Hdp Merkez Yürütme Kurulu Toplantısı - Son Dakika
Politika

Hdp Merkez Yürütme Kurulu Toplantısı

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Kürt halkı bölünme için değil özgürlük için, bu ülkede sınırlar içerisinde özgürce yaşamak için bir talepte bulunuyor, öz yönetim de budur, özerklik de budur.

01.02.2016 16:52
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Kürt halkı bölünme için değil özgürlük için, bu ülkede sınırlar içerisinde özgürce yaşamak için bir talepte bulunuyor, öz yönetim de budur, özerklik de budur. Bölünme değil, birleşme, bütünleşme, eşitleşme ve bunun üzerinden bir demokratikleşme talep ediyor" dedi.Demirtaş, parti genel merkezinde yapılan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı öncesi basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Cizre'deki yaralılardan 48 saattir haber alamadıklarını iddia eden Demirtaş, şu ana kadar bir evin bodrumundaki yaralıların durumu konusunda bir çözüm sağlanamadığını bildirdi. Demirtaş, "24 saat Heron ile izlendiğini" iddia ettiği binanın durumu hakkında valilik ve kaymakamlıktan da bilgi verilmediğini savundu.

Selahattin Demirtaş, yaşananlardan hükümeti sorumlu tutarak, "Terörle mücadele adı altında 90'lı yıllardan çok daha açık bir kanun dışılık gerçekleşiyor. Yasanın dışına çıkan hiç bir hukukta, uluslararası hiç bir hukukta yeri olmayan uygulamalar gerçekleştiriliyor" dedi.

Demirtaş, duygusu kırılmış, ülkede bir arada yaşama iradesi ortadan kalkmış bir toplum yaratıldığını savunarak, "Hükümet bunun hesabını parlamentoya vermemek için parlamentoyu şu anda işlevsiz kıldı, kapattılar parlamentoyu. Türkiye'de artık TBMM diye bir kurum yoktur. ya kapalıdır ya çalışıyor olsa bile AKP grubu tarafından işlevsiz hale getirilmiştir. Yani Türkiye'ye, topluma şu mesaj veriliyor; 'Bakın parlamento çalışmıyor, parlamento işlevsiz, demek ki başkanlığa geçmemiz lazım. Başkanlık olmazsa kaos olur, felaket olur.' Bunu her gün ölümler pahasına ülkeye yaşatıyorlar" ifadesini kullandı.

Demirtaş, insanlara "sokakta barikat kazmasını, hendek açmasını, silahla gezmesini" söylemediklerini, sorunların diyalog ile çözülmesi gerektiğini vurguladıklarını savundu.

Demirtaş, şunları söyledi:

"(Ben asla terörist ile görüşmem, asla şununla bununla görüşmem) teranesini bırakın, yıllarca görüştünüz ve netice de alınıyordu görüşme olduğu dönemde. Ölümler de yoktu. Şimdi Türkiye toplumunun bunu sorması lazım tabi, asker polis annesinin bunu sorma hakkı vardır.

Türk toplumu, Türk halkı eminim ki şu duyguyu hissediyordur; 'Ülkem tehdit altında, vatanım bölünmek üzere, dolayısıyla şehit vermek gerekirse de şehit veririz' diye düşünenler vardır. Bunu çok iyi anlayabiliyoruz. Biz de bu ülkenin evlatlarıyız, yurttaşlarıyız tabi ki ülkemiz tehdit altında, düşman saldırısı altında olsa hep birlikte savunalım. Biz böyle bir durum yoktur diyoruz."

Türkiye'nin iç sorunu, Kürt sorunu, demokratikleşme sorunu müzakere ile çözülebilecek bir konuyken hükümetin ısrarla savaşı dayattığını ileri süren Demirtaş, şu ifadeleri kullandı:

"Ölümler bu yüzden ortaya çıkıyor diyoruz, eleştirdiğimiz husus budur. İnsanlar vatanları için tabi ki ölürler, Kürtler de vatanı için ölür, Türkler de vatanı için ölür. Hele hele mevzu bahis hepimizin ortak vatanı tehdit altında olursa her birimiz canımızı ortaya koyalım ama AKP iktidarı ve başkanlık için, sarayın geleceği ve saltanatı için hiç kimse ölmek zorunda değil. Kusura bakmasın biz canımızı vermeyiz.

