2015 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda - Son Dakika
Politika

2015 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda

Kültür ve Turizm Bakanı Çelik: (2) "(TÜSAK) Niyetimiz kapatmak olsaydı, piyasacı bir kar zarar ikileminde baksaydık biz buna 12 yılda 5,2 milyar lira bütçe ayırmazdık.

19.11.2014 06:06

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Türkiye Sanat Kurumu (TÜSAK) yasa tasarısı taslağına ilişkin, "Niyetimiz kapatmak olsaydı, piyasacı bir kar zarar ikileminde baksaydık biz buna 12 yılda 5,2 milyar lira bütçe ayırmazdık. Buradaki mesele sadece devletin kaynak aktarması değildir. Bizim kültür sanat hayatımızın bu ülkenin ana rengini oluşturan etkinliklerin merkezi haline gelmesidir. Bu da elimizdeki modelle olmaz" dedi.

Bakan Çelik, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ile Türkiye Yazma Eserler Başkanlığı'nın bütçelerine ilişkin milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

TÜSAK yasa tasarısı taslağının internette mevcut olduğunu anımsatan Çelik, "TÜSAK bağlamında ifade edilen değerlendirmelerin çoğunun o yasa metniyle ilgisi olmadığını söyleyebilirim" diye konuştu.

Çelik, kültür endüstrisinin bir ülkenin kültür varlığını o ülke insanlarının refahına dönüştürmedeki önemini vurguladı.

Milletvekillerince, bakanlığın kültür ve turizm alanları kapsamında birleştirilmesini de eleştirmeleri üzerine Çelik, "Bakanlığımın bu meseleye yaklaşımıyla ilgili stratejisini son derece entegre ve organik bir strateji olduğunu düşünüyorum. Kültürün turizme yedirilmesi ya da turizmin kültür içinde ezilmesi söz konusu değil" ifadesini kullandı.

-"Shakespeare'i çok severim"-

Macbeth oyununa sansür getirildiği iddialarının doğru olmadığını belirten Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Shakespeare oynanmayan bir ülke yok ülkedir. Öyle bir ülkenin ne varlığından ne isminden bahsedilir. Ben kişisel olarak da Shakespeare'i çok severim. Bu bakanlığın perspektifi içinde de çok merkezi bir rol alır Shakespeare. Macbeth isimli oyunun kaldırılması gibi bir şey söz konusu değil. Kasım ayı taslak planında olan oyunun dekoru aynı sahnede Türkiye prömiyeri yapacak bir başka Shakespeare oyunun genel provalarına teknik engel oluşturduğu için Macbeth adlı oyun olası seyirci mağduriyeti de öngörülmek suretiyle aralık ayı programında ek 2 hafta olarak planlandı."

Çelik, bakanlık içinden bazı kişilerin bakanlığı zor duruma düşürmek için servis yaptıklarını söyleyerek, en ufak bir teknik düzenlemenin ideolojik olarak yansıtılmaya çalışıldığını dile getirdi.

Ömer Çelik, milletvekillerinin isteği üzerine de Macbeth oyununun biletlerinin komisyon üyelerine verileceğini de belirtti.

-"Niyetimiz kapatmak olsaydı 5,2 milyar lira bütçe ayırmazdık"-

Kurumlar içindeki ideolojik taassuptan yakınan Çelik, 20 yıl eseri sahnelenmeyen Necip Fazıl'a uygulanan tutumun Tarık Buğra'nın da başına geldiğini kaydetti.

Çelik, "Kolaydır bakana, bakanlığa sansürcülük atfetmek ama burada asimetrik yapıların, oligarşik cemaatlerin, ideolojik grupların sansürü asıl başat rol oynamaktadır" diye konuştu.

Sanat kurumlarına ilgisizliğe ilişkin eleştirilere işaret eden Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Niyetimiz kapatmak olsaydı, piyasacı bir kar zarar ikileminde baksaydık biz buna 12 yılda 5,2 milyar lira bütçe ayırmazdık. Her sene radikal biçimde bütçe artmaktadır. Yeni sahne üretilmesinden yeni oyunlara bir sürü çaba içindeyiz. Şunu görelim, buradaki mesele sadece devletin kaynak aktarması değildir. Bizim kültür sanat hayatımızın bu ülkenin ana rengini oluşturan etkinliklerin merkezi haline gelmesidir. Bu da elimizdeki modelle olmaz."

Çelik, cumhuriyetin politikasına karşı İslami muhafazakar sanat politikası oluşturulduğu iddiasıyla ilgili ise "Biri bana anlatsın cumhuriyetin politikası çok mu özgürlükçüydü" yanıtını verdi.

-Arkeolog ve sanat tarihçisi alımı-

Atanamayan arkeolog ve sanat tarihçileriyle ilgili soruya karşılık, ihtiyaç dahilinde talep edebileceğini, kadro çıkarsa da değerlendirebileceğini bildiren Çelik, bunun yanı sıra her mezunun kendi alanıyla istihdam edilmesinin mümkün olamayacağını kaydetti.

Çelik, "Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığı'ndan KPSS puan sırasına göre arkeolog, sanat tarihçisi ve hititoloji unvanlarında personel alımı istemişiz. Söz konusu talebimizin yıl içinde sonuçlanmaması halinde 2015 yılında da teklifimizi yineleyeceğiz" ifadesini kullandı.

-Risale-i Nur-

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın kendi mülkiyetinde sahnesinin olup olmadığı sorusunu ise Çelik, şöyle yanıtladı:

"Bizim zaten hiçbir tapulu binamız yok, hepsi bize tahsisli çünkü Hazine'ye aittir. Hiçbir bakanlık için söz konusu değildir bu, bütün bakanlıklar Hazine ve Maliye'den tahsisli kullanırlar."

Çelik, Telif Hakları Kanunu ve Risale-i Nur'a ilişkin sorular üzerine ise eserin telif sorununa ilişkin bilgi verdi.

Eserin müellifi Said Nursi'nin mirasçılarından birinin vekaletname vermemesi üzerine eserin basım izni alamayacağını aktaran Çelik, "Eserlerin basılabilmesinin tek yolu bunun devlet eliyle basılmasına imkan sağlamak. Aksi taktirde eser ebediyen basılamayacak ve böyle bir eser, toplumda önemli bir karşılığı olan bir eserin basılamaması durumunda da ciddi bir travma çıkacaktı. Biz bunu Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredeceğiz. O da sadece tahrifatla ilgili kısmını korumakla görevli bir vakfa ya da başka bir yere devredecek" diye konuştu.

Çelik, kitabın basılmasını sağlamanın önemini vurgulayarak, "Biz kitabın basılmasına yönelik özgürlük kapısını açmış olduk. Bu kanununu çıkarmasaydık bu eser ebediyen basılamayacaktı" dedi.

-Tabloların güvenliği artırılacak-

Devlet Resim ve Heykel Müzesi'ndeki kaybolan eserlere yönelik soruşturmanın sorulması üzerine Çelik, bu konunun ilgili kişilerce 1995'ten beri bilindiğine işaret etti.

Çelik, süreçle ilgili bilgi vererek, göreve geldiğinde konuyu ve bu işin güçlü yerlere ulaşabileceği için soruşturmanın bir türlü ilerleyemediğini öğrendiğini anlattı.

Oluşturulan teftiş kurulunun yaklaşık 1,5 yıl boyunca müzayedeleri gezerek, uzmanlarla konuşup, katalogları incelediklerine değinen Çelik, bu kapsamda hazırlanan dosyanın da hemen savcılığa sevk edildiğini bildirdi. Çelik, şu ana kadar 60 eserin bulunduğunu anımsatarak, 12 eserin ipucunu yakaladıklarını belirtti.

Envanterin tamamının çıkarılması ve şüphelenilen eser varsa bunların orijinalliğinin test edilmesi talimatı verdiğini anlatan Çelik, "Bundan sonra güvenlik önlemlerini artıracağız. Her bir tabloyu birer çiple takip edeceğiz. Tablo yerinden oynadığı anda biz onu göreceğiz. Bir de bu tabloların resimleri yayınlanmamış, yayınlansa kaçırılması engellenecek" değerlendirmesinde bulundu.

Çelik'in konuşmasının ardından, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ile Türkiye Yazma Eserler Başkanlığı'nın 2015 yılı bütçeleri kabul edildi.

- Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Politika 2015 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonu'nda - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement