Başörtülü Vekiller, Anayasa Yazım Komisyonu'nun da Gündeminde

MELTEM YILMAZ - TBMM Genel Kurulu'na başörtüsüyle gelen milletvekilleri, TBMM Anayasa Yazım Komisyonu'nun da gündemine geldi. Komisyon üyesi milletvekilleri, parlamentonun uzlaşma kültürü gösterdiğini, toplumsal mutabakatın siyasi mutabakata dönüştüğünü belirterek, tabloyu demokrasi anlamında önemsediklerini, hoşgörü iklimini güçlendirmeleri gerektiğini dile getirdi.

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal başkanlığında toplanan komisyon, "Sayıştay" maddesini ele aldı.

Maddeye geçilmeden önce gruplar, milletvekillerinin başörtüsü ile Genel Kurul salonuna girmesine ilişkin görüşlerini dile getirdi.

AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya, Türk demokrasisinin, bir devri kapatan, yeni bir özgürlüğü perçinleyen ortak uygulaması nedeniyle siyasal partilere şükran borçlu olduğunu söyledi.

İyimaya, "Türk milletinin, bir devire son veren, özgürlüklere yeni boyut katan teamülünün kurucu adımı nedeniyle büyük Meclis'ine minnettar olduğunu" dile getirerek, "Siyaset ve parlamento tarihi, büyük Meclis'in eylemli ittifakı ile önemli bir zenginliğe kavuşmuştur. Bu dönüşüm, övünçle anılacaktır. Büyük Meclis'in bugünkü üyeleri, karşı olanları dahil, gerçekleşen dönüşümün sistemik mimarlarıdır. Hoşgörü iklimine yapılan katkı unutulmayacak. Dönüşüm, toplum ve siyaset kurumu için önemli sorumluluklar yüklemektedir. Karşıtlık retoriğine kapılmadan hoşgörü iklimini güçlendirmeliyiz" diye konuştu.

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, TBMM'deki tabloyu, demokrasi anlamında son derece önemsediklerini dile getirdi. Kart, özgürlük, uzlaşma kültürü, sosyal ve toplumsal barış açısından çok önemli bir tablo ortaya çıktığını kaydederek, bunun, kendilerini iyimser kıldığını kaydetti. Kart, komisyonda kısmen bunu yaşadıklarını belirterek, bunu daha ileri boyuta da taşımayı arzu ettiklerini vurguladı.

-"Daha fazla tartışmalara neden olmamalı"

MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, Hatice Babacan'ın, 1969'da ilahiyat fakültesinden başörtüsü nedeniyle çıkartılmasından itibaren bu konunun sorun olduğunu ifade etti. Bal, sorunun, milli ve manevi değerleri yaralayarak, toplumsal bir hal aldığını dile getirdi. Bal, özellikle 1990'lı yıllardan itibaren artan bir şiddetle, başörtülü kesimin kamudan tecrit edildiğini, okullarına gidemediğini söyledi.

Bal, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, bunun toplumsal bir sorun olduğunu, toplumsal bir mutabakatla ve Meclis'te çözümlenmesi gerektiğini ilan ettiğini anlattı. Bal, o tarihen bu yana başörtüsü sorununun çözümü için MHP'nin mutabakat arayışında olduğunu dile getirerek, AK Parti ile birlikte, 411 milletvekilinin oyuyla kabul edilen anayasa değişikliğini ortaya koyduklarını, 57. Hükümet döneminde başörtülü kızların okullarında aldığı disiplin cezalarını ortadan kaldıracak bazı düzenlemeler yapıldığını anımsattı.

Şimdi toplumsal mutabakatın sağlandığını ifade eden Bal, Meclis'te de bunun siyasi mutabakata dönüştüğünü görmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi. Bal, "Memleketimiz için hoşgörü alanında kaydedilmiş önemli bir mesafedir. Bunun daha fazla tartışmalara neden olmaması gerekmektedir" dedi.

BDP Batman Milletvekili Bengi Yıldız, yıllardır ihmal edilen, özellikle sanal korkular üzerinden yaratılan bir yasak alan bulunduğunu belirterek, parlamentonun, dün bu ayıptan, yasaktan kurtulduğunu kaydetti.

Bunun toplumda da olumlu karşılandığına işaret eden Yıldız, farklı din, mezhep, inançtan olan hiçbir kesimin buna itirazı olmadığını kaydetti. Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tam tersine onlar da 'şu ana kadar sorun olan meselelerimizi halledin' diye görüş bildiriyor. Dünkü bu uzlaşma kültürünü çok önemsiyoruz. Parlamento ciddi bir iş yaptı.  O zaman, şu ana kadar tartışmalı olan, beklentiler içinde olan toplumun diğer din ve mezheplerin sorunlarını da bu çizgide çözersek, bu meseleyi daha da taçlandırmış oluruz. Aynı zamanda komisyon da bu uzlaşma kültüründen güç alarak, çalışmalarını hızlandırması lazım.  Parlamento, bir uzlaşma kültürü gösterdi, bunun aynı zamanda komisyonun çalışmalarına da yansıması lazım."

-Sayıştay maddesi

Konuşmaların ardından Sayıştay maddesinin görüşmelerine geçildi.

Sayıştay'ın, denetleme ve yargı olarak iki bölüme ayrılması; yargı bölümünün biri temyiz olmak üzere iki daireli olması gündeme geldi. Komisyonda, yargı bölümünün üçü yargıç kökenli, ikisi Sayıştay'ın kendi denetçileri arasından seçilecek beş kişiden oluşması ve Meclis'te seçilmesi önerildi.

Sayıştay raporlarının, Meclis'e gönderilmesi konusunun anayasal teminat altına alınması gerektiği, bu konuda Plan ve Bütçe Komisyonu'nun da görüşü alınması benimsendi.

Siyasi partilerin denetimi konusunda partiler arasında farklı görüş ortaya çıktı. AK Parti ve BDP denetimin Sayıştay, CHP ve MHP, Anayasa Mahkemesi tarafından yapılmasını istedi. BDP, bütün kurumların denetiminin Sayıştay'a verildiğini, sıra siyasi partilere geldiğinde, Anayasa Mahkemesi'nin gündeme geldiğini, mahkemenin de Sayıştay'dan görüş istediği gerekçesiyle Sayıştay'a karşı çıktı. - TBMM