Kürt halkı bölünme için değil özgürlük için, bu ülkede sınırlar içerisinde özgürce yaşamak için bir talepte bulunuyor, öz yönetim de budur, özerklik de budur. Bölünme değil, birleşme, bütünleşme, eşitleşme ve bunun üzerinden bir demokratikleşme talep ediyor."

-"Operasyon yapılan yerlerde PKK'lı yok"

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bir gazetecinin, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun "Sur'u Toledo gibi yapacağız" sözlerini hatırlatması üzerine, "Sanki mevzu bitmiş, Kürt sorunu çözüldü, çatışma bitti şimdi iş imara geldi de bilmem oraları Toledo yapmayı, bilmem ne yapmaya geldi, oraları cehenneme çevirdiniz ne Toledo'su? Hiç bir şey de çözülmüş değil" yanıtını verdi.

Demirtaş, bir soru üzerine operasyon yapılan yerlerde PKK'lı olmadığını savundu. Demirtaş, "Hükümet bunu iyi biliyor. Ha varsa burada bir defa daha söyleyeyim, bin defa söyleyeyim, biz hükümete 'silahı sustur' derken PKK'ya 'silahlarını çalıştır' demiyoruz" dedi.

"Bu süreçte PKK'ya, Kandil'e HDP'den silahları bırakın çağrısı gelmeyecek mi" sorusuna, Demirtaş, şöyle yanıtladı:

"PKK'ye yaptığımız 'silah bırak' çağrısının hiç bir anlamı yok, karşılığı yok. Hükümet burada adım atmadığı müddetçe mesafe kat edemiyoruz. Her gün bu çağrımızı da tekrarlamaya devam edeceğiz. Biz hiç kimseye 'silah kullanın, çatışın, ölün, öldürün' tavsiyesinde bulunmadık ama hükümet bütün bunların siyasi sorumlusudur. Burada barışın muhatabı PKK'dır diyorsanız sorunuzu böyle soruyorsanız, 'Bakanlıklar PKK'ye bağlıdır, barış sürecini PKK yürütmek zorundadır ve ülkenin başbakanı Cemil Bayık'tır' diyorsanız yapabilirim çağrıyı ama yok Davutoğlu'dur diyorsanız müsaade edin ona yapmaya devam edelim."

-Yeni anayasa çalışmaları

Demirtaş, Anayasa Uzlaşma Komisyonunun çalışmalarına yönelik bir soru üzerine, nasıl bir anayasa önerdikleri açıklayacaklarını ve çalışmaların şeffaf olması için çalışacaklarını söyledi. Anayasanın ilk 4 maddesi dahil tüm maddelerinin tartışmaya açılmasını isteyen Demirtaş, şunları kaydetti:

"(Anayasanın ilk dört maddesi dahil tartışmaya açılsın) derken biz 'Cumhuriyetin şekli değişsin, başkenti değişsin, dili değişsin' falan filan demiyoruz fakat kutsal metin gibi yaklaşılmasını da kabul etmiyoruz. Değişmeyecek ayet haşa Kuran-ı Kerim hükümünde bir metin ile karşı karşıyaymışız gibi davranılmasını biz doğru görmüyoruz. Bu değişmesin dediğiniz maddeler darbeci Kenan Evren ve cuntası tarafından yapılmış. Allah'ın kitabına bu kadar saygınız yok, darbecinin kitabına dört elle sarılmışlar, şu madde tartışılmaz, öbür madde tartışılmaz.

Bizce tartışılmayacak şey ne olabilir; ülkenin birliği olsun, sınırları tartışmayalım, başkenti tartışmayalım onlar zaten ilk 4 maddede var. Fakat ilk dört madde kutsaldır söylemi ile bize kimse gelmesin. Biz ille tartışıp da değiştirelim de demiyoruz. Bir kutsal metin muamelesi yapılırsa biz oradan bir özgürlükçü sivil anayasa çıkmayacağını da görürüz, düşünürüz."

Kaynak: AA

Son Dakika Politika Hdp Merkez Yürütme Kurulu Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement