Avantaj Juventus'ta

Avantaj Juventus'ta

Juventus'ta Antonio Conte'nin yoğun tempo içinde Trabzonspor'u muhtemelen biraz düşük profil görerek yaptığı rotasyon maçtan önce bordo-mavililer için iyi haberdi. Savunmada Chiellini ve Barzagli'nin sakatlığıyla birlikte Ogbonna – Caceres ikilisinin Chievo maçından sonra bir kez daha mecburi bir şekilde oynadığı takımda merkez orta sahayı klasiğinden çok fazla değiştirmeyen Conte, iki kenar oyuncusu ve forvet hattında da değişikliğe gitmişti. Arturo Vidal'in orta sahadaki yokluğu Şilili oyuncunun şu anda dünyanın en formda orta sahalarından biri olduğunu düşününce yine rotasyon olarak değerlendirilebilirdi ama onun yerine giren oyuncunun Paul Pogba olması, genç Fransız Juve adına maçın adamı olmasa dahi çok büyük bir fark ortaya çıkarmıyordu.

Juventus'a karşı Trabzonspor'da Hami Mandıralı optimum faydayı sağlayabilecek bir kadro yapısıyla sahaya çıktı. Özellikle rakibin çok kuvvetli merkezine karşı oldukça defansif bir 4-1-4-1'le sahaya çıkan Trabzonspor'da üç merkez orta saha oyuncusuyla birlikte kenarlarda yer alan yine orta saha karakterli Olcan Adın ve Özer Hurmacı'yla birlikte olabilecek en mantıklı yapılanma ortaya çıkıyordu. Trabzonspor maça da iyi başladı. Oyunu savunmada kalarak kontrol etmeye çalıştıkları ortamda özellikle savunma hattına çok yakın oynayarak top çıkarmada takıma yardımcı olan Gustavo Colman ve Didier Zokora'yla birlikte işler pek kötü gitmiyordu. Ama Juventus'un 15. dakikada şansının yardımıyla bulduğu gol pek iyi bir haber olmadı.

Buna rağmen Trabzonspor ilk yarının geri kalan bölümünde çok bozulmadı. Savunmayı golden sonra biraz daha öne çıkardılar ve özellikle hücumda, savunmada sürekli içeri kat ederek oynayan Olcan – Özer ikilisinin takımı daraltmasıyla birlikte daha vasat kenar oyuncularına sahip Juventus'a karşı daha etkili bir savunma yapma şansını elde ettiler. İlk 45 dakika birkaç tehlikeli Juventus atağına rağmen Trabzonspor'un istediği gibi devam etti ve erken golden sonra devreye 1-0'lık skorla gitmek bordo-mavililer için oldukça iyiydi.

Juventus'un sezonun ilk bölümünde yaşadığı sıkıntılar ikinci devrede daha bariz bir şekilde ortaya çıktı. Özellikle Andrea Pirlo haricinde büyük bir yaratıcı oyuncu sıkıntısı yaşayan ve bu problemi sezon başında yedek kulübesinde yer alan Fernando Llorente'nin 'target striker' özellikleriyle tolere eden Juventus'ta, İspanyol forvetin bu maçta oynamaması iyi savunma yapan dirençli bir rakibe karşı problemleri yine ortaya çıkardı. Peluso ve Isla ikilisinin oyunu genişletme yönünden sıkıntı çekmesi, Pirlo'nun yine savunmaya yakın olmasıyla birlikte Juve'nin topu ileri taşımasını zorlaştırdı. Llorente'nin böyle durumlarda yüksek topları indirmesiyle önemli pozisyonlar yakalayan Juventus'ta bu opsiyonun da olmaması nedeniyle Trabzonspor verimli takım tertibiyle iyi mücadelesine devam etti. Her ne kadar Onur Kıvrak'ın kalesinde devleştiği dakikalar yer alsa da verilmeyen muhtemel golle birlikte yaşanan şanssızlık son dakikalarda maçın adamı Paul Pogba'nın attığı golle devam etti ve gol atılarak bitirilecek çok zorlu bir deplasmanda çevrilmesi çok zor bir skora döndü.

Trabzonspor zaten turun favorisi değildi ve içinde bulundukları sıkıntılı ortam itibarıyla turu geçmek onların için birincil ihtiyaç olarak değerlendirilmiyordu. Önemli olan Juventus deplasmanında dirençli ve kimliği olan bir takım olarak mücadele etmekti ve bunu fazlasıyla gösterdiler. Hami Mandıralı takımın başına gelmiş ve Mustafa Reşit Akçay takımdan ayrılmış olabilir ama bu Trabzonspor'da, Akçay'ın Avrupa'da çok başarılı giden takımının izleri elbette devam ediyordu. Akçay muhtemelen bu maçı da keyiflenerek izledi. Hami Mandıralı'nın ilk görevi tamamlandı, bundan sonrası aynı karakteri Avni Aker'de de tekrar ortaya koyabilme mücadelesi üzerinden şekillenecek.