Oklar IŞID'e Bağlı Yapılara Yöneldi - Son Dakika
Güncel

Oklar IŞID'e Bağlı Yapılara Yöneldi

Ankara'daki terör saldırısını hala kimsenin üstlenmemesi ve Suruç'taki saldırıya benzerliklerden dolayı, saldırıyı IŞİD'e bağlı yapılardan birinin yapmış olabileceği düşünülüyor.

13.10.2015 07:24  Güncelleme: 09:01
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ankara'yı kana bulayan, iki canlı bombanın 3 saniye arayla üzerlerindeki tahrip gücü artırılmış TNT'leri patlatarak gerçekleştirdikleri katliamın ardından dikkatler soruşturmanın akıbetine çevrildi. Diyarbakır ve Suruç'taki saldırılarla ilgili soruşturmalarda alınan gizlilik kararlarına yönelik eleştiriler sürerken, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da avukatların evrakla ulaşmasını önleyici nitelikte "kısıtlama" kararı aldı.

IŞİD'İN LİBYA KOLU

Güvenlik birimlerinin saldırının faili konusundaki araştırmaları da sürüyor. Gelen bilgiler, saldırının PKK ya da sol örgütler tarafından değil, IŞİD veya bu örgütün zaman zaman taşeron olarak kullandığı yapılar ya da IŞİD'le birlikte mücadele eden örgütlerce yapıldığını gösteriyor. IŞİD'in Libya merkezli olan, ancak son dönemde Suriye'de faaliyet gösteren Ensar El Şeria tarzı yapılar aracılığıyla saldırıyı organize etmiş olabileceği değerlendiriliyor. Saldırının üstlenilmemesi ve eylem tarzı da IŞİD'in olayın odağında olduğunu gösteriyor. Canlı bombaların kimliğini belirlemeye yönelik çalışmalar da sürüyor. Suruç saldırısında, canlı bombanın nüfus cüzdanının bulunması sayesinde hızlı biçimde DNA eşleştirmesi yapılabilmesinin aksine, Ankara saldırısında bu konuda büyük güçlük yaşanıyor. Adli Tıp'ta iki çene kemiği ve yüzlerce vücut parçasının bulunduğu ve bunların eşleştirmesinin yapılmaya çalışıldığı kaydediliyor. Bazı parmakların bulunduğu ancak parmak izlerinin tespite elverişli olmadığı da belirtiyiyor.

İnsan Hakları Derneği ise dün çarpıcı bir iddia ortaya attı. İHD'nin raporunda, olayın yaşandığı gün Sabah saatlerinde polise istihbarat geldiği, civardaki orduevlerinin bile misafir kabul etmediğinin öğrenildiği iddia edildi.

IŞİD YA DA TAŞERONU

Ankara Başsavcılığı'nın katliamla ilgili yürüttüğü soruşturmada, elde edilen bilgi ve bulgular, saldırının failinin IŞİD olduğunu gösteriyor. Ancak bu konuda henüz açıklama yapılabilecek aşamaya gelinemedi. IŞİD'in Suriye'de kendisine bağlılık yemini eden yapılardan bir veya birkaçını saldırı için kullanmış olabileceği, IŞİD'le birlikte savaşan Ensar El Şeria tarzı örgütlerin de saldırıda kullanılma ihtimalinin bulunduğu ifade ediliyor. Ancak her koşulda organizasyonun IŞİD tarafından yapıldığı yönünde bilgiler bulunduğu kaydediliyor.

OLASI CANLI BOMBALAR

Suruç saldırısının ardından, canlı bombanın nüfus cüzdanının olay yerinde bulunması üzerine ailesinden alınan DNA örnekleri vücut parçalarıyla eşleştirilmiş ve saldırgan açığa çıkarılmıştı. Ancak Ankara saldırısında kimliklere ilişkin bir bilgi bulunamaması, MOBESE kameralarında saptanan ve canlı bomba olduğu değerlendirilen kişilerin eşgalinin net olmaması nedeniyle bu konuda güçlük yaşanıyor. İki canlı bombanın kimliklerinin belirlenebilmesi için Ankara Adli Tıp'taki paramparça olmuş beş ayrı cesedin parçaları üzerinden eşleştirmeler yapılıyor. Bulunan iki çene kemiğinin de bu parçalarla eşleşip eşleşmediği tek tek araştırılıyor. Bu araştırma sonunda kimlik tespiti işlemlerine başlanacağı ifade ediliyor. IŞİD'in canlı bomba olarak görevlendirdiği iddia edilen 20'yi aşkın kişinin de isminin yer aldığı liste araştırılacak. Bu listedeki kişilerin yakınlarıyla bağlantı kurularak DNA eşleştirmesi için çalışılacak.

KISITLAMA KARARI

Suruç ve Diyarbakır'daki bombalı saldırılardan sonra savcılıkların aldırdıkları gizlilik kararları büyük eleştirilere yol açmıştı. Ankara'daki saldırının ardından da savcılık "kısıtlama" kararı aldırdı. Bu karar, avukatların dosyadaki bilgi ve belgeleri incelemelerini engelleyecek.

BARO'DAN SUÇ DUYURUSU

Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran ve Yönetim Kurulu üyeleri de İçişleri Bakanı Selami Altınok, Ankara Valisi Mehmet Kılıçlar, Ankara İl Emniyet Müdürü Kadri Kartal, İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç ve tespit edilecek diğer yetkililer hakkında "görevi ihmal ve görevi kötüye kullanmak" suçunu düzenleyen TCK'nın 257. maddesi uyarınca soruşturma yapılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesinde, hayatını kaybedenler arasında Ankara Barosu levhasına kayıtlı avukat Uygar Coşkun'un da bulunduğu belirtildi. Dilekçede, "Bu derece ağır bir terör olayının, ülke gündemi de gözönüne alındığında, toplantı yerine varılmadan önce, gösteri yürüyüşü için başka şehirlerden bir araya gelen binlerce vatandaşın toplandığı yer olan Ankara Tren Garı'nın önünde gerekli ve yeterli güvenlik önlemlerini almayan ve yaratılan güvenlik zaafiyeti sonucu 95 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine, 246 vatandaşımızın yaralanması ile sonuçlanan terör olayının önlenmesi noktasında İçişleri Bakanlığı'nın görevini ağır şekilde ihmal ettiği açıktır" denildi.

2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu, şikayet edilen kurumların sorumluluklarıyla ilgili yasal mevzuat ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 2911 sayılı kanun ile ilgili kararlarına atıf yapılan dilekçede, "Devletin, toplantı ve gösteri yürüyüşlerine ilişkin pozitif yükümlülüğü kapsamında her türlü güvenlik önlemini almak, gösteri yürüyüşünün orada bulunanları tehlikeye sokmayacak şekilde sağlanması adına gerekli tüm tedbirleri alma görevi yasalarda açıkça düzenlemekte iken, yaşanan terör olayı, ilgili birimlerin böylesine büyük bir gösteri yürüyüşü öncesi, görevlerini yerine getirmede ihmale düştükleri gerçeğini ortaya koymuştur" ifadelerine yer verildi.

İHD'DEN VAHİM İDDİA

İHD de 10 Ekim'deki katliamla ilgili bir rapor hazırladı. Raporda güvenlik güçleri yeterli önlem almadıkları, olaydan sonra alana gaz sıktıkları, yaralılara müdahaleyi engelledikleri, ambulansların geliş yolunu kapattıkları gibi gerekçelerle ağır biçimde eleştirildi. İHD raporunda, üç bakanın delil toplama çalışmaları sürerken olay yerine gelmek istemeleri de eleştirildi.

ABD'DEN NUMARA İSTENDİ

Savcılığın talimatıyla polis, saldırının hemen ardından olayda yaralananların ifadelerini almaya başladı. Ankara dışına giden mağdurların ifadelerinin alınması için de talimat yazıldı.

Saldırı öncesindeki bazı Twitter paylaşımlarına ilişkin ABD'den IP numaraları talep edildiği öğrenildi.
Ayrıca soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı'nın talebiyle, Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliği, avukatların dosyayı incelemelerini ve dosyadan evrak almalarını, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 153. maddesi uyarınca kısıtladı. Maddenin ilgili fıkrasında, "Müdafiin (avukat) dosya içeriğini inceleme veya belgelerden örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise cumhuriyet savcısının istemi üzerine hakim kararıyla kısıtlanabilir" deniliyor. (Kaynak: Milliyet)

Oklar IŞID\'e Bağlı Yapılara Yöneldi

Son Dakika Güncel Oklar IŞID'e Bağlı Yapılara Yöneldi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement