Baü Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Narlı Açıklaması

Bahçeşehir Üniversitesi (BAÜ) Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı, "Kız çocuklarımızın eğitimine, bilim, teknoloji, matematik eğitiminde öne geçmesine çok büyük ihtiyaç var. Kadını eğittiğimiz zaman tüm toplumu eğitiyoruz." dedi.

Karabük'te Mavi Kapı Derneğince ve "İlk Adım" projesi kapsamında, "Ayrımcılık ve Kadına Şiddeti Önlemede Erkeğin Rolü" konulu konferans düzenlendi.

Nafiz Kayalı Gençlik Merkezi'nde gerçekleştirilen konferansta konuşan Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı, "İlk Adım" projesinin önemli bir mücadeleye dönüşeceğini belirterek, "Kadına karşı şiddette erkek inisiyatifi olmazsa olmaz. Bu kadına karşı şiddetle mücadele önemli bir medeniyet projesi. Medeniyet projesi olduğu kadar bir insan hakları ve insan onuru projesi. Kadına karşı her türlü ayrımcılık ve şiddet kabul edilemez. Bu insan hakları açısından kabul edilemez, insan olarak kabul edilemez." diye konuştu.

Kadına karşı şiddetle mücadelenin bir kalkınma projesi olduğunu anlatan Prof. Dr. Narlı, "Çünkü kadına karşı şiddetle yapılmayan mücadele, Türkiye'nin insanı ve ekonomik kalkınması açısından çok büyük zararlar ortaya çıkartıyor." ifadesini kullandı.

Kadının bir insan kaynağı ve insan kaynaklarını yetiştiren bir varlık olduğuna işaret eden Prof. Dr. Narlı, şunları söyledi:

"Bir anne olarak, çalıştığı yerde, öğretmen olarak yetiştiriyor. Eğer ailede şiddet varsa kadının, çocuğun ve babanın ruh sağlığından bahsedebilir miyiz? Burada bir ruh sağlığı sorunu ortaya çıkıyor. Çocuklar sürekli önlerinde şiddet kullanan bir rol modeli görüyorlar. Hem psikolojik olarak etkileniyor hem de rol modelden şiddet kullanmayı öğreniyor. Çocuk bir sorunla karşı karşıya kaldığı zaman tartışarak, argümanlar vererek, sorunu çözmek yerine, kaba güç kullanarak sorunları çözebileceğini düşünüyor. Bunun toplumsal açıdan negatif sonuçları var."

"Türkiye genç bir ülke"

Prof. Dr. Narlı, kadın ve erkeğin kanunlar önünde insan olarak eşit kabul edildiğini anımsatarak, Türkiye'nin yaş ortalamasının 27 olduğunu, gençlerin iyi bir şekilde yetiştirilmesi gerektiğini kaydetti.

Prof. Dr. Narlı, "Türkiye ile Avrupa Birliği'ni karşılaştırırsak, biz demokratik açıdan yaklaştığımız zaman Türkiye'de genç bir nüfus var, bu nüfusu en iyi biçimde eğitmek hem Türkiye için önemli hem de Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde çok önemli. Genç nüfusumuzun yarısı kadın, yarısı erkek. Dolayısıyla kız çocuklarımızın eğitimine, bilim, teknoloji, matematik eğitiminde öne geçmesine çok büyük ihtiyaç var. Kadını eğittiğimiz zaman tüm toplumu eğitiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.