8 Türk'ün Sonu Olan Silahlar Aranıyor

Almanya'da 2000-2007 yılları arasında 8 Türk, 1 Yunan ve 1 kadın Alman polisi öldüren Neonazi terör hücresi üyelerinin bağlantıları ve bu saldırılarda kullanılan silahların arandığı belirtildi.

Almanya'da Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) adlı aşırı sağcı terör hücresine yönelik soruşturma kapsamında bazı eyaletlerde aramalar yapıldı. Deutche Welle, Federal Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, Thüringen ve Hessen eyaletlerinde bazı ev ve garajlarda yapılan aramalar çerçevesinde NSU'nun işlediği suçlarda kullanılan silahların nereden geldiğinin? araştırıldığının belirtildiğini aktardı. Operasyon kapsamında Hessen eyaletinde 1, Thüringen eyaletinde de ise birkaç evin arandığı şimdiye kadar söz konusu kişilerin NSU'yu önemli ölçüde desteklediği yönünde ipucuna rastlanmadığı bildirildi. Saksonya eyaletinde de uzun süreden bu yana Neonazi terör hücresi üyelerini desteklediği şüphesi bulunan bir kadının evinin arandığı, ancak buradaki aramanın silahlarla ilgili olmadığı bildirildi.

Almanya'da terör hücresi üyesi 3 Neonazi'nin kullandığı Zwickau'daki ev geçen kasım ayında teröristlerden Beate Zschäpe tarafından ateşe verilmiş, enkaz arasında 12 silah ele geçirilmişti. NSU üyeleri Uwe Böhnhardt ile Uwe Mundlos'un ölü bulundukları karavanda da 8 silah bulunmuştu.

Cinayetleri soruşturan Bavyera eyaletindeki Bosporus (Boğaziçi) adlı cinayet masasının üyeleri, komisyon üyelerinin sorularını yanıtlarken, cinayetlerin neden yıllar boyunca aydınlatılamadığını açıklamaya çalıştı.

Cinayet masasının eski yöneticisi Wolfgang Geier, uzun süre katillerin Nürnberg ve çevresinde yaşadığının tahmin edilmesi sebebiyle izlerine rastlanılamadığını, bunun katillerin profiline uyan bazı diğer aşırı sağcıların peşine düşmelerinden kaynaklandığını söyledi. Geier, öldürülen 8 Türk ve 1 Yunan'dan 3'ünün Nürnberg ve çevresinde olması sebebiyle bu bölgeye ağırlık verdiklerini, Almanya çapında tüm aşırı sağcı şüphelileri izlemelerinin o dönemde mümkün olamadığını kaydetti.

Wolfgang Geier, eyaletin iç istihbarat servisi Bavyera Anayasayı Koruma Teşkilatı'nı da eleştirerek, talep ettikleri bilgileri almalarının aylarca sürdüğünü söyledi.