Dha Yurt Bülteni 7

1)GÜVENLİK GÖREVLİSİNİN KATİL ZANLISI, DAHA ÖNCE 7 KİŞİYİ ÖLDÜREN SERİ KATİL ÇIKTI

KAYSERİ'de 5 gün önce, bir villanının güvenlik noktasında uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitiren güvenlik görevlisi Sami Yılmaz'ın (47) cinayet şüphelisi, daha önce kardeşinin de aralarından bulunduğu 7 kişiyi öldürdüğü iddia edilen, 2017 Şubat ayında da cezaevinden tahliye edilen 'Avcı' lakaplı Hamdi Kayapınar (39) olduğu ortaya çıktı. Gözaltına alınan Kayapınar'ın, Yılmaz'ı, çok beğendiği silahı için öldürdüğünü söylediği belirtildi.

Merkez Melikgazi ilçesi Erenköy Mahallesi Komando Caddesi'nde bir iş adamına ait villada güvenlik görevlisi olarak çalışan Sami Yılmaz, 2 Ağustos günü akşam saatlerinde, güvenlik noktasında uğradığı silahlı saldırıda yaşamını yitirdi. Olayın ardından Cinayet Büro Amirliği ekipleri, şüphelinin yakalanması için özel ekip kurdu, çalışma başlattı. Ekipler, 950 saatlik güvenlik ve MOBESE kameralarının görüntülerini izleyerek, şüphelinin Hamdi Kayapınar olduğunu belirledi.

SİLAHINI BEĞENDİĞİ İÇİN ÖLDÜRMÜŞ

Kardeşinin de aralarında bulunduğu 7 kişiyi öldürdüğü iddia edilen, Şubat 2017'de tahliye olan Kayapınar, merkez Melikgazi ilçesi Yıldırm Beyazıt Mahallesi'ndeki evinde yakalandı. Şüphelinin evinden yapılan aramada, öldürdüğü güvenlik görevlisinden gasp ettiği tabanca ve olayda kullandığı tüfek, eldiven ve kar maskesi bulundu. Şüphelinin evinde ayrıca çok sayıda tabanca ve tüfek ele geçirildi. Gözaltına alınan Kayapınar, emniyette ilk sorgusunda cinayeti güvenlik görevlisinin silahını beğendiği, bu nedenle cinayeti işlediğini söyledi.

'7 KİŞİYİ ÖLDÜRMÜŞTÜ'

Kayapınar, 1994 yılında, henüz14 yaşındayken kendisinden bir yaş küçük kardeşini iple boğarak öldürüp ilk suçunu işledi, 4 yıl cezaevinde kaldıktan sonra Şartlı Salıverme Yasası'ndan yararlanarak tahliye edildi. Kayapınar, 1998-2001 yılları arasında da Yaşar Sezer, Ali Aras, Abdullah Aslan, Memiş Dinçaslan, İbrahim Genç ve Cafer Şahin'i öldürmekten, polis memuru İlhan Duruş ve Bedrettin Duvar'ı yaraladığı iddiasıyla yargılandı, ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı.

ÖLDÜRDÜKLERİNİ 'AV' OLARAK TANIMLADI

Kayapınar 2002 yılında seri cinayetlerin katil zanlısı olarak yakalandığında polise verdiği ifadede, cezaevinden çıktıktan sonra ailesi ve toplum tarafından dışlandığını, bu nedenle insanlara karşı kin beslediğini anlattığı öğrenildi. Kayapınar, öldürdüğü kişileri 'av', gasp ettiği para ve eşyaları 'av ganimeti' olarak gördüğünü anlatırken, kendisini de 'avcı' diye isimlendirdiği belirtildi.

Görüntü Dökümü

------------------

-Zanlı nın Emniyete getirilmesi

-Detaylar

KAYSERİ/DHA

======================================================

2)KARACİĞERİNİN 100 GRAMIYLA MİNİK KIZINI HAYATA BAĞLADI

ANTALYA'da anne karnında yoğun demir birikimi nedeniyle karaciğer yetmezliğiyle dünyaya gelen 6 aylık Gülsüm Sare'ye, babası Mesut Yağcı'dan (25) alınan 100 gram karaciğer dokusu nakledildi. Tedavisinin ardından Gülsüm Sare bebeği kucağına alan anne ve babası büyük mutluluk yaşadı. Anne karnında yoğun demir birikimi nedeniyle karaciğerinde zedelenmeyle dünyaya gelen Gülsüm Sare bebeğe nakil yapılmasına karar verilince babası Mesut Yağcı gönüllü oldu. Yapılan testlerde nakil için engel olmadığı görülünce, ameliyata karar verildi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde yapılan ameliyatla, 2 kilo 800 gram ağırlığındaki Gülsüm Sare bebeğe, 8 saat süren operasyonla babası Mesut Yağcı'dan alınan 100 gram karaciğer dokusu nakledildi. 2 ay yoğun bakım servisinde tedavi gören Gülsüm Sare bebek, 1 ay da klinikteki bakımının ardından sağlığına kavuştu.

'KARACİĞER NAKLI YAPILAN EN DÜŞÜK AĞIRLIKLI BEBEK'

Akdeniz Üniversitesi'nde konuya ilişkin düzenlenen toplantıda konuşan AÜ Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bülent Aydınlı, 3 ay önce karaciğer nakli yapılan Sare bebeği 'Mucize bebek' olarak tanıttı. Gülsüm Sare bebeğe yapılan ameliyat ile Türkiye'de yapılmış en düşük ağırlıklı bebek karaciğer naklini gerçekleştirdiklerini vurgulayan Prof. Dr. Aydınlı, "3 ay önce karaciğer nakli yaptık. Tıp literatüründe karaciğer nakli yapılan en küçük bebeklerden biri. Türkiye'de yapılan en küçük bebek. 2,8 kilo ağırlıkla ameliyata aldık. Babası uygun görüldü, donör oldu. Babasının karaciğeri çok büyüktü, ameliyatta küçülttük. Küçük bebeğin yapıları da çok küçük" dedi.

2 AY YOĞUN BAKIMDA KALDI

Geçmişte 10 kilo altındaki çocuklarda karaciğer nakli yapılamadığını anlatan Prof. Dr. Aydınlı, "Şu anda bebek 3 kilo civarında. Beslenmesi daha iyi olacak. Solunum sıkıntısını gidermek için boğazdan hava yolu açıldı. Bir hafta sonra kapanacak. Bu kadar küçük çocuğun solunum cihazından ayrılması zor oldu. Mecbur havayolu açtık. Babadan 100 gram civarında karaciğeri naklettik. Teknik bir olay, yapılması çok zor bir işlem. Ülkemizde birkaç yerde yapılan işlem" diye konuştu.

ANNE KARNINDA KARACİĞERİ HASARLANDI

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Reha Artan ise Gülsüm Sare bebeğin anne karnında bulaşan virüs nedeniyle hem karaciğer, hem dalağının rahatsızlandığını belirtti. Gülsüm Sare bebeğin ağır sistematik hastalıkla dünyaya geldiğini belirten Prof. Dr. Artan, "Doğmadan önce bulaşan virüs hem karaciğerini, hem dalağını hasta etmişti. Tedaviye rağmen karaciğer rahatsızlığı ilerleyince siroza neden olabileceğini düşündük. Anne karnında karaciğer hasarlanması sonucu yoğun demir birikimi ile karaciğerin zedelendiğini saptadık" dedi.

AİLENİN SEVİNCİ

Türkiye'nin ilk yüz naklini gerçekleştiren Prof. Dr. Ömer Özkan, Gülsüm Sare bebeğin kilosunun çok düşük olduğunu anlattı. Prof. Dr. Özkan, Gülsüm Sare bebeğin kısa sürede normal kilosuna kavuşup, sağlıklı şekilde taburcu olmasını diledi.

Anne Fatma Yağcı (19) da bebeğini sağ salim kucağına almanın mutluluğunu yaşadığını belirtti. Bebeğine karaciğerini veren Mesut Yağcı ise, "6 aydır hastanedeyiz. Babamız ve annemiz olarak gördüğümüz doktorlarımıza teşekkür ediyorum. Gülsüm Sare'yi sağ salim sağlığına kavuşmuş şekilde evimize götürmek istiyoruz" diye konuştu.

Toplantıya, operasyonu gerçekleştiren ekipteki Prof. Dr. Oğuz Dursun, Uzman Dr. Atike Atalay da katıldı.

Görüntü Dökümü

----------------------

Akdeniz üniversite hastanesi dış plan görüntü

Organ nakil merkezi dış plan görüntü

Gülsüm Sare bebeğin annesinin kucağında görüntüsü

Gülsüm Sare'nin görüntüsü

Ailenin görüntüsü

Prof. Dr. Bülent Aydınlı'nın konuşması

Anne Fatma Yağcı'nın konuşması

Baba Mesut Yağcı'nın konuşması

Detaylar

384 MB -- 03.12  /// HD

(Haber: Tolga YILDIRIM-Erol AKKIR-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

===========================================================

3)YUSUFELİ'NDE KURBAN GELENEĞİ SÜRÜYOR

ARTVİN'de Yusufeli ilçesinin Koşnahal Yaylası'ndaki vatandaşlar, olası sel ve heyalan gibi afetlerden korunmak amacıyla büyükbaş hayvan kurban etme geleneğini sürdürüyor. 27 büyük baş hayvanın kurban edildiği etkinlikte, 3 bin 500 tona yakın et de 30 kazanda pişirilerek katılımcılara ikram edildi. İlçeye bağlı Dokumacılar köyünün 2780 rakımlı Koşnahal Yaylası'nda oturan yöre halkı, bölgede yaşanılabilecek sel, heyelan gibi afetlere karşı korunmak amacıyla gelenekselleştirilen kurban programı düzenledi. Civar yöredeki vatandaşların da katılarak birbiriyle kaynaştığı etkinlikte 27 büyük baş hayvan kurban edildi, 3 bin 500 tona yakın et 30 kazanda pişirilerek katılımcılara ikram edildi. Bölge halkının yoğun ilgi gösterdiği programa Artvin Milletvekili Erkan Balta, Yusufeli Belediye Başkanı Eyüp Aytekin, AK Parti İlçe Başkanı Abdulbaki Kayacan da katıldı.

'KURBAN GELENEĞİ ÇOK ESKİYE DAYANIYOR'

AK Parti Artvin Milletvekili Erkan Balta, kurban geleneğinin uzun yıllardır devam ettirildiğini söyledi. Balta, "Kurban geleneği tarihi bilinmemekle beraber çok eski yıllara dayanıyor. Bölgede bulunan diğer köylerdeki vatandaşlar bu tür etkinliklerle bir araya gelerek birbirleri ile hasret gideriyor" dedi.

'VATANDAŞLAR KAYNAŞIYOR'

Düzenlenen etkinlikle birlikte yöre halkının, civar köylerdeki vatandaşlarla kaynaşma fırsatı bulduğunu vurgulayan Yusufeli Belediye Başkanı Eyüp Aytekin ise "Bölgede gerçekleştirilen bu etkinlik ile yakın köyler birbirine geliyor, birbiriyle kaynaşıyor, dostluk mesajları veriyorlar. Bu programa bizler de destek veriyoruz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Yayladan görüntüler

