fark edemiyoruz. Yaşadığımız zorluklar zaman içinde sırtımızda taşıdığımız yüklere dönüşüyor.
Dr. Yavuz yeni yıla girerken kaygılar ve depresif duygularla baş edebilmek için önemli bilgiler veriyor.
Mükemmel olmaya çalışmayın
Mükemmeliyetçilikle, elinden geleni yapmak arasında önemli bir fark vardır. Mükemmeliyetçi kişi yaptığı işi ilk seferde hatasız bir şekilde yapmak isteyen kişidir. Karşılaştıkları olayları "siyah ya da beyaz", "mükemmel ya da berbat" olarak görürler.
Kendilerine yüksek hedefler koydukları için yaptıkları her işte yeterince başarılı olmadıklarını düşünürler. Asla hata yapmamaları gerektiğine inandıkları için yaptıkları işlerden kuşku duyarlar bu yüzden mutluluk ve doyum alamazlar. Sürekli zamanla yarışmak zorunda oldukları için yoğun bir stres altındadırlar. Bu yoğun stres kapasitesinin altında başarı elde etmesine neden olur ve yeterince iyi olmadıklarını düşündükleri için hiçbir zaman başarılarının keyfini çıkaramazlar. Kişi her zaman her şeye yetemeyeceğinin bilincinde olarak, mutlu olmak için önüne ulaşılması güç olan hedefler değil, üstesinden gelebileceği hedefler koymalıdır.
Kendinizi başkalarıyla kıyaslamayın
Bilinçaltı bilincin emrindedir ve bilincin her dediğini yapar. Bilinç neye inanırsa bilinçaltı ona odaklanır. Zihin, bilinç ve bilinçaltı kavramlarının tümüdür ve kıyaslama mekanizmasına sahiptir. Kişinin kedisini, kariyerini, özel hayatını başkalarıyla kıyaslaması, mutsuzluk, yetersizlik, değersizlik hissi ve özgüven eksikliği gibi duyguların filizlenmesine neden olur. Kendimizi sürekli başkalarıyla karşılaştırma döngüsüne bir son vermek ve içimizde var olan potansiyelin ortaya çıkmasını sağlamak istiyorsak kendimize odaklanmalıyız. Kişinin kendini başkalarıyla değil de geçmişteki performansıyla kıyaslaması güçlü yanlarının ortaya çıkmasını sağlar ve böylece yetersizlik duygusu yaşanmaz.
Hayatınıza renk katın
Son yıllarda teknolojinin hayatımızın her alanına girmesiyle insanlar geleneksel iletişimden çok sosyal ağlar aracılığıyla iletişim kurmayı tercih ediyorlar. Yüz yüze iletişimin yerini hiçbir şey alamaz. Monoton ve iletişime kapalı bir yaşam tarzı yerine kişinin aile ve sosyal çevresiyle vakit geçirmesi, sporu hayatına dahil etmesi, hobiler edinmesi kısacası sürekli bir kısır döngünün içinde olmaması, kendine daha fazla vakit ayırması gerekir.
Aşık olmaktan korkmayın
Aşık insanın düşüncelerini meşgul eden hoş bir duygu olsa da maalesef her aşk mutlu sonla bitmiyor. Geçmişte yaşanan kötü deneyimlerin etkisiyle tekrar tekrar yara almamak için artık kimseye derin bir sevgi ile bağlanmama kararı almış olabilirsiniz. Geçmişte size acı veren korku ve kaygıları geride bırakın. Yeni yılda girerken mutsuzluk, depresyon, sosyal kaygı gibi duygu durumlarından uzak durmak için gerekirse psikolojik destek alabilirsiniz.
Son Dakika › Sağlık › Yeni Yılda Ruhunuzu Tazeleyin - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?