Doktorun Müzik ve Tekvando Tutkusu

MÜZAHİM ZAHİD TÜZÜN - Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Evereklioğlu, doktorluk mesleğinin yanında bir yandan gitar ve piyano çalıp müzikle ilgilenirken diğer yandan da tekvando müsabakalarında hem sporcu hem de hakem olarak ter döküyor.

Çocuk yaşta savunma sporlarına ilgi duyması üzerine babasının tekvando kursuna yazdırdığı Evereklioğlu, üniversite birinci sınıf öğrencisiyken gitar, daha sonra da piyano çalmaya başladı.

Meslek hayatına girdiği ilk günkü heyecanını, aradan geçen 23 yıla rağmen kaybetmeyen Evereklioğlu, müzik ve tekvando sayesinde hayatına renk katıyor.

Göz kapağı düşüklüğü tedavisinde "uçurtma kuyruğu" yöntemini geliştirerek tıp dünyasında adından söz ettiren Evereklioğlu, sahne ve ringlerdeki perfomansıyla da alkış topluyor.

Gitar ve piyano ile birçok düğünde ve baloda sahne alan Evereklioğlu, aynı zamanda ringlere hem sporcu hem de hakem olarak çıkıyor.

Evereklioğlu, AA muhabirine, doktorluğun yanı sıra sporcu ve müzisyen olmanın kendine ayrı bir mutluluk kattığını söyledi.

Müziğin kendisine huzur verdiğini belirten Evereklioğlu, şunları kaydetti:

"Tıp fakültesini kazandıktan sonra üniversitede gitar çalmaya başladım. Önce ferdi olarak çalarken daha sonra asistanlık yıllarımda beni gören bazı müsisyen arkadaşlar gruplarına davet etti. Özellikle yabancı parçalar söyleyip kendi bestelerimi de icra ettiğim için bu arkadaşı alalım ve grubumuzun müzik haznesi gelişsin demişler. Daha sonra piyanoya merak duydum ve çalmayı öğrendim. Yaklaşık 3 ay önce bir otelde öğrencilerimin mezuniyet balosunda 2-3 parça icra ettim. Yaklaşık 1,5 ay önce de grup arkadaşlarım bir düğün olduğunu söyleyerek Malatya'ya çağırdılar. Cuma günü gittik ve gece 02.00'ye kadar sahneden bir düğün müziği yaptık. Bu sosyal faaliyetler tabii ki bizi mutlu ediyor. Bu kadar yoğun işlerimizin arasında bunları yapmak da bence en az mevcut mesleğimiz kadar önemli diye düşünüyorum."

Evereklioğlu, çocuk yaşta tekvando ile tanıştığını aktararak, şöyle devam etti:

"Duvarlara tekme attığımı gören babam beni yanına çağırdı. Tekvandoyu bu kadar seviyorsan seni kursa göndereyim dedi. O şekilde tekvandoya seve seve başladım. Önce belediye bünyesindeki kurslara katıldım. Bir sene sonra sarı ve yeşil kuşakları aldıktan sonra da babam özel bir kursa verdi. Ortaokul birinci sınıftan beri tekvandoyla ilgilenmişimdir. Ortaokul ve lisede kırmızı ile siyah kuşağı aldıktan sonra Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandım. Oradada ikinci dan aldım. Doçentken üçüncü siyah kuşağımı, profesörken de dördüncü siyah kuşağımı aldım. Seneyede Federasyona tekrar başvuracağız ve beşinci kuşak için sınava gideceğiz. Yaklaşık 35 yıldır bu sporun içerisindeyim."

Tekvando müsabakalarında şampiyonluklar yaşadığını aktaran Evereklioğlu, birçok maçta da hakemlik yaptığını dile getirdi.

"Çok tekme yedik ama tekme atmayıda bir müddet sonra öğrendik"

Evereklioğlu, yıllarca birçok müsabakada çok tekme yediğini ama tekme atmayı da bir müddet sonra öğrendiğini belirterek, "Zaman içerisinde hocalardan hakemlik ve antrenörlük teklifleri geldi. Seminerlere katıldık ve önce il sonra bölgesel daha sonra milli olmak üzere belli aşamalarda gayretlerimiz devam ediyor. Zaman zaman federasyon bizi büyük maçlara, milli maçlara ve ulusal maçlara çağırıyor. Bundan sonraki amacımız uluslararası hakemliği de kazanmak." diye konuştu.

Tekvando müsabakalarında bazen hasta veya hasta yakınlarıyla karşılaştığını anlatan Evereklioğlu, "Maçını yönettiğim bir arkadaş yanıma geldi ve hocam beni ameliyat etmiştiniz dedi. Bazen de tribünlerden 'doktorum, doktorum' diye tezahürat yapıyorlar." dedi.