Dostlukları "Engel" Tanımıyor

3 yıl önce hayatları kesişen biri görme diğeri bedensel engelli iki genç, kurdukları dostluk sayesinde birbirlerinin engellerini ortadan kaldırdı. Yürüme engeli bulunan Ömer Taştan, Mustafa Gürses'in gören gözü olurken, Mustafa ise Ömer'in yürüyen ayakları oldu.

3 yıl önce Bağcılar Belediyesi tarafından engelli bireylerin yeteneklerini keşfedip sosyal hayat içerinde yer almaları için inşa edilen Engelliler Sarayı'nda yolları kesişen iki engelli genç, örneğine az rastlanır bir dostluk kurdu. 33 yaşındaki, görme engelli Mustafa Gürses ve 27 yaşındaki bedensel engelli Ömer Taştan, birbirinin eksik yönlerini tamamlayarak karşılaştıkları engelleri ortadan kaldırmayı başardı. Bu dostluk sayesinde Ömer, Mustafa'nın gören gözü, Mustafa ise Ömer'in yürüyen ayakları oldu.

DOSTLUKLARI ENGELLERİ YOK SAYIYOR

Günlerinin büyük bir bölümünü birlikte geçiren iki arkadaş, birbirlerinin engelini ortadan kaldırarak sosyal hayatın içinde yer almaya başladı. Engelsiz bireyler gibi toplu ulaşım araçlarını kullanıp alışveriş yapan ikili, kurdukları dostluk sayesinde hayata daha sıkı sarıldı. Birlikte atölye çalışmalarına katılan arkadaşlar, birçok sosyal aktivitenin de içerisinde yer alıyor.

"ÖMER'İN BETİMLEMESİ İLE GÖRÜYOR VE HAYAL KURUYORUM"

Ömer Taştan ile olan arkadaşlıklarının ortak ilgi alanları sayesinde başladığını belirten Mustafa Gürses,  "Ömer arkadaşım müzik gurubunda yer alıyordu. Profesyonel org çalıyordu. Kendi orgunu merkeze getirmiş. Benimde çok ilgim vardı. Sürekli farkında olmadan Ömer'in orgunu kullanıyormuşum bir gün gelip uyardı beni ve o günden sonra dost olduk. Günün neredeyse büyük bir çoğunluğunu birlikte geçiriyoruz. Ben renkleri denizi güneşi göremiyorum ama Ömer'in betimlemesi ile belki gören insanlardan daha iyi görüp hayalimde canlandırabiliyorum. Ömer'in hayatım üzerinde bayağı bir etkisi oluyor. Ömer, giyim konusunda da imaj maker'ım" ifadelerini kullandı.

"BİR ELMANIN İKİ YARISIYIZ"

Dostluğun önemini Mustafa sayesinde bir kez daha gördüğünü belirten Ömer Taştan, "Ailemden bağımsız gezmeye, dolaşmaya başladım. Hayatın içinde daha fazla varım. Bunu çevremden de duyuyorum. İlginçtir hiçbir alışverişimi ailem yapmıyor artık. Biz birbirimizi tamamlayan iki insanız buna bir elmanın iki yarısı da diyebiliriz" diye konuştu. - İSTANBUL