-Kurban eti pişirme ve ikram

-Konuşmalar ve detaylar

Boyut: 289 Mb

Haber-Kamera: Nusret DURUR/ARTVİN-

=====================================================

4)MAĞAZADAKİ 25 BİN LİRALIK CEP TELEFONU HIRSIZLIĞI KAMERADA

ŞANLIURFA'da, 2 hırsızın, camlı kapısını tekmeyle kırıp girdikleri mağazadan saniyeler içerisinde 25 bin liralık 9 cep telefonunu çaldığı anlar, güvenlik kameralarına yansıdı.Olay, geçen Pazar günü saat 04.00 sıralarında Yenişehir Mahallesi Emniyet Caddesi'nde meydana geldi. Kimliği belirsiz 2 kişi, Mustafa Ocak'a ait cep telefonu satışı yapılan mağazanın cam kapısını tekmeyle vurup kırarak, içeri girdi. Hırsızlar, ellerindeki bıçakla cep telefonlarının bulunduğu vitrinlerin kablosunu kesip, 25 saniye içerisinde 25 bin lira değerinde 9 cep telefonunu çalıp, kaçtı. Sabah iş yerine gelen Ocak, mağazanın soyulduğunu görünce polise haber verildi.

Gelen polis ekipleri, güvenlik kamerası görüntülerini incelemeye aldı, hırsızların yakalanması için çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü

-----------------------------------

İşyerinin kapısını açmaya çalışan hırsızlar

Kapıyı tekmeyle deviren hırsızlar içeriye girmesi

Ellerindeki bıçakla alarm kablosunu kesen hırsızlar cep telefonların çalması

Genel ve detay görüntüler

(Haber: Ali LEYLAK-Kamera: ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 333 MB

======================================================

5)BUĞDAYDA ÜZÜLEN TRAKYA ÇİFTÇİSİNİN YÜZÜNÜ AYÇİÇEĞİ GÜLDÜRDÜ

TRAKYALI çiftçiler buğdayda görülen 'kök hastalığı' nedeniyle üzülürken, son dönem yağışların ardından verimi rekor seviyeye çıkan ayçiçeği yüzleri güldürdü. Edirne Ziraat Odası Başkanı Cengiz Yorulmaz, kent genelinde 1 milyon dönümün üzerinde alanda ayçiçeği ekildiğini belirterek, yağışların ardından rekor verim beklendiğini ifade ederek, "Rekolte ayçiçeğinde yüksek olacak, çünkü iyi yağışlar gördü. Geçen yıl 100-150 kilo olan ayçiçeğinde bu yıl dekar başına 250 ila 350 kilo arasında verim bekliyoruz" dedi.

Türkiye'nin buğday ihtiyacının yüzde 20'sini karşılayan Trakya'da, beklenen mevsimde yağışların düşmemesi sonucu kuraklık nedeniyle buğdayda 'kök hastalığı' meydana geldi. Bölgede 1 milyon 750 bin dekar alanın büyük bölümünde görülen hastalığın üründe yüzde 50'lere varan ürün kaybına neden oldu. Buğdayda üzülen çiftçilerin yüzünü son dönem sağanak yağışlarla birlikte verimi artan ayçiçeği oldu. Edirne Ziraat Odası Başkanı Cengiz Yorulmaz, kent genelinde 1 milyon dönümün üzerinde alanda ayçiçeği ekildiğini belirterek, son yağışların ardından rekor verim beklendiğini söyledi. Mazot ve gübre fiyatlarındaki artışa dikkat çeken Yorulmaz, buğdayda yüzde 50 oranın verimin düştüğünü ancak çiftçilerin ayçiçeği verimiyle moral bulduğunu ifade ederek, "Geçen seneden bu yana gübre fiyatları yüzde yüz arttı. Mazotta aynı şekilde onu takip etti. Çiftçi bu yıl buğdayda yüzde 50'ye varan verim kaybı yaşadı. Üretici buğdaydaki verim kaybından doğan maddi sıkıntısını ayçiçeğinde gidermeyi hedefliyor. Bu yıl kanola yağını yağ sanayi, kanolayı 2 lira 20 kuruştan satın aldı. Ayçiçeği yağı, kanola yağından kaliteli olduğu için kanoladan daha çok para yapmalı. Geçen yıl 100-150 kilo olan ayçiçeğinde bu yıl dekar başına 250 ila 350 kilo arasında verim bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Ayçiçeği tohumlarının çiçek açmasıyla Trakya'da ovaları sarıya boyanırken, yol kenarında bulunan tarlalarda doğal fotoğraf stüdyosuna dönüştü. Özellikle sosyal paylaşım siteleri için vatandaşlar tarlalara girerek bol bol fotoğraf çekiliyor.

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Ayçiçek tarlası

-Ayçiçek detay

-Tarlada gezen kadın görüntüsü

-Havadan ayçiçeği tarlası

-Cengiz Yorulmaz röp.

-Ayçiçek tarlaları

-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,-

======================================================

6)ON BİN YIL ÖNCE İLK BEYİN AMELİYATI YAPILAN KAFATASI İLGİ GÖRÜYOR

KAPADOKYA bölgesinde 10 bin yıllık yerleşim yeri olan Aşıklı Höyük'te yapılan kazı çalışmalarında bulunan tarihin ilk beyin ameliyatının yapıldığı kafatası, Aksaray'da müzede sergileniyor. Ameliyatta kullanılan tıbbi malzemelerinde yer aldığı sergi ilgi görüyor. Kafatasının 20-25 yaşlarında bir kadına ait olduğunun düşünüldüğünü ifade eden Azmi Milli Müzesi Müdürü araştırmacı tarihçi Mustafa Fırat Gül,  " Mısır'da özellikle firavunlara yapıldığı düşünülen beyin ameliyatı ya da kafatasına yapılan müdahalenin çok daha öncesinin Aşıklı Höyük'te yapıldığını görüyoruz." dedi.

Orta Anadolu ve Kapadokya'nın ilk yerleşim yeri olarak bilinen Aşıklı Höyük'teki kazı çalışmalarında bulunan ve tarihin ilk beyin ameliyatının yapıldığı kafatası tarihe ışık tutuyor. Prof Dr. Mihriban Özbaşaran başkanlığında yeni dönem kazı çalışmalarında 20-25 yaşlarında, çömelmiş halde bulunan bir kadına ait kafatası bilim dünyasının en önemli buluşları arasında bulunuyor. Laboratuar ortamında incelenen kafatasında obsidyen ve kemik parçalarıyla beyin ameliyatı yapıldığı, kafatasında oluşan dokularla Neolitik dönemi kadınının bu ameliyat sonrası 10 gün kadar daha yaşadığı tespit edilmişti. Aksaray Müzesinde sergilenen kafatası yoğun ilgi görüyor. Kafatası ile birlikte Neolitik çağ da yapılan kemik ve volkan camından ameliyat malzemeleri de sergileniyor.

Aşıklı Höyük'ün tarihe ışık tutan bir yer olması nedeniyle bilim insanlarını meraklandıran bir yer olduğunu ifade eden, Azmi Milli Müzesi Müdürü araştırmacı tarihçi Mustafa Fırat Gül  "Aşıklı Höyük Türkiye'deki en eski en eski yerleşim yerlerinden birisidir. Aynı zamanda Kapadokya'nın Orta Anadolu'nun en eski köyüdür. Hayvancılık ve Tarımcılık yönünden de çok ilklere sahne olmuş bir yer Aşıklı Höyük. Uzun zamandan beri kazı devam ediyor. Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran hocamız kazılara devam ediyor. Onun ekibi ve yurt dışından gelen katılımcılar var. Onların tespit ettiği çok orijinal bilgilerde var. Obsidyen taşından yapılan orakla, hububat hasadı yapıldığını öğreniyoruz. Buranın en önemlisi belki literatüre en önemli katkıda bulunan bilgisi,  20 25 yaşlarında bir kadın Kafatası bulunmuştu. Burada o kafatası Aksaray Müzesi'nde ziyaretçilere açık bir şekilde sergileniyor. Mısır'da özellikle firavunlara yapıldığı düşünülen beyin ameliyatı ya da kafatasına yapılan müdahalenin çok daha öncesinin burada yapıldığını aşıklı Höyük'te yapıldığını öğreniyoruz. Bu bakımdan aşıklı Höyük ziyadesiyle çok önemli bir yer" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------

Kafa tası ve müzeden detay

Aşıklı höyükten detay

Mustafa Fırat Gül röp.

Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA DHA)

===================================================