İngiliz Hükümeti "Gözetleyebilecek" Mi-

Yunus Kaymaz - İngiltere'de hükümetin polis ve istihbarat servisine "internette yakından takip" imkanı sunan yasa tasarısı, koalisyon hükümetinde görüş ayrılıklarına neden olurken, bazı İngiliz vatandaşlarından ise destek görüyor.

Hükümetin gelecek ay gündeme getirmeyi planladığı tasarı, polis ve istihbarat servisine herkesin telefon görüşmelerini, elektronik postalarını ve cep telefonu mesajlarını izlemesine imkan vermekle kalmıyor, Twitter, Facebook, Skype gibi sosyal ortamlardaki iletişimini de görme olanağı sağlıyor.

İngiliz medyası tarafından "Big Brother (Biri Bizi Gözetliyor)" olarak da adlandırılan tasarıya, koalisyon hükümetinin küçük ortağı Liberal Demokratlar tepki gösterdi. Genel Başkan Nick Clegg, tasarının yasalaşmadan önce ciddi değişikliklere ihtiyacı olduğunu söyledi.

Partisinden bazı milletvekillerinin karşı çıkmasına rağmen Başbakan David Cameron ise tasarıyı hararetle desteklemeye devam ediyor. Başbakan Cameron, ulusal güvenlik ve terörizmle mücadele için böyle bir yola başvurduklarını ifade ederek, bu yasayla insan haklarını ihlal etmeyeceklerini vurguladı.

Bu arada benzer bir tasarıyı 2006 yılında iktidardayken İşçi Partisi gündeme getirmiş, ancak o dönemde muhalefette olan Muhafazakarlar ve Liberal Demokratlar başta olmak üzere çeşitli kesimlerden gelen tepkiler üzerine tasarı geri çekilmişti.

-"Harika bir fikir"-

Başkent Londra'da AA muhabirinin sorularını yanıtlayan bazı İngiliz vatandaşları tasarıya destek verirken, bazıları ise tasarı için "rezalet" nitelemesinde bulundu.

Tasarıyı "hükümetin interneti yakından takip etmesi harika bir fikir" sözleriyle değerlendiren Jonathan isimli İngiliz, "Gizleyecek bir şeyiniz yoksa niye korkuyorsunuz- Özgürlükler açısından İran ve Çin gibi olunacağı eleştirilerine katılmıyorum. Sanırım bunu sadece güvenlik amacıyla kullanacaklar" diye konuştu.

David isimli bir diğer İngiliz vatandaşı ise tasarı için "rezalet" ifadesini kullanarak, "Her gün kullandığımız bu sitelerde mahremiyetimizin olduğunu düşünüyoruz. İçeriğini görmek için mahkeme kararı çıkarılması gerektiğini duydum. Ama bu yine de güven vermiyor. Dolayısıyla bu tasarının yasalaşmaması gerektiğini düşünüyorum" dedi.

Tasarının kabul edilmesi halinde İngiltere'nin İran ve Çin gibi olacağı yönündeki görüşlere katılmadığını kaydeden David, "izleme" ve "sansür" arasında fark olduğunu söyledi.

Tasarıya sıcak bakmayan Victoria isimli öğrenci ise, "Facebook gibi sosyal iletişim ağları, hükümet tarafından izlenmemeli, çünkü bu tip siteler kişisel bilgileri içeriyor. Başkalarının benim sayfama bakmasını istemem. Ama sanırım kuralları ihlal etmediğiniz sürece profiliniz takibe alınmayacaktır" ifadelerini kullandı.

-İçişleri Bakanı May, sosyal medyanın hedefinde-

Tasarıyla ilgili en çok eleştirilen isimlerden biri de İçişleri Bakanı Theresa May. Bakan May, kendisini internetteki yazışmaların ve kısa mesajların içeriğinin görülmesi için mahkeme kararının gerektiğini vurgulayarak savunuyor.

Ancak sosyal iletişim ağı Facebook'ta Theresa May'i eleştirmek için dikkat çekici girişimlerde de bulunuluyor. Örneğin "Bütün elektronik postalarınızı May'e de gönderin (cc all your e-mails to Theresa May)" adıyla açılan sayfayı şu ana kadar yaklaşık 10 bin kişi beğendi.

Öte yandan tasarının haklı yönlerinin bulunduğunu savunanlar ise Londra'da geçen yaz yaşanan yağmalama olaylarında Twitter'ın çok aktif bir şekilde kullanıldığını hatırlatıyor.

- LONDRA