Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız -

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ''Eğer siyasette bir eksiklik görüyorsanız, bunun çözümü yine siyasettedir. Bakın siyasette, hele de 30 Mart seçimlerine yaklaştığımız bu dönemde üslubumuzun daha da gerginlikten uzak gelmesi gerektiğini bizler biliyoruz ama bu üslubu gergin hale getirmeyin'' dedi.

Yıldız, partisinin seçim çalışmaları kapsamında geldiği Kütahya'nın Hisarcık ve Emet ilçelerinde, partililere hitap etti.

Hisarcık ilçesinde AK Parti seçim irtibat bürosunda konuşan Yıldız, gece gündüz demeden koşturan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ömür biçmeye çalıştıklarını söyledi.

Milletten aldıkları yetkiyi başkalarına devretmeyeceklerini belirten Yıldız, şöyle konuştu:

''(1 Ocak'tan sonra Başbakan ve AK Parti yok) diyeceksiniz ama buna rağmen de 'mağdur edebiyatı yapıyor' diyeceksiniz. Olur mu öyle şey? Vesayetin her türlüsüne, askeri olanına, sivil olanına, başka kisveler altında olanına ama hiçbirine müsaade etmeyeceğiz. Siz seçim öncesinde 'bu AK Parti'yi biz başka türlü deviremeyiz, bu AK Parti'ye biz başka türlü son veremeyiz' deyip entrika kuruyorsanız, eğer iftira atıyorsanız, eğer oyun oynuyorsanız, Allah buna iyi demez. Bizlerin yaptıklarımızı anlatmakta güçlük çektiğimiz bir ortamda, yapmadıklarımızı savunma ihtiyacı hissettirmeyin bize.''

Yıldız, Emet ilçesinde spor salonunda yaptığı konuşmada da 30 Mart'ta yapılacak yerel seçim için birleşen partilere ''hodri meydan'' dedi.

Gezi olaylarında ağaçların arkasına saklanıp politika yapmaya çalışanlara, 7 Şubat'ta başka şeylerin arkasına sığınıp politika yapanlara ve 17 Aralık'ta bazı değerlerin arkasına sığınıp politika yapanlara bir çağrılarının olduğunu ifade eden Yıldız, şunları kaydetti:

''Eğer siyasette bir eksiklik görüyorsanız, bunun çözümü yine siyasettedir. Bakın siyasette, hele de 30 Mart seçimlerine yaklaştığımız bu dönemde üslubumuzun daha da gerginlikten uzak gelmesi gerektiğini bizler biliyoruz ama bu üslubu gergin hale getirmeyin. Şu olabilir mi? Bir kardeşimiz, herhangi bir vatandaşımız, bir partiyi tercih edebilir. AK Parti'yi de tercih eden olacak, başka patiyi tercih eden de olacak. 'Bizim buna saygımız sonsuz ama biz şuna saygı göstermeyiz; 'siz gidin o ilde, (bunları yaşadığımız için söylüyorum) AK Parti'den sonra gelen ikinci parti hangisi Büyük Birlik Partisi, hep beraber onu destekleyelim'. Niçin? AK Parti'ye hayat hakkı tanımamak için bir başka ile gidiyorsunuz, AK Parti'den sonra gelen ikinci parti ne? BDP, 'tamam, onu destekleyelim'. Hani BDP ile Büyük Birlik Partisi birbirine taban tabana zıttı. Hani sizde kural vardı, hani sizde prensip vardı, hani sizde kutsal vardı neye dayanarak her ikisini beraber destekliyorsunuz? Diğer bir ile gidiyorum 'CHP'yi destekleyin', diğer bir ile gidiyorum, 'MHP'yi ve bir başka partiyi destekleyin' deniliyor. Bu olmaz, bu saygı duyulacak bir konu değil.

Eğer siz AK Parti'yi yıkmak için hepiniz bir araya geliyorsanız, buyurun hodri meydan. Türkiye burada, seçim sathı mahalli burada, Emet burada. Biz doğru yaptığımız için güçleniyoruz. Güçlendiğimiz için de daha çok doğru yapma kabiliyet ve kapasitesine ulaşıyoruz.''