"Karadeniz Fıkralarını Aratmayan Evler" Yıkılıyor
Samsun'un Çarşamba ilçesinde yıllar önce üzerlerine bağımsız şekilde 2-4 katlı bina inşa edilen ve "Bu binalar Karadeniz fıkralarını aratmıyor" şeklinde haberlere konu olan eski evler, tehlike oluşturması nedeniyle sahiplerince yıkılmaya başlandı.
Samsun'un Çarşamba ilçesinde yıllar önce üzerlerine bağımsız şekilde 2-4 katlı bina inşa edilen ve "Bu binalar Karadeniz fıkralarını aratmıyor" şeklinde haberlere konu olan eski evler, tehlike oluşturması nedeniyle sahiplerince yıkılıyor. Samsun'un Ayvacık ilçesinde 1961 yılında Hasan Uğurlu Barajı'nın yapılması nedeniyle evi sular altında kalan vatandaşlara devlet tarafından Çarşamba ilçesinde tek katlı, iki oda ve bir mutfaktan oluşan 240 ev yaptırıldı.
Cumhuriyet Mahallesi'ndeki bu konutlara yerleşen vatandaşlar, uzun yıllar burada yaşadı. Zamanla hanedeki bireylerin artması sonucu evlerin yeterli gelmemesi üzerine arayışa giren bazı vatandaşlar, yeni ev yapmaya karar verdi.Yeni binalarını aynı arsada yapan vatandaşlar, inşaat bitene kadar başka bir eve yerleşip kira vermektense eski evlerinde yaşamaya devam etti; binaları da eski evi yıkmadan üzerine yaptırdı. Uygulamanın yayılması sonucu ilçede eski evin üzerine yapılmış 2 ila 4 kat arasındaki binaların bulunduğu yapıların sayısı zamanla 50'yi buldu. Görenlerin ilgisini çeken yapılar, zamanla tehlike oluşturduğu gerekçesiyle sahipleri tarafından yıkılmaya başlandı. Bugün ilçede bu şekilde sadece birkaç yapı kaldı. - Eski evler yıkılıyorEski evinin üzerine yeni bina yapanlardan Hasan Aktaş, AA muhabirine, ailesinin kalabalıklaşması nedeniyle eski evin yetersiz kaldığını, bunun üzerine evin bulunduğu arsaya yıllar önce yeni bina inşa ettiklerini söyledi. Eski evlerini yıkmaları halinde kiraya çıkmak zorunda kalacaklarını, bunun da kendilerine ek bir maddi külfet getireceğine işaret eden Aktaş, "Yeni evi yaparken bir de kira ödemek zorunda kalacaktık. Biz de çözümü eski evin üzerine bağımsız şekilde yeni bina yapmakta bulduk. Eski evin çevresine kolonları yaptık, üzerine yeni binamızı diktik" dedi. Bina bittikten sonra babasının eski evde yaşamaya devam etmek istediğini dile getiren Aktaş, kendisinin ise kardeşiyle üst binaya taşındığını kaydetti. Aktaş, "Aslında babam yaşarken yıkacaktık ama 'merdiven çıkamam, ben öldükten sonra yıkarsınız' deyince öyle bırakmıştık. Babam bir süre önce vefat etti. Ev de oldukça eskidi. Önümüzdeki günlerde yıkacağız" ifadelerini kullandı.
"Böyle binalar inşa etmeyi kendimiz bulduk"Eski evini yıkmayı planlayan 75 yaşındaki Hikmet Aycan ise eski evleri devletin yaptırdığını ve kendilerine verdiğini söyledi. Bu evlerin 60-70 metrekare olduklarını anlatan Aycan, zamanla aileler çoğalınca bu evlerden bağımsız binalar yapılmaya başladığını dile getirdi. Yıllarca yeni binaların altında kalan eski evlerin tehlike oluşturmaya başladığını bildiren Aycan, bu nedenle yıktıklarını belirtti. Mahallede her evde mutlaka inşaat ustası bulunduğunun altını çizen Aycan, "Böyle binalar inşa etmeyi kendimiz bulduk. Eski evlerin içine ve çevresine kolon yerleştirerek tamamen eski evden bağımsız binalar yaptık. 50'nin üzerinde konut böyleydi ama artık 3 veya 4 bina kaldı. Herkes eski evlerini yıkmaya başladı" diye konuştu.