Genç Türkiye Zirvesi

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, "Birileri planlarını yaparken Türkiye'nin bu gücünü ve kabiliyetini hesaba katmak zorunda. Kimse bize rağmen bulunduğumuz coğrafyada adım atamaz, atmamalı. Yanı başımızdaki Suriye'de yaşananları kabul etmek mümkün değildir." dedi.

Elvan, "Dijital Dönüşüm Güçlü Türkiye" temasıyla bu yıl 5'incisi gerçekleştirilen Genç Türkiye Zirvesi kapsamındaki "Küresel Güç, Bölgesel Lider: Yeni Türkiye" konulu oturumda yaptığı konuşmada gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye'nin bulunduğu coğrafyanın zor bir coğrafya olduğuna işaret eden Elvan, Türkiye'nin bu zorlukların üstesinden gelebilecek güç ve kabiliyete sahip olduğunu söyledi.

Elvan, şunları kaydetti:

"Birileri planlarını yaparken Türkiye'nin bu gücünü ve kabiliyetini hesaba katmak zorunda. Kimse bize rağmen bulunduğumuz coğrafyada adım atamaz, atmamalı. Yanı başımızdaki Suriye'de yaşananları kabul etmek mümkün değildir. Milli Güvenliğimiz söz konusu olduğunda gereken adımları atmaktan bugüne kadar çekinmedik, bundan sonra da çekinmeyeceğiz. DEAŞ denen terör örgütünü, bu pislikler sürüsünü El-Bab'a kadar nasıl temizlediğimiz ortadadır.

Bir terör örgütünün başka bir terör örgütü ile yok edilmeye çalışılması akla ziyan bir durumdur. Bu yanlışın içine düşenler bu kararlarını gözden geçirmelidir. Biz Türkiye olarak hem içeride hem de dışarıda bu hain terör örgütlerine karşı kararlı mücadelemizi sürdürdük, bundan sonra da sürdürmeye devam edeceğiz. Adı ne olursa olsun. Bunların birbirinden farkı yok. FETÖ, DEAŞ, PKK veya PYD. Hepsi bizim için aynı kefededir ve bunların köklerinin kazınması elzemdir. "

Güvenlik güçlerinin terörün temizlenmesi için gece gündüz çalıştığını aktaran Elvan, Türkiye'nin devleti, milleti, gençliği ile güçlü bir ülke olduğunu, yarın bugünden daha da güçlü olacağını dile getirdi.

"Kalkınma ile demokratikleşmeyi birbirini besleyen iki süreç olarak görüyoruz"

Bakan Elvan konuşmasında teknolojik gelişmelerin dünyadaki yansımalarına değindi. Son 20 yılda dünyanın önceki dönemlere göre çok hızlı bir değişim yaşadığına işaret eden Elvan, "Bu değişimin motoru olan teknolojik ve ekonomik gelişmeler, farklı coğrafyalarda siyasi dönüşümleri de tetikledi. Değişim hızının saniyelere indiği günümüzde, ülke olarak geleceğe yönelik hazırlanan tüm planlarımız kalkınma amacımıza hizmet etmektedir." dedi.

Kalkınmanın ülkeler ve Türkiye için önemine işaret eden Elvan, kalkınma yolculuğunda önceliklerinin insan refahını üst toktaya taşımayı, aynı zamanda eş zamanlı olarak Türkiye'nin küresel arenadaki etkinliğini de artırmayı hedeflediklerini söyledi.

"Kalkınmış bir Türkiye, bugün olduğu gibi yarınlarda da bölgesinde lider, küresel düzeyde sözü dinlenen bir ülke olmayı garanti edecektir" diyen Elvan, kalkınma ile demokratikleşmenin birbirini besleyen iki süreç olduğunu, merkezine insanı aldıklarını, katılımcı, bütüncül ve dengeli bir kalkınma anlayışıyla hareket ettiklerini anlattı.

Elvan yüksek teknolojili ürünlerin üretiminin Türkiye için önemine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Türkiye'nin bölgesinde lider bir ülke olabilmesi için dünyadaki temel eğilimleri yakalamayı ve bu eğilimlerin ülkemizle etkileşimini doğru yönlendirmeyi hedefliyoruz. Ülkemiz, medeniyetler arası geçiş noktasında, geçmişte önemli medeniyetlere merkez olmuş kültürlere komşuluk etmektedir. Bu zengin coğrafyada Türkiye olarak bir taraftan küresel dünya ile entegre olma, diğer taraftan yerel dinamiklerimizin gerektirdiği kalkınma sürecimizi geliştirme çabasındayız.

Türkiye, dışa açık bir toplum, dışa açık bir ekonomi olarak daha fazla ticaretle büyüyecektir. Bunun için de daha fazla üretim ve ihracat hedefliyoruz. İhracata dayalı güçlü bir üretim yapısı ancak 'yükte hafif, pahada ağır' bir ürün yapısına geçişle, bilgiyi ve ileri teknolojiyi doğru kullanmakla ve tekrar tekrar üretmekle mümkün. Bu noktada bölgesel bir güç olarak kalabilmek için öncelikle 'bilgi merkezli bir gücü' temsil etmek gerekiyor."

"Önümüzdeki süreçte yenilikçilik alanında rekabet gücümüzü geliştirmemiz gerekiyor"

Ülkelerin değer zincirinde daha da üst seviyelere yükselmesinde Ar-Ge ve yenilikçiliğin geliştirilmesinin kritik önemde olduğunu belirten Elvan, Türkiye'nin bu kapsamdaki gelişimi için yoğun çalışmalar sürdürdüklerini, kamu alımları yoluyla teknoloji geliştirmeyi ve yerli üretim programlarını desteklediklerini anlattı.

Özel sektörün küresel rekabette öne geçmesi için yaptıkları çalışmalar ve verdikleri desteklerle ilgili bilgi aktaran Elvan, önümüzdeki süreçte Türkiye'nin yenilikçilik alanında rekabet gücünü geliştirmesi gerektiğini, yapıcı rekabet etme alışkanlığı kazanmanın ve nitelikli insan gücünün önemli olduğunu söyledi.

Bakan Elvan, bilgi temelli ekonomiye geçiş sürecinin aşamalarından ve bileşenlerinden bahsederek, yaşanan teknolojik değişim ve gelişimlerin ekonomik, sosyal ve bireysel yaşamla beraber ekonominin süreçlerini de dönüştürdüğünü kaydetti.

Çağın teknolojilerini ve bilgiyi etkin kullanan ülkelerin uluslararası rekabet avantajı kazandığını dile getiren Elvan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Küresel rekabet koşullarında bu araçtan etkin olarak yararlanamayan ülkeler ise yarışın dışında kalma tehdidiyle karşı karşıya kalmaktadır. Önümüzdeki dönemde dijitalleşme sürecinin, yeni nesil mobil genişbant teknolojileri, nesnelerin interneti, bulut bilişim, büyük veri analitiği, yapay zeka, sanal gerçeklik ve

3 boyutlu yazıcı gibi teknolojilerin her alanda yoğun bir şekilde kullanımı sayesinde yeni bir boyuta geçmesi beklenmektedir. Bu teknolojiler ile veri çok daha geniş ölçekte ve detayda toplanabilecek, işlenebilecek ve anlamlı bilgi haline dönüştürülebilecektir.

Böylesi bir bilgi üretme/işleme kapasitesinin getireceği yenilikleri ve ekonomik yapıyı nasıl dönüştüreceğini tam olarak bilmek olanaksız. Ancak, görünen o ki, bilgi ve bilgiye dayalı ürün ve hizmetler ekonominin yalnızca bir parçası olmaktan çıkmakta, bizatihi ekonominin kendisi haline gelmektedir. Bu durum ekonomilerin 'dijital ekonomilere' dönüşümü anlamına geliyor."

Lütfi Elvan, sanayi toplumunda hammadde ve bu hammaddelerin işlenmesi için gerekli enerjinin kontrolü ne kadar önemliyse, bilgi ekonomisinde bilginin kontrolünün de o ölçüde önemli hale geldiğini, önümüzdeki dönemin öne çıkacak toplumlarının, dijitalleşme sürecini etkin şekilde yönetebilen ve bu sürecin sonucunda da bilgi temelli yenilikçiliğe dayalı ürün ve hizmetleri üretebilenler olacağını söyledi.

"Birçok kentsel hizmette hızlı dijitalleşme yaşanması beklenmekte"

Konuşmasında Türkiye'nin dönüşüm sürecinde yapması gerekenlerden ve akıllı şehirlerin öneminden bahseden Elvan, "Geldiğimiz noktada şehirlerimizi ve şehirleşme süreçlerimizi üretim, yenilik ve teknoloji odakları haline getirmeliyiz. Nasıl ki bugün finans sektöründe ya da büro hizmetlerinde birçok hizmet ve faaliyet artık dijital ortamda sürdürülüyor ise kent yönetimlerinde de planlamadan ulaşıma, enerjiden sağlığa birçok kentsel hizmette hızlı bir dijitalleşme süreci yaşanması beklenmektedir." dedi.

Kalkınma Bakanı Elvan, dijital dönüşümde temel aktörlerin bugünün gençlerinin kurduğu "start-up"lar olacağına işaret ederek, yapılan yatırımlarla kamunun ürettiği verinin paylaşılmasının sağlanacağını, paylaşılan bu veriyle gençlerin, "start-up"larda geliştireceği program ve uygulamaların teşvik edileceğini anlattı.

Önümüzdeki dönemde en önemli gündemin, insan sermayesini bilgiye, fiziki sermayeyi ise teknolojiye dayalı olarak hızla dönüştürmek olması gerektiğini belirten Elvan, "Bunun için ekonomik ve sosyal hayatımızın tüm dinamiklerini geleceğe yön veren teknolojiler ile bağdaştırarak, dijital dönüşümü sağlamış, kurumsal kaliteyi yakalamış, profesyonel insanlardan oluşan bir ülke olma yolunda ilerliyoruz. Bu adımlar bizleri geleceğe taşıyacak,Türkiye'nin bölgesinde lider ülke ve küresel düzeyde bir aktör olabilmesinin yolunu açacaktır." şeklinde konuştu.