Milli Maçın Ardından

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Fatih Terim, 2014 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri D Grubu'ndaki son maçta Hollanda karşısında mucizeyi gerçekleştirememenin üzüntüsünü yaşadıklarını söyledi.

Terim, maç sonrası düzenlenen basın toplantısında yaptığı açıklamada, kendilerini destekleyen 55 bin taraftara teşekkür ederek, "50-55 bin kişinin bir araya gelmesini özlemişiz. Bu güzel bir şey. İnsanların bir araya gelme ihtiyacı var. Yeniden bu duyguları görmek güzel. Onları sevindiremediğimiz için özür dileriz" dedi.

Bir mucizeyi gerçekleştirmek için sahaya çıktıklarını kaydeden tecrübeli teknik adam, şunları söyledi:

"Bir rüyamızı gerçekleştirmeye çalıştık, olmadı. Hollanda ile aramızda fark var. Bizden iyi takımlar. Denedik, olması için uğraştık ama olmadı. Özellikle bu seviyelerde kolay gol yiyip, daha kolayını atamazsanız, sonuç olarak geri kalabileceğiniz gibi, maçın içinde psikoloji olarak da geri düşüyorsunuz. Hele hele bu şekilde büyük takımlar karşısında altından kalkmak kolay değil. Rakibin kalemize gelmeden 8. dakikada attığı gol, bizi demoralize etti. Bu dakikada yenilen golün hiçbir açıklaması olamaz. Çok kolay pozisyonları gole çeviremedik. Bizi moral olarak oyunda tutacak, hamle yaptıracak ve direnç gösterecek morali de yakalayamadık. Her an gol atacak bir takımla oynuyorsunuz. Onun için atıp öne geçmelisiniz."

Böyle maçlarda alınabilecek bütün avantajları ele almak gerektiğini kaydeden Fatih Terim, "İkinci yarı kopya bir gol yedik. Bırakın böyle büyük takımları, küçük takımların karşısında bu tür skorlar sıkıntı yaratır" ifadesini kullandı.

"Seyirci toleranslı olmalı"

Taraftarların verdiği desteğe rağmen maç içinde bazı oyunculara tepki gösterilmesiyle ilgili soruyu yanıtlayan Terim, seyircinin toleranslı olması gerektiğini dile getirdi.

Affedici bir seyirciye ihtiyaç duyduklarını anlatan tecrübeli teknik adam, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Anında cezalandıran seyirci bize fayda sağlamaz. Oyunun 50. dakikasında başkana 'yeter" demenin bir manası yok. Bize fayda sağlamaz. Başkana ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum. Bizi koridorda karşılayıp teşekkür ettiler. Burası milli takım, kulüp sorunlarını başka tarafta hallederiz. Burak'ı tepkiler nedeniyle çıkarmadım. İsterse bir milyon kişi bağırsın. Hepimizin milli takımı. Her saniye hepimizin milli takımı olmalı. Bu şekilde davranmak bize oyuncu kazandırmaz. Maçı da kazandırmaz. Kaybı çabuklaştırır. Bunlar bizim evladımız. Milli takıma hizmet ediyorlar. Bu bayrağa hizmet ediyorlar. Bundan yola çıkarak davranırlarsa mutlu olurum."

"Sözüm imza yerine geçer"

Fatih Terim, milli takımla devam edip etmeyeceği yönündeki soruyu ise "İmza atmadım. Bu ülkede söz verdiğimiz zaman imza yerine geçer" diye yanıtladı.

Bu konuda fazla sorunun geldiğinden şikayet eden Terim, "Çok fazla soru da yersiz. Söz verdik. O iş bitti. Ama mayıstan önce imzalamayacağımı söyledim" diye konuştu.

Daha iyi bir milli takım sözü

Terim, daha iyi bir milli takım oluşturmak için yoğun çalışacaklarını söyledi.

Oyuncu kalitesi ve yeteneğinin çok önemli olduğuna dikkati çeken A Milli Takım Teknik Direktörü Terim, "Daha iyi olacak oyuncularımız var. Ancak bir ay içinde problemsiz ve sakat olmadan takımı bir araya getiremiyoruz. Bu bizde büyük bir sorun. İstikrarı sağlayacak bir ortam yaratmalıyız. İspanya'da Ramos, bir sezonda çok sayıda maça çıkıyor ama sakatlanmıyor" şeklinde konuştu.

Uluslararası maçlarda oyuncuların kendi liglerindeki performansların üstüne çıkması gerektiğini kaydeden tecrübeli çalıştırıcı, "Başka türlü başarı gelmez. Bir koşuyorsak iki koşmalıyız. Bir mücadele ediyorsak iki mücadele etmeliyiz. Daha dikkatli olmalıyız. Basit gollerden insanlar da sıkıldı. Türkiye'nin gurur duyacağı bir milli takım vaat edebilirim. Hollanda karşısında başka takımın bu kadar gol pozisyonuna girdiğini görmedim. Ama gol bu oyunun anahtarı" ifadelerini kullandı.

Yeni oyuncu arayışlarının olacağını anlatan Fatih Terim, şunları söyledi:

"Yeni oyuncuları tabii ki arayacağız. Bu ülke iyi bir takım bekler. Genç ve yetenekli oyuncular arayacağız. Ama Emre Belözoğlu da iyi durumda olsa oynatırdım. 17 veya 30 yaş fark etmez. Yapmamız gerekenler neyse onları yerine getireceğiz. Hep sekteye ve zaman aşımına uğruyor. Dünya Kupası'na gidemedik, 'hadi sil baştan', hayır tam tersi olmalı. Bu turnuvada tecrübe edinmiş oyuncularımızla tecrübelileri kaynaşmışsa, devam edecekler. Her turnuvada bir milli takım yapamayız. Daha iyi bir milli takım yapmaya özen göstereceğiz." - İstanbul