MUSAB TURAN - Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Mustafa Koca, Türkiye ekonomisine ilişkin, "Gezi olayları ve Fed kararlarına karşın eğer kriz bölgesine bu kadar yakın bir coğrafyada Türkiye gibi üzerinde hesaplar olan bir ülke yine yüzde 4'ler seviyesinde bir büyüme gösteriyorsa bunu başarı saymak gerekir" dedi.
AA muhabirine Türkiye ekonomisinin yıllık değerlendirmesini yapan Koca, ekonomideki küresel gelişmeler, 2013 yılında yaşanan politik olayların iç piyasaya yansımaları, makro riskler ve 2014'deki muhtemel risklere ilişkin görüşlerini paylaştı.
Küresel ekonomideki daralmaya karşın Türkiye ekonomisinin 2013 yılında yeterli sayılabilecek gelişimi gösterdiğini dile getiren Koca, şunları kaydetti:
"Herşeye karşın, Gezi olayları ve ABD Merkez Bankası (Fed) kararlarına rağmen eğer kriz bölgesine bu kadar yakın bir coğrafyada, Türkiye gibi üzerinde hesaplar olan bir ülke yine yüzde 4'ler seviyesinde bir büyüme gösteriyorsa bunu başarı saymak gerekir. Zira gerçekten AB ve ABD 2008 krizinin etkilerinden henüz kendilerini tam olarak kurtarabilmiş değiller. Düşününki Fed parasal sıkılaştırma politikasını daha yeni uygulamaya cesaret edecek noktaya geldi. Suriye gibi bir sorunun bizim için önemli bir yük özeliği taşıdığı bir ortamda gelişmeyi iyi kabul etmek gerekir. Öte yandan hiç şüphesiz ülkemiz ekonomisi henüz gerçek anlamda yapısal reformlarını tamamlamamıştır. Bu yüzden de kalıcı büyüme modellemesine henüz ulaştığımızı söyleyemeyiz."
Türkiye ekonomisinin 2013 yılında yaşanan gezi olayları ve İstanbul merkezli "17 Aralık Operasyonu" nedeniyle yaralar aldığına dikkati çeken Koca, faizlerdeki artışına da değinerek, "Maalesef bazı geri gidişler yaşandı. Alınan mesafelerden vazgeçmek zorunda kaldık. Mesela gezi öncesi faizler yüzde 4,5 seviyelerine kadar gelmiş, ülke negatif faizleri konuşacak duruma gelmişti. Hemen gezi sonrasında ise faizler yüzde 9 seviyelerine çıktı. Şimdilerde ise bu oran yüzde 10'ları vuruyor. Bu önemli bir sıkıntı ve yük olmuştur" dedi.
Geçen hafta yaşanan 17 aralık operasyonunda ise şimdilik iki önemli etki görüldüğünü belirten Koca, "Birincisi bizatihi Halkbank'ın değerinin düşmesiki yaklaşık 1,65 milyar dolarlık bir gerilemeden bahsediyoruz. İkincisi ise borsadaki Halkbank kaynaklı geri gidişler. Orada da yaklaşık 20 milyar dolarlık bir kayıp gerçekleşti. Şimdi başka unsurlarla da birleşerek TL'nin değer kaybı trendine girmiş olmasını da ciddi bir kayıp saymak gerekir. Merkez Bankası (MB) Ocak sonuna kadar sırf bu regülasyon için 6 milyar dolar satışı planladı. Bunu da kayıplara eklemek gerekir" dedi.
"Bir hafta içerisinde 100 milyar dolarlık ihale paketini yatırıma dönüştürmeyi başaran ülke tüm dikkatleri üzerine çeker"
Yıl içinde gezi ve 17 Aralık operasyonunun yaşanmaması halinde Türkiye ekonomisinde büyüme ve büyümeden kaynaklı istihdam artışının daha fazla gerçekleşeceğini kaydeden Koca, "Belki yüzde 4,5-5'lik bir büyüme yakalanabilirdi. Faizlerin yükselmemesi, borçların artmaması anlamına gelir, enflasyon etkisi biraz daha sınırlı kalabilirdi. Bir puanlık büyüme farkının istihdama ciddi anlamda katkısı olurdu. Dolayısıyla zincirleme etki olarak nasıl olumsuz yansımalar oluyorsa, benzer şekilde olumlu yansımaları olurdu" ifadelerini kullandı.
Uluslararası alanda Türkiye için belli bir farkındalık oluştuğunu vurgulayan Koca, Marmaray, 3. Köprü ve 3. Havalimanı gibi projeler yıl içinde ilgiyle takip edildiğini anımsatarak, "Dünya, özellikle gelişmiş ülkeler çok daha büyük sıkıntılarla uğraşırken, yaklaşık bir hafta içerisinde 100 milyar dolarlık bir ihale paketini yatırıma dönüştürmeyi başaran bir ülke hiç şüpheniz olmasın tüm dikkatleri üzerine çeker. Hatta ileri bir söz söyleyeyim nazar bile alabilir. Siz geziyi bunun bir yansıması sayabilirsiniz. Dünya işte böyle bir ilgi gösterdi" diye konuştu.
"Bizi biraz kendi halimize bıraksalar bu hedefleri (2023) yakalamak işten bile değil
İş dünyası olarak 2023 hedeflerinin yakalanabileceğine olan inançlarının hala kuvvetli olduğunu belirten Mustafa Koca, 2014 yılı beklentilerine de değinerek şunları kaydetti:
"Açıkçası bizi biraz kendi halimize bıraksalar bu hedefleri yakalamak işten bile değil. Ancak ekonomik olmaktan çok siyasi sorunlarla ilgilenmek tabii ki hedefleri zora sokuyor. Bu ülkenin motivasyonu kolay yükselebiliyor. Ama aynı zamanda kolay düşebiliyor. Aslında ülkemiz son yıllarda yığınla iktisadi kuralı aşarak tüm dünyayı şaşırttı. Bunu yine yapabilir. Ancak siyasi kriz olmaması şartıyla. Örnek olarak söyleyeyim, yüksek büyüme gösterirken enflasyonu düşürme becerisi literatür değiştirten bir performanstır.
2014 için küresel ekonomi kuruluşlarının ülkemiz hakkındaki tahminleri çok iyi. Biz aynı kanaatteyiz. Ekonomik olarak gerçek atılımlar yapma konusunda son derece yüksek cesaretimiz var ama maalesef konu siyasi olunca işler değişiyor. Bu yüzden temenni ederiz ki siyasi sıkıntılar olmasın. Zira önümüzde ciddi anlamda üç seçim var. İkisi 2014 yılında olacak. Bunlar maalesef ülkemiz için siyasi risk alanları. Dikkatli olmaya çalışacağız. İstikrarın korunması için çalışacağız. Bu bağlamda işdünyasının atraksiyon yapması için elimizden gelen cesaret takviyesini sunmaya çalışacağız. İnşallah korktuklarımızdan emin umduklarımıza nail oluruz." - İstanbul
Son Dakika › Ekonomi › Askon Başkanı Koca'dan Yıllık Ekonomi Değerlendirmesